Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

MEDYA NOTU

 

EMRE KONGAR

 

AKP İKTİDARINDA BASINDAN TİPLEMELER

 

AKP iktidara geleli altı yıl oldu:

Planlı, programlı, devleti ele geçirme yolunda en ufak ayrıntıları bile dikkate alarak kullanılan altı yıl.

Sonuçta, başta Milli Eğitim, Adalet, İçişleri, Maliye olmak üzere tüm yürütme gücü, yani bürokrasi tam denetim altında.

İkinci seçimde oy oranını yükseltip, Cumhurbaşkanlığını da uhdesine aldı.

Böylece, zaten çoğunlukta olduğu Meclis'teki yasama gücüne bir de Cumhurbaşkanlığının yetkilerini ekledi.

Böylece, YÖK, Yüksek Yargı, Askeri Bürokrasi, her türlü istihbarat örgütü de, Çok Partili Dönemde, Demokrat Parti dışında hiçbir iktidara nasip olmayan bir biçimde egemenlik altına alındı.

Bu da yetmedi.

Kendi sermayesini oluşturmak yolunda etkili ve önemli adımlar attı; medyayı da denetime aldı.

Türkiye'nin ikinci büyük medya grubuna önce tartışmalı bir biçimde el kondu, sonra kendi yandaşı bir gruba, yine tartışmalı bir biçimde satıldı.

Rejim "demokrasiden" "otokrasiye" doğru kaydı.

Üstelik AKP'nin, Anayasa Mahkemesi'nin onbir üyesinden onunun oylarıyla tescil edilmiş bir özelliği de var:

Bu iktidar, laiklik karşıtı eylemlerin ve söylemlerin odağı.

Bu nedenle ceza da aldı.

İktidar gücünün etkili olmasında, tarikatların ve cemaatlerin ciddi bir disiplinle AKP'ye destek vererek bütün işlevsel odaklara sızması da var.

Yani tehlike büyük, ciddi, gerçek ve yakın.

İşte bu durum, kamuoyunda, ve kamuoyunun yansıması sayılan medyada, tartışmaların kavgaya dönüşmesine yol açtı.

Çünkü iktidarın yarattığı tehlike büyük ve yakın ama, kendisini destekleyenlere verdiği ödüller de ağız sulandırıcı.

Üstelik AKP'nin gücü arttıkça, tahammülü azaldı.

Taraftar değil, biat etmiş mürit aramaya başladı.

Böylece basındaki yazarlar arasındaki kamplaşmalar, kutuplaşmalar derinleşti, keskinleşti.

* * *

Müritler: Kayıtsız koşulsuz AKP iktidarını desteklerler; ne olursa olsun, suçlamalar ne denli ciddi, gerçek ve mide bulandırıcı olursa olsun.

Yandaşlar: AKP iktidarına sempati duyanlardan ve ondan yaralananlardan oluşur.

Kimi zaman "Bu kadar da olmaz" diyerek, yandaş görüşlerle de olsa, kıyıdan köşeden yol göstermeye çalışırlar.

Dalkavuklar: Kimilerinin, benim sevmediğim ve kullanmadığım bir deyimle "Yalakalar" olarak nitelediği bu grup doğrudan AKP'ye değil, genellikle her iktidara bağımlıdır.

İlk iki gruptan daha zeki, daha kaypaktırlar.

AKP güç yitirdiğinde ilk eleştiriler onlardan gelecektir.

Fırsatçılar: Kendi projeleri bazında ceplerini doldurmaya bakarlar.

Piyasaya göre bazen destekçi bazen muhalif olurlar.

Muhalifler: Bir bölümü muhalefet partilerini destekledikleri, bir bölümü ise muhalif partili olmasalar da AKP'ye güvenmedikleri için mevcut iktidara karşıdırlar.

Bağımsızlar: İlkelerine göre (ki bu ilkeler kimi zaman yanlış da olabilir) değerlendirme yaparlar.

Bazıları başta AKP'ye kredi açmış bile olsalar, şimdi eleştirel görüşleri ağır basmaktadır.

* * *

Şimdi bu tipoloji denemesinin en ilginç bölümüne geldik:

Yukardaki grupların içinde olanlar, kendileri için, dindar, ateist, solcu, sağcı, milliyetçi, liberal, laik, demokrat, Müslüman, Atatürkçü, Marxist, gibi sıfatları rahatlıkla kullanabiliyor.

Tabii hiç kimse kendine, dinci, şeriatçı, faşist, bölücü gibi kimlikler yakıştırmıyor.

Böylece medyada, özellikle de okurların kafalarında tam bir ideoloji ve kimlik kargaşası yaratılıyor.

Bu da, müritlerin, yandaşların, dalkavukların ve fırsatçıların işine yarıyor.

Üstelik bu tipler esas olarak bazı yayın organlarında kümeleşmekle birlikte, bazı temsilcileri her yere de sızmış.

Okur kime güveneceğini şaşırmış durumda.

Ama ne demişler:

"Dinleyen, söyleyenden arif olmalı".


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 22 Nisan 2024

Valid HTML 4.01 Transitional