Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

MEDYA NOTU

 

EMRE KONGAR

 

MEDYADAKİ UCUZ KAHRAMANLAR,SAHTE DEMOKRATLAR

 

Medya çözümlemeleri uluslararası konjonktürden bağımsız olamaz...

Tabii toplumun yapısal değişmelerinden de...

* * *

Uluslararası konjonktür günümüzde emperyalizmin iki eğilimini vurguluyor:

Biri Soğuk Savaş'ın bitmesiyle başlayan, Balkanlar'da, Kafkaslar'da ve Ortadoğu'da uygulanan "Böl ve yönet" stratejisi...

Öteki, Türkiye'yi de kapsayan İslam coğrafyasındaki "Genişletilmiş Ortadoğu Projesi"ne (GOP) dayalı "Ilımlı İslam" modeli...

* * *

Soğuk Savaş'ın bitmesi ve Küreselleşmenin başlamasıyla birlikte, önce devletler parçalanıyor, küçük ve güçsüz siyasal birimler yaratılıyor, sınırlar yeniden çiziliyor...

Sonra da bunlar, AB gibi, ABD gibi daha büyük siyasal güçlerin ve uluslararası sermayenin denetimine veriliyor...

* * *

Yapısal bakımdan ise Türkiye, 1970'li yıllardan itibaren, eğitimin hızla dincileşmesine, güvenliğin ise aşırı milliyetçilerin denetimine geçmesine tanık oldu.

Milliyetçi Cephe Hükümetlerinin kurulması ve askeri darbelerin yardımıyla, demokratlar sindirildi, demokratik kurumlar bastırıldı, tasfiye edildi, sol siyaset iğdiş edildi.

Zaman içinde yeni bir "türbancı kuşak" yaratıldı, seçmen kitlesi yeniden üretildi...

Dinci sağ, politikaya egemen oldu, merkez sağı ve bütün siyaseti, devleti, toplumu denetler hale geldi.

* * *

Ulusal değişmeler ile uluslararası değişmeler, Sovyetler'in yıkılmasından sonra birleşti, bütünleşti, çok daha güçlendi.

Soğuk Savaş'ın sona ermesiyle eskiden Moskova çizgisinde olan sözde aydınlar, bu kez Brüksel ve Washington çizgisine yerleşti.

Bu arada tabii medya da, bütün bu değişmelere koşut olarak, emperyalizm ve dinci siyaset ekseninde, yeni bir sermaye yapısı ile yeniden biçimlendirildi.

* * *

Şimdi "kahraman demokrat(!)" rolüne soyunmuş sahtekarlar medyaya egemen.

Bunların kahramanlığı lafta:

Arkalarında sadece siyasal iktidar ve devlet ile birlikte "mahalle baskısı" değil, ABD ve AB olarak emperyalizmin tüm gücü de var...

Bugünkü Türkiye'de en kolay, en risksiz, en kârlı iş, devleti de denetimine almış olan siyasal iktidarın ve emperyalist güçlerin çizgisinde sağa sola saldırmak...

Ucuz kahramanlık yapmak...

Yaptıkları kahramanlık filan değil, doğrudan doğruya iktidar dalkavukluğu, güçlüye tapınmak...

Tabii arkalarına böylesine büyük güçlerle birlikte "mahalle baskısını" da alınca, yaptıklarını güya demokratlıkmış gibi yutturmak kolaylaşıyor.

Ama demokratlıkları da sahte:

Sistem göz göre göre totalitarizme kaydırılırken, demokrasinin altını oyan laiklik ihlallerini görmezden gelip, dincilerden yana tavır koyuyorlar...

Muhalefet özgürlüğü, hukuk kuralları, bireylerin temel hak ve özgürlükleri, hatta yaşam hakları bile zedelenirken, başka tarafa bakıyorlar...

Washington, Brüksel ve Arap Dünyası'nın menfaatleri uğruna her türlü baskıyı yapıyor, bütün toplumsal ve ulusal çıkarları kurban ediyorlar...

Yaptıkları demokratlık filan değil, doğrudan doğruya dinciliğe, totalitarizme ve emperyalizme destek, yasakçılık ve şakşakçılık...

* * *

Tarih bütün bunları özgeçmişlerine kaydediyor...


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 25 Mart 2024

Valid HTML 4.01 Transitional