Kitaplar Sürekli Yazılar Kitap Söyleşileri |
MEDYA NOTU
EMRE KONGAR
BİR DIŞARDAN İKİ İÇERDEN, SABAH OLAYI
Sabah gazetesi olayı gittikçe ilginç bir nitelik kazanıyor. Türkiye'nin ikinci büyük medya grubuna tartışmalı bir biçimde el konulması, gazetelerin ve televizyonun seçim döneminde kullanılışı, seçimden sonra satılırken ihaleye iktidara çok yakın bir kuruluşun tek başına girmiş olması, bu kuruluşun bulduğu yabancı sermaye, sağladığı kredilerin koşulları vs., kamuoyunun gündemini işgale devam ediyor. Peki Sabah'ın yayın çizgisi ne alemde? Bu konuda kısa alıntılar yapacağım üç yazı var. Biri Akşam'dan, ikisi Sabah'tan. Akşam gazetesinin Genel Yayın Müdürü Serdar Turgut 9 Haziran'da şöyle yazıyordu: "...En zavallı durumda olan Sabah gazetesi, yarışa arkadan utanarak yetişmeye çalışıyor gibiydi. Çünkü kimlik krizi yaşıyor, 'bir an önce Vakitleşseler de rahatlasalar' diyorum ben... Aynı gün, Sabah'ın ombudsmanı Yavuz Baydar kendi gazetesi için şu eleştirileri yapıyordu: "...İş adamı Remzi Gür, geçen hafta ortasında, Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 'rüşvet vermeye teşebbüs etmek'ten bir yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ceza, sabıkası olmadığı için on aya indirildi ve ertelendi... Yavuz Baydar devam ediyor: "...Gene hafta içinde, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), derslere başörtüsü/türban ile girmeleri engellenen iki öğretmenin başvurusunu reddetti ama 'usul hatası' buldu... Baydar'ın bundan sonraki saptaması çok daha vahim bir duruma işaret ediyor: "...Muhabir Fikret Aydemir gereğini yapmış, haberi başlığıyla 'başvuru reddi' üzerine kurgulamış, ama metin sayfaya hayli kırpılarak, eksik içerikle girmiş..." 10 Haziran'da Hıncal Uluç da şöyle diyordu: "...Sabah gazetesi tarafsızlığını yitiriyor. Görünüm o... Sabah'taki gelişmeleri merakla izliyoruz. |
Tweet |
Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.
Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta
Son güncelleme tarihi 2 Eylül 2024