Medyamız bu eleştiriye pek yer vermedi.
Sevgili okurlarıma bu konuşmanın ana noktalarını aktarmak isterim.
"GÖZ BOYAMANIN SONUNA GELDİK
ALTMIŞ tane Atatürk Barajı'nın sökülüp bu coğrafyanın dışına
taşınması gibi.
Çok mu irkiltici? O zaman bir başka hesap.
Ermeni sorunu, AB, terörle mücadele, dünyaya derdini anlatma ve
saire, Dışişleri Bakanlığının görevi. Dışişlerine bütçeden ayrılan
para, yabancılara ödenen sadece dört günlük faize eşit gibi.
Çok mu irkiltici? O zaman bir başka hesap.
Türkiye'yi bilgi toplumuna ulaştıracak, derin araştırmalarla
teknolojik atılıma katkıda bulunacak üniversitelere bütçeden ayrılan
para yabancılara ödenen tek günlük faize eşit gibi.
Çok mu irkiltici? O zaman şu rakam.
AKP iktidarında, 2002-2007 arasında Türkiye 184 milyar dolar faiz
ödüyor. 184 milyar dolarlık faiz altmış tane Atatürk Barajı'na
eşit. Bu faizi Dışişleri ya da üniversiteler bütçesi ile karşılaştırmak,
insanın içini titretiyor.
AKP hep övünüyor, herkes Türkiye'ye gelmek istiyor, diye. Doğru, bu
kadar ballı faizi görünce kim gelmek istemez.
BUNUN ADI SÖMÜRÜ
Öyle ballı ki, şu karşılaştırma çoktan yetiyor.
Yunanistan yüzde 4.87 ile, Mısır yüzde 7.13 ile, El Kaide
işgalinde, iç kargaşaya sürüklenen Pakistan yüzde 9.73 ile borç
bulurken, Türkiye yüzde 17.21 faizle borçlanıyor.
Üstelik, burada bir başka ahmaklık ve kötü yönetim var. Türkiye
kendi döviz birikimini ABD ve AB hazine bonolarına yüzde 4-5 faizle
bağlıyor, ama kendisi yüzde 17.21 ile borç alıyor.
Ahmaklığın adı, isteyen herkes Türkiye'ye borç veriyor, çünkü
Türkiye güvenilir ülke, oluyor. Türkiye dünyanın en yüksek faizle
borçlanan birkaç ülkesinden biri.
Doğru, herkes Türkiye'ye para getiriyor. İki yıl önce Türkiye'ye
gelen 100 milyon dolar, iki yıl sonra 225 milyon dolar olarak, yurt
dışına çıkıyor. Böyle bir kazanç dünyanın hiçbir ülkesinde yok.
Bunun adı, artık unuttuğumuz bir kavram:
Sömürmek. AKP yönetimi Türkiye'nin sömürülmesine izin
veriyor. Parlak nutuklarla.
İLHAN KESİCİ
Ekonomide büyüme hızı düşüyor, enflasyon artıyor. Son günlerin en
ciddi olayı, saman alevi gibi parlayıp, sönüyor. AKP bağımlısı sermaye
ve AKP, bunun tartışılmasını istemiyor. Unutmak istiyor. Görmezden
geliyor.
Bütçenin son gününde CHP adına kürsüye çıkan İstanbul milletvekili
İlhan Kesici son yılların en parlak konuşmalarından birini
yapıyor. Hay huy arasında üzerinde durulmayan bu konuşma, ekonomideki
gerçeklerini insanın gözünün içine sokuyor. Yukarıdaki ve aşağıdaki
rakamlar Kesici'nin konuşmasından.
2002'de iç ve dış borç, kamu ve özel toplamı 218 milyar dolar.
Bugün 436 milyar dolar. Tam iki katı.
Son beş yılda, Türkiye büyüyor, nutuklarının arkasındaki gerçek bu.
Türkiye büyüyor, ama biz büyümüyoruz. Bizim refahımız geriliyor. Bu
borç bizim sırtımızda. Birileri, bizim sırtımızdan büyüyor."