Makaleler
Articles in English
|
MEDYA NOTU
EMRE KONGAR
CUMHURİYET MİTİNGLERİ VE MEDYA
14 Nisan 2007 Cumartesi günü Ankara'da Tandoğan
Meydanı.
29 Nisan 2007 Pazar günü İstanbul'da Çağlayan
Meydanı.
13 Mayıs 2007 Pazar günü İzmir'de Gündoğdu
Meydanı.
Yüzbinlerce kişi, günlük yaşam biçimlerini tehdit eden
şeriat tehlikesine karşı, laikliği korumak için,
demokrasi adına Cumhuriyet adına meydanları
doldurdular.
* * *
Bu mitinglerin Türkiye'de ilk kez görülen bazı
özellikleri vardı:
- Bir siyasal parti veya bir sendika gibi
deneyimli, örgütlü kuruluşların öncülüğünde değillerdi.
 
- Tek bir kişinin veya kuruluşun liderliği söz konusu
değildi.
 
- Atatürkçü Düşünce Derneği gibi, Çağdaş
Yaşamı Destekleme Derneği gibi Sivil Toplum
Kuruluşlarının ve bu kuruluşlarla işbirliği yapan öteki
gönüllü kuruluşların gevşek organizasyonu ile
gerçekleşti.
 
- Miting meydanlarının şimdiye kadar görmediği ölçüde
kalabalıktılar.
 
- Kadınlar ve gençler katılım açısından
olağanüstü bir yoğunluk gösteriyorlardı.
 
- Konuşmacı sayısı çok azdı, işlenen konular, laiklik,
demokrasi ve bağımsızlıktı.
 
- Pek çok kişi hayatında ilk kez bir mitinge
katılmıştı.
 
- Büyük halk kitleleri her kesimden, her sınıftan
insanlardan oluşmuştu, sessiz çoğunluğu temsil
ediyorlardı.
 
- İktidar ve bazı çevreler bu mitingleri önlemek
için her türlü karalamaya başvurdular, hatta İzmir
mitingden önce bomba bile patlattılar.
 
- Bu mitingler Cumhuriyet tarihinde ilk kez, bir şey
istemek için değil, eldeki bir hakkı, demokratik
ve laik yaşam hakkını korumak için iktidara karşı
yapılmıştı.
* * *
Medya, iktidarın tutumuna endeksli olduğu için,
birinci mitingi neredeyse görmezden geldi.
Bunun üzerine çok satışlı gazetelere ve özellikle
haber kanallarına karşı büyük bir okur ve izleyici
tepkisi oluştu.
Medyanın bu kesimi ikinci mitingten başlayarak olayı
görmeye başladı ama bu kez de ortaya garip yorumlar ve
çarpıtmalar çıktı.
Bunları da şöyle özetlemek olanaklı:
- Bu mitinglere katılanlar demokrasiye inanmamakta,
bir askeri müdahale arzusu içinde bulunmaktadır.
(Bu iddianın kökeni iktidarın mitingleri önlemek için
yaptığı karalamalardır.)
 
- Bu mitingler önemli değildir, önemli olan seçim
sandığıdır. (Sanki seçim sandığı önemsiz diyen varmış
gibi.)
 
- Bu mitinglere katılanlar "Vatandaşlardır". "Halk" bu
mitinglerin dışındadır. ("Vatandaş"-"Halk" ayrımı -her ne
demekse- anlamsız ve yanlış bir halk dalkavukluğu veya
oportünist popülizm adına yapılan yapay bir çözümlemeydi
ama bilimsel bir model gibi empoze edilmek
istendi.)
 
- İzmir mitingine, bir partinin, CHP'nin gölgesi
düştü. (Sanki bu mitingi CHP düzenlemiş gibi, -ki bu
doğru değil- veya bir siyasal partinin bu mitinglere
destek vermesi yanlışmış gibi.)
 
- Bu mitinglerin ortak noktası olan "laikliğin
korunmasına gerek yoktur", çünkü "laiklik tehlikede
değildir". (Bunu söyleyenler sanki Türkiye'de
yaşamıyorlar.)
* * *
Tabii yukardaki çarpıtmalar gazete sütunlarındaki
yorumlarda ve televizyonlarda yapılan tartışmalarda
ileri sürüldü.
İlginç olan nokta, tartışma programlarına
katılanların, özellikle bu görüşleri savunacağı bilinen
iktidar yanlısı kişilerden seçilmesiydi.
|