Emre Kongar'ın Resmi^* İnternet Sitesi

Makaleler

Articles in English

Cumhuriyet'in Ankara Büro Temsilcisi Mustafa Balbay hem çok deneyimli bir gazeteci hem de çok iyi bir yazardır.

Ankara'daki önemli çevrelerde çok üst düzeylerde son derece güvenilir haber kaynakları vardır.

Yıllar içindeki deneyimlerden ve sınavlardan süzülerek oluşan bu güven karşılıklıdır:

Hem kaynakları Balbay'a güvenir, hem de Balbay kaynaklarına.

Balbay, kaynaklarından aldığı bilgilerin doğruluğuna inanır, kaynakları da Balbay'ın kimliklerini açıklamayacağına.

Bu ilişkiler sonucunda Balbay, kimi zaman, "resmi ağızlardan" kamuoyuna yansımayan pek çok önemli haberi güvenilir kaynaklara dayanarak gazeteye aktarır.

Cumhuriyet'in manşetlerine yansıyan bu önemli ve doğru haberler, bir süre sonra "resmi ağızlardan" yalanlanır; ama herkes, yalanlayanlar da dahil, bu haberlerin doğru olduğunu bilir.

Böyle durumlarda özellikle "dinci medya" Cumhuriyet'e yüklenir; Cumhuriyet'in haberinin doğru olduğunu bile bile, "resmi yalanlamalar" bir "itibar kaybettirme" aracı olarak kullanılır.

Bu durumun kamuoyuna yansıyan trajikomik bir örneği geçen gün yaşandı.

Olay, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın danışmanı Davutoğlu'nun Hamas lideri Meşal ile görüşmesi üzerine patladı:

NTV'nin 7 Temmuz 2006 günkü haberi, bu görüşmenin "resmen" yalanlandığını belirtiyordu:

"Şam ziyaretiyle ilgili yalanlama

Başbakan Erdoğan'ın dış politika danışmanı Ahmet Davutoğlu'nun, Suriye'de Hamas'ın siyasi büro şefi Halid Meşal ile görüştüğüne dair haberler, Başbakanlık tarafından yalanlandı.

ANKARA-Başbakanlık Basın Sözcüsü Akif Beki, Ahmet Davutoğlu'nun Suriye'ye yaptığı ziyaret sırasında, Halid Meşal ile de görüştüğüne dair iddiaların gerçek dışı olduğunu belirtti.

Akif Beki, "Böyle bir görüşme olmamıştır. Sayın Davutoğlu, Sayın başbakan'ın mesajını iletmek üzere, sadece Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile görüşüp, Türkiye'ye dönmüştür" dedi.

Çok kısa bir süre sonra bu "resmi yalanlama", bizzat Başbakan Erdoğan tarafından "yalanlandı":

Ersin Kalkan'ın Hürriyet'te 13 Temmuz 2006 günü yayınlanan haberi (kısaltılmış haliyle) şöyleydi:

"Sözcüyü yalanlama ilk kez yaşanıyor

Başbakan Erdoğan'ın önceki gün NTV'de Şam'daki görüşmeyi doğrulayarak, ilk resmi yalanlamayı yalanması diplomatik çevreler tarafından 'görülmemiş bir olay' olarak nitelendi. Erdoğan'ın bu açıklaması, Davutoğlu'nun Meşal'le görüştüğü haberini AP'nin dünyaya duyurmasından hemen sonra yalanlayan Başbakanlık Basın Sözcüsü Akif Beki, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ve Başdanışman Ahmet Davutoğlu'nu da zor durumda bıraktı. Görüşmeden iki gün sonra Başbakanlık Sözcüsü Akif Beki yaptığı açıklamada Davutoğlu'nun Meşal ile görüşmediğini belirtmişti."

Sevgili okurlarım, Cumhuriyet'te de zaman zaman sayfalarımıza yansıyan, gerçek olaylarla, bu olayları gizlemeye çalışanların "yalanlama" çelişkisi, Türkiye ile birlikte tüm dünyaya işte böyle yansıdı.

AKP iktidarı, bir kez daha "devlet ciddiyetini" ve "güvenilirliğini" tüm dünya kamuoyu önünde tuzla buz etti.

Dilerim ilerde gazetemizde yine bir "resmi yalanlama" haberi görürlerse, okurlarımız bu olayı anımsarlar!