Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

MEDYA NOTU

 

EMRE KONGAR

 

YENİ KODLAR, YENİ ANLAMLAR

 

Sevgili okurlarım, çok iyi bildiğiniz gibi her dil yaşayan bir organizmadır.

Türkçe ise "çok hızlı yaşayan" bir organizmadır.

Çünkü bütün dillerin etkilendiği evrensel teknolojik, siyasal, ekonomik ve toplumsal gelişmelere ek olarak Türkiye'deki toplum, siyaset ve tüm kavramlar çok hızlı değişmektedir.

(Siz bu cümlenin son sözcüğünü bugünlere uyarlayarak "yozlaşmaktadır" diye de okuyabilirsiniz. Tabii her değişmenin olumlu yönleri de var ama, bu "özel kodlar" konusunda ancak bir saptırmadan, bir aldatmacadan ve bir takıyyeden söz edebiliriz.)

YÖK ve üniversiteler, Cumhurbaşkanlığı, yargı organları, silahlı kuvvetler, laik sermaye gibi kurumlara yönelik olarak girişilen saldırılar zaman zaman akıl ve mantık sınırlarını aşınca, hem bazı politikacılarımızın hem de daima güçlüden yana tavır koyan bazı yazarlarımızın ve düşünürlerimizin(!) terminolojileri de zorlanmaya başladı.

Geniş kitlelerin karşısında akıl ve mantık dışı dayatmalardan yana görünmemek için, bu saldırılara ilişkin yeni kodlar icat ettiler.

Bunların en yaratıcılarından biri şu:

"YÖK artık bu meslek liseleri mezunları sorununa bir çare bulmalı, binlerce gencimizin mağdur olmasını önlemelidir."

Bu kod, aslında şu anlama geliyor:

"İmam-Hatip mezunlarına, normal lise mezunlarının üniversitelere girişte sahip oldukları aynı hakları verin. Çünkü bu ülkenin İmam-Hatip mezunu öğretmenlere, valilere, emniyet müdürlerine, yargıçlara ihtiyacı vardır."

Tabii yaratıcılığın sonu yok.

Gerek İslamcı kardeşlerimiz, gerekse İkinci Cumhuriyetçi evlatlarımız, az ve öz sözle, birden çok anlam taşıyan "özdeyişler" de ürettiler.

Benim en sevdiklerimden biri şu:

"YÖK zulmüne son!"

Bu özdeyiş en azından üç farklı anlam ifade ediyor.

Ne müthiş bir yaratıcılık değil mi:

Üç sözcükten oluşan bir özdeyişle üç ayrı anlam!

Bu özdeyiş birinci olarak, Orta Çağ feodalizminin kadını ikinci sınıf vatandaş yerine koyan düzeninin ve günümüzdeki siyasal İslam'ın simgesi olan "türbana" serbestlik istemektedir.

İkinci olarak bu özdeyişle, biraz yukarda anlattığım, İmam-Hatip mezunlarına üniversiteye girişte uygulanan mesleki katsayının kaldırılması isteği vurgulanmaktadır.

Üçüncü olarak, üniversitelerimizde yeniden İslamcı kadrolaşmanın önünün açılması isteği dile getirilmektedir. 1980 askeri darbesi sonrasında İslamcı evlatlarımızın, nesnel sınavlar ve evrensel değerlendirilme ölçütleri yerine, "milliyetçi-mukaddesatçı" ideolojilerin kullanılması yoluyla, derhal öğretim üyesi yapıldıkları dönemin tadı damaklarda kalmıştır ve yeniden bu döneme dönülmesi istenmektedir.

Gördüğünüz gibi dilimiz gerçekten hızlı yaşayan bir organizma.

Her geçen gün yeni özdeyişler, yeni sloganlar ve yeni kodlarla zenginleşiyor Türkçemiz.

Hele şu son yaratıcılık örneğine bir bakar mısınız?

"Vahdettin'e hain diyemem!".

Bu "özel kod" "Atatürk Nutuk'ta doğru söylemiyor" anlamını taşıdığı için hem siyasal hem tarihsel hem de ideolojik olarak çok önemli.

Ama bu denli önemli bir iddia ne kadar zarif(!) bir biçimde dile getiriliyor değil mi!


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 15 Nisan 2024

Valid HTML 4.01 Transitional