Emre Kongar'ın Resmi^* İnternet Sitesi

Makaleler

Articles in English

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer 2005 yılına girmemiz dolayısıyla bir mesaj yayınladı.

Sezer bu mesajında, Türkiye açısından çok önemli gördüğü yedi soruna işaret ediyordu.

Ben de yeni yılda, Türkiye'nin gündemindeki sorunlar arasında bu yedi sorunun en ön sırada yer aldığını düşünüyorum.

Sezer'in değindiği sorunlar şöyleydi:

1. Iraktaki ortamın hâlâ istikrara kavuşturulamamış olması. (Bu soruna bağlı olarak bu ülkede yaşamını yitiren Türk yurttaşlarının sayılarının da giderek yükselmekte oluşu.)
    
2. Türkiye'nin AB üyeliği konusunda, onurlu ve eşit koşullu bir ilişki için önümüzde uzun bir yolun ve karmaşık bir sorunlar yumağının bulunması.
    
3. Kıbrıs sorununda yaşanan haksızlıkların giderilmesi gereği ve çözüm bağlamında herkese büyük sorumluluklar düştüğü.
    
4. Seçim sistemindeki yetersizliklerin hem temsil adaletini zedelediği hem de tek parti egemenliği tehlikesi taşıdığı ve bu sistemin değiştirilmesi gereği.
    
5. Milletvekili dokunulmazlıklarının, yasama etkinlikleri dışındaki alanları da kapsamasının yarattığı ayrıcalık, Meclis'in saygınlığına bu yüzden düşüne gölge ve sorunun ivedilikle çözülmesi zorunluluğu.
    
6. Kayıt dışı ekonominin yarattığı sorunlar ve bu sorunların giderilmesi gereği; bu bağlamda yalın ve etkin bir vergilendirme sisteminin gerekliliği.
    
7. Başkanlık sistemi önerisinin taşıdığı tehlikeler ve özellikle otoriter ve totaliter rejime kayma olasılıkları.

Sezer'in mesajında işaret ettiği sorunları ve bu sorunlar için önerdiği çözümleri ben kendi ölçütlerime göre sıraladım.

Ama sıralama ne olursa olsun, bu yeni yıl mesajı, "tarihsel bir nitelik taşıyan" çok önemli bir saptama olarak arşivlerde yerini aldı.

Peki bence Türkiye'nin 2005 başındaki sorunlarını son derece iyi özetleyen, çok doğru ve çok önemli olan bu mesaj basında nasıl yer aldı?

4 Ocak tarihli Salı günkü Cumhuriyet'te, eski Genel Yayın Yönetmenimiz, değerli köşe yazarımız Özgen Acar'ın da vurgulamış olduğu gibi, mesajı Cumhuriyet, 1 Ocak 2005 tarihinde birinci sayfada manşetten, (en yukarda ilk haber olarak) verdi.

Buna karşılık haber, en çok satan gazetelerimizin çoğunda iç sayfalarda, küçücük görüldü.

Birinci sayfaları ise yine magazin haberleri süslemekteydi.

"Cumhuriyet farkı" mı desem, "dinciliğe övgüler düzen büyük medyanın aymazlığı" mı desem, ben de şaşırdım!