Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

MEDYA NOTU

 

EMRE KONGAR

 

HABERLERİN DEVAMI VE MEDYA SİYASET İLİŞKİLERİ

 

Geçen hafta Medya Notu'nda yazdığım Saygı Öztürk'ün ve Mine G. Kırıkkanat'ın haberleriyle ilgili bazı gelişmeler oldu.

Saygı Öztürk'ün haberiyle ilgili olarak İçişleri Bakanlığı'nın en üst düzeydeki yetkilileri arayarak, konunun izlendiğini ve İstanbul Belediyesi'nin verdiği burslar konusundaki teftişin devam ettiğini bildirdiler.

Sanıyorum önümüzdeki günlerde bu konuda yeni haberler gündeme gelebilir.

Duyarlılığı için İçişleri Bakanı Yücelen'e teşekkür ederim.

Mine G. Kırıkkanat'tan da bir ileti aldım.

Dilerim bu değerli gazeteci arkadaşım ve Radikal Gazetesi, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi bankalarında para aklayan Türkler konusunu deşme şansına sahip olabilirler.

Şimdi gelelim bu haftanın yeni konularına:

Önce Güngör Mengi'nin 3 Mart Pazar günü Sabah Gazetesi'nde yazdığı başyazıdan bir alıntı yapmak istiyorum.

Çünkü bu yazı Türkiye'deki siyasetin kirlenmesinin altında yatan temel bir sorunu, siyasal partilerin ülke sorunlarına çözüm üretmek yerine "devlet rantını" paylaşma konusunda uzlaştıklarını vurguluyor.

Mengi, koalisyonların genelde uzlaşma üzerine kurulduklarını, ama bu uzlaşmanın "benzer partiler" arasında değil, "zıt partiler" arasında gerçekleştiğini belirtiyor ve şöyle diyor:

"Bizdeki benzer partiler, değil birleşmek, siyasi tercihlerine en zıt partilerle hükümet sorumluluğunu paylaşmayı tercih ediyorlar. Zıtların buluşmasıyla kurulan koalisyonları 'demokratik uzlaşma' adına parlatıyorlar ama hiç bir zaman köklü dönüşüm ihtiyacını karşılayan adımları atamıyorlar....Çok sayıda küçük partiler bulunan ve koalisyonlarla yönetilen demokrasilerde, seçim denilen halk mahkemesi de doğru karar vermekte zorlanıyor. Çünkü başarının ve başarısızlığın sahipleri kolayca ayırt edilmediği için seçimlerden tek parti hükümetleri çıkmıyor. Önümüzdeki seçimlerden de çıkmayacak."

Tam bu noktada Mengi yazısının can alıcı sözünü söylüyor:

"O yüzden ülkenin temel meseleleri üstünde uzlaşan partiler değil, devlet rantını paylaşmakta uzlaşan partiler bizi yönetmeye devam edecekler." (İfadenin siyahla vurgulanma tercihi Mengi'nin).

Tam bu satırları yazarken 6 Mart tarihli Hürriyet'te, özelleştirmeden sorumlu Devlet Bakanı Yılmaz Karakoyunlu'nun "Özeleştirme, devlet malının paylaşımı halini aldı" anlamındaki demecini okudum.

Evet değerli okurlarım, işte Türkiye'nin sorunu bu:

Siyasal partilerin ülke sorunlarını çözme değil, devlet rantını paylaşma konusunda uzlaşmaları.

Mengi çözüm olarak Seçim ve Partiler yasalarının değiştirilmesini öneriyor.

Kendisine bütünüyle katılıyorum.

Tabii, uzlaşmayı, ülke sorunlarını çözmekte değil, devlet rantının paylaşımında gören partiler bunu nasıl yapacak, o da ayrı bir soru.

Bugün değinmek istediğim başka bir konu, büyük basının gazetelerinde pek görülmeyen ama Cumhuriyet'te yer alan bir haberle ilgili:

Şu anda hazırlanan bir yasa tasarısıyla, medyanın yeniden tabak-çanak promosyonu yapmasına izin geliyor.

Yaşasın medya-siyaset ittifakı!

Müjdeler olsun halkımıza, yeniden kupon biriktirme keyfi başlıyor!

Medyamız yeniden züccaciyeci dükkanına dönecek.

Bakalım bu yasa tasarısı Meclis'e gelince değerli milletvekillerimiz nasıl davranacaklar?

Doğrusu çok merak ediyorum.


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 15 Nisan 2024

Valid HTML 4.01 Transitional