Kitaplar
Kitapların
ListesiSürekli Yazılar
Kitap Söyleşileri
MEDYA NOTU
EMRE KONGAR
SOYSAL, SOLAK VE BERBEROĞLU HÜRRİYET'TEN AYRILDI
Basındaki "hızlı değişim" devam ediyor.
Ekonomik kriz her yeri vurduğu gibi medyayı da etkiledi.
Bu etkileme, çok önemli sonuçlar da doğurdu.
Örneğin, Bilgin Grubu'nun, yani Sabah-atv grubunun Etibank dolayısıyla mali sıkıntıya düşmesi, bu grubun yönetimindeki dağıtım şirketinin kapatılmasına yol açtı.
Böylece Doğan Grubu'nun yani Hürriyet, Milliyet, Posta, Radikal, Kanal D ve CNN Türk Grubu'nun dağıtım şirketi olan Yay-Sat, piyasada rakipsiz kalarak, fiili bir "tekel" oluşturdu.
Şimdi Türkiye'deki bütün gazete ve dergileri, Doğan Grubu dağıtıyor.
Star Gazetesi ise kendi dağıtımını kendi yapıyor.
Geleneksel olarak tüm Türkiye'de yaklaşık 28 bin kadar dağıtım noktası var.
Star ise ancak yaklaşık 15 bin kadar noktada dağıtım yapabiliyor.
Bu arada, "dijital toto" ihalesi, gazete dağıtımı açısından büyük önem taşıyan bir olay olarak ortaya çıktı.
Türkiye'de yaklaşık 22 bin toto bayii var.
Bu ihaleyi kazanan, cep telefonlarıyla toto oynatabilme hakkı yanında bu bayilerde gazete satma olanağına da kavuşacaktı.
Bu nedenle Star'ın ve Telsim'in sahibi olan Uzan Grubu, bu ihaleye girdi.
İhaleyi Uzanlar'ın kazandığı ilan edildi.
Fakat sonradan ihalenin iptal edildiği haberleri duyuldu.
Şimdi herkes ne olacak diye bekliyor.
Bu arada, Dinç Bilgin'in, tahliye edildikten sonra, Akşam'ın ve Show televizyonunun sahibi Karamehmet Grubu ve Uzanlar ile birleşerek yeni bir dağıtım şirketi kuracağı dedikoduları ortalıkta dolaşıyor.
Uzun lafın kısası, "medya sektörü" yakın gelecekte çok önemli değişmelere gebe.
Bu arada Hürriyet Gazetesi, Anayasa Profesörü ve Eski Dışişleri Bakanı Mümtaz Soysal'ın ve deneyimli gazeteci, Atatürkçü yazar, İsmet Solak'ın işlerine son verdi.
Değerli ekonomi yazarı Enis Berberoğlu'nun haftalık yazılarının sayısı da indirilince, Berberoğlu, istifa etti.
Böylece Hürriyet, "çoğulculuğunun" en önemli üç kaleminden yoksun kaldı.
İşin ilginç yanı her üç yazarın da "ulusal bağımsızlık", "ulusal çıkarlar" gibi konularda, farklı açılardan da olsa, aynı duyarlılıklara sahip olmalarıydı.
Soysal, büyük birikimi ve engin deneyimi ile, yurt ve dünya olaylarını gerçekten geniş bir perspektifle, ulusal çıkarlar açısından ve bağımsızlık ekseninde yorumlayan bir "beyindi".
Solak, başta sivil toplum örgütleri olmak üzere, tüm siyasetin ve toplumun nabzını tutan ve olayları, Atatürkçü bir görüşle yorumlayan bir yazardı.
Berberoğlu, geniş ekonomi bilgisine ek olarak, son zamanlarda, ulusal ve uluslararası düzeydeki "çete" olaylarının üzerine cesaretle ve bilgiyle giden bir yazardı.
Bu üç yazarın da yokluğunu Hürriyet okurları derinden hissedecek.
En azından ben, ciddi ve sadık bir Hürriyet okuru olarak, öyle hissediyorum.
Böyle giderse ve Hürriyet, "çoğulculuğundan" ödün vermeye devam ederse, korkarım, ilerde daha ciddi tiraj kayıpları da yaşayabilir ve kendi grubunun gazetesi olan Posta'ın önünde çok küçük bir farkla birinciliğini korumasına karşın, ancak 400 bin dolayında dolaşan satış ortalamaları, daha da aşağılara inebilir.
