Emre Kongar'ın Resmi^* İnternet Sitesi

Makaleler

Articles in English

Bir şişe 1990 yılı şarabı 8,5 milyar lira olur mu?

Olmaz tabii.

Aslında yapılan yanlış çok basit.

1900 yılı yerine 1990 yılı yazılmış.

Yüz yıllık şarap olmuş on yıllık.

Belki bu sütunda ele alınmaya değmeyecek kadar "sıradan" bir yanlış.

Ama bu ünlü Château Margaux şarabı önce Serdar Turgut, sonra da Latif Demirci sayesinde "Hürriyet Gazetesi Kültürü"nün bir parçası haline geldiği için, bu günkü yazımda bu yanlışın ve bu kültürün üzerinde durmak istedim.

Önce olayı anlatayım:

Geçen haftaki Hürriyet Cumartesi gazetesinde ünlü Château Margaux marka şarap şirketinin yöneticisiyle Tuğrul Şavkay'ın yaptığı bir konuşma yayımlandı.

Konuşmanın birinci sayfadan giren başlığında, şirket yöneticisinin, bir şişe 1990 yılı Château Margaux şarabının değerinin yaklaşık 8,5 Milyar olduğunu söylediği yazılıydı.

Tabii bu kadar yeni bir şarabın değerinin bu kadar yüksek olması olanaklı değil.

Nitekim haberin iç sayfadaki devamına bakıldığında, bu kadar değerli olan bir şişe Château Margaux şarabının 1900 yılının ürünü yani yüz yaşında olduğu anlaşılıyordu.

Burada değinmek istediğim olayın ilginç yönü, Château Margaux şarabının Hürriyet Gazetesi Kültürü'nün bir parçası haline gelmiş olmasıydı.

Olayı başlatan ve sürdüren kişilerden biri Serdar Turgut.

Serdar Turgut, eleştiriye yönelik mizah yazılarında genellikle "en tehlikesiz hedeflere" saldıraran bir üslup geliştirdi.

Eşi Rana, babası Hamit ve Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök ve tabii başta kendisi, mizah yazılarında "hedef" olarak kullandığı "tehlikesiz özneler" arasında.

Kadın-erkek ilişkileri, aile sorunları, bir yazar ve bir koca olarak kendisinin değeri (daha doğrusu değersizliği), gazete içi sorunlar, içki kültürü, yaşam felsefesi gibi konulardaki eleştirel mizah yazılarında hep bu kişileri hedef aldı.

Bu arada gerek kendisinin beğendiği, gerekse Ertuğrul Özkök'ün tercih ettiği yüksek kaliteli ve çok pahalı şarap olarak da hep Château Margaux markasını kullandı.

Derken, çizgileri ve espri gücü ile Türk Karikatür dünyasında gerçekten çok önemli bir yere sahip olan Latif Demirci, Press Bey tiplemesindeki çizgilerinde ve yazılarında Chaâteau Margaux'yu kullanmaya başladı.

Kimi zaman Press Bey'in masasında, kimi zaman da evin temizlikçisi Güllü Hanım'ın sözlerinde ya da eylemlerinde Château Margaux, okurların dikkatini çekmeye başladı.

Böylece Château Margaux, Hürriyet Gazetesi'nin kendine özgü yarattığı "kültür ortamı" içinde vazgeçilmez bir simge-nesne halini aldı.

Nitekim, Şavkay da Latif Demirci'nin hakkını teslim ederek Press Bey arşivinden, harika bir Château Margaux karesini, konuşmasının ortasına yerleştirmişti.

İşte geçen haftaki Hürriyet Cumartesi'de dikkatimi çeken yanlış bu açıdan bana ilginç geldi.

Hürriyet, kendi ürettiği kültür içindeki bir nesne hakkında bir haber yapmış ve bu haberin başlığında da bu ilginç hata ortaya çıkmıştı..

Bilmiyorum, bu yanlışı Ertuğrul Özkök, Serdar Turgut, Latif Demirci ve Tuğrul Şavkay gördüler mi, gördülerse nasıl karşıladılar?

Eğer gördülerse, eminim ki içlerinde en hoşgörülüsü, geçenlerde bir yazısında "kabuklu ahtapot" diyerek önemli ve ilginç bir hatanın altına imza atan Serdar Turgut, en hoşgörüsüzleri de, gazetenin yanlışsız çıkmasına önem veren Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök olmuştur.

Tuğrul Şavkay ise "saçını başını yolmuştur".