Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

MEDYA NOTU

 

EMRE KONGAR

 

HÜRRİYET'İN YANLIŞI VE KADİR ÇELİK'İN YAPTIĞI

 

 

Hemen belirteyim, Hürriyet'in yanlışı ile Kadir Çelik'in yaptığı arasında hiçbir ilişki yok.

Yazılı basının "üç büyüğü"nden biri olan Hürriyet kendisine yakışmayacak bir yanlışı, aynen geçen hafta Sabah'ta gördüğümüz ve kendisine yakıştıramadığımız hata gibi, arka sayfada, inanılmaz bir biçimde ve inanılmaz bir yerde yapmış.

6 Ocak Çarşamba günkü nüshasının arka sayfasında sağ üst köşede Münih-Hamburg/a.a. kaynaklı olarak, çerçeve içinde verdiği "Kelliği önleyen hap" başlıklı haberin son cümlesi şöyle:

"Günde bir tablet alınarak uygulanan tedavinin aylık maliyetinin 114 mark, yani yaklaşık 2,5 milyon lira olduğu belirtildi."

Böylelikle 114 Alman markının 2,5 milyon Türk lirasına eşit olduğu yani bir Alman markının değerinin yaklaşık 22 bin lira ettiği söyleniyor.

Keşke öyle olsa.

Oysa gerçek çok daha farklı.

Bir Alman markı bugün için 190 bin lira.

Yani 114 mark, bugünkü değeri ile, yaklaşık 22 milyon Türk lirası ediyor.

Haberin kaynağında a.a. yazıyor. Yani Anadolu Ajansı işareti var.

Acaba bu hata, haberi geçen Anadolu Ajansı'nın mı, yoksa Hürriyet'teki arkadaşlar, habere ek yaparlarken mi böyle bir yanlış ortaya çıktı bilemiyorum.

Ama her durumda, Hürriyet gibi bir gazetede, hele hele arka sayfa gibi ençok okunan yerlerden birinde olmaması gereken bir yanlış.

Aynen, Sabah'ın arka sayfasında, Arizona'nın Dışişleri Bakanı denmesi gibi, insanı çok yadırgatan bir hata.

Hürriyet veya Anadolu Ajansı bu yanlışın kaynağı hakkında bir açıklama yaparlarsa ben de bunu okuyucularıma duyurmaya hazırım.

Ama dibi çıkmış Türkiye'nin artık tümüyle bankalar ve santral ihaleleriyle bütünleşmiş görünen medyasında böyle ayrıntılarla kim uğraşır değil mi?

* * *

Gelelim Kadir Çelik'in yaptığına.

Bir defa, Türkiye'nin gündemine oturmuş görünen " Üniversite olaylarını" gerçek boyutları ve nitelikleriyle ekrana getirme çabasını kutlamak gerek.

Geçtiğimiz hafta İntarstar ekranlarında izledikleri manzaralar pek çok vatandaşı ve özellikle öğrenci velilerini hayli tedirgin etti.

Etsin.

Gerçekten yaşananlar Kadir Çelik'in ekrana yansıttığından çok daha vahim.

İnterstar'ın ve Kadir Çelik'in bu hafta da süreceği anlaşılan bu olumlu çabasını yürekten kutladıktan sonra gelelim hatalara:

Önce hemen belirtelim ki konu asla ve asla "öğrenci olayları" değildir.

Programda "öğrenci olayları" teriminin her ne biçimde olursa olsun kullanılması çok yanlıştır.

Nitekim Kadir Çelik'in, bu olaylar hakkında MHP İstanbul il başkanı olan kişiye söz vermesi doğru bir teşhise dayanmaktadır ve çatışmaların "öğrenci olayları" boyutlarını çok aştığını kendisinin de (gerçeğe uygun bir biçimde) kabul ettiğinin bir kanıtı olarak algılanabilir.

Bu açıdan, koyduğu teşhisi açıkça telaffuz etmemiş olsa bile, Çelik, olaylara doğru yaklaştığı için ikinci bir "aferin"i daha haketmiştir.

Programda televizyon yönetciliği açısından iki büyük yanlış vardı:

Birincisi, tartışmaların çok yoğunlaştığı "sıcak anlarda" yayının kesilip reklam girilmesi yanlışı idi.

Program madem ki, "üniversite olaylarını" ekrana yansıtıyor, bu denli denetim altında tutulan bir salonda bile olayların ne boyutlara varabileceğinin izleyiciye kesintisiz aktarılması gerekirdi.

Nitekim, bu hatayı anlayan İnterstar haber yönetimi, ertesi gün, "programın kesildiği anlarda neler oldu" diye bu sıralarda olup bitenleri de ekrana getirdi.

Bu tavrından dolayı İnterstar haber yönetimini de kutlamak gerek.

Kadir Çelik'in ikinci yanlışı, kişisel olarak muhatap olduğu saldırılara karşılık vermesi oldu.

Sevgili Kadir Çelik, eğer böyle programları yapmayı sürdürecekse, taraf olarak insani tepkiler vermekten kaçınmalı, çok daha soğukkanlı bir profesyonel sunucu gibi davranmalıdır.

Ayrıca unutmasın ki, karşısındakiler arasında (eğer varsa) "masum öğrenci hareketleri"nin temsilcileri azınlıkta kalmakta, çoğunluğu ise, bir bölümü cinayet işlemeye bile koşullandırılmış olan militan siyasal grupların sözcüleri oluşturmaktadır.

Sevgili Kadir Çelik bu övgü ve eleştirilerimi, sadece medya konusunda yazan birinin yorumları olarak değil, saçını ve sakalını 1968'den beri gelişen "Üniversite Olayları" içinde ağartmış ve bunun bedelini her biçimde ödemiş bir ağabeyinin uyarıları olarak dinlesin, zarar etmez, yararını görür.


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 22 Nisan 2024

Valid HTML 4.01 Transitional