Kitaplar Sürekli Yazılar Kitap Söyleşileri |
26 Mayıs 2025Sağ İktidarlar Zayıfladıkları Zaman Garip Şeyler Olmaya Başlıyor: Değerli izleyenlerim, okurlarım: Başlıkta belirttiğim garip olaylar dizisi, Menderes'in Demokrat Parti İktidarı ile başladı. 1957 seçimlerinde zayıfladığı ortaya çıkan ve Seçim gecesi için, "Bir daha böyle bir geceyi yaşamak istemiyorum" diyen Menderes, 1961'de yapılması gereken seçimleri erkene almak için, CHP'yi yok etmeye karar verdi ve 18 ile 28 Nisan 1960 tarihlerinde çıkardığı iki Tahkikat Encümeni yasasıyla, Sivil Bir Anayasa Darbesi yaptı. Bu Sivili Anayasa Darbesi, 27 Mayıs 1960'da, Demokrasiyi korumak isteyen genç subaylar tarafından yapılan bir Askeri Darbe ile son buldu. Türkiye'de politika, ne yazık ki, bu darbe ile üç politikacının, Menderes , Zorlu ve Polatkan'ın asılmalarıyla büyük bir darbe yedi ve bugünlere kadar gelen bir kan davasıyla kirlendi. Ama, diyalektik tarihin ve talihin garip bir cilvesi ile, çağımızın en ileri anayasalarından biri, belki de onların arasında birinci olan 1961 Anayasası'na kavuştu. Daha sonra, İktidar olan Demirel'in Adalet Partisi güç kaybetmeye başlayınca, 12 Mart 1971 Hiyerarşik Faşist Askeri Darbesi oldu. Ne yazık ki, bu darbe önce, AP'yi bölerek Ecevit'i birinci parti yaptı ve Erbakan ile ortaklık yoluyla iktidara taşıdıysa da, Kıbrıs Harekâtı'ndan sonra, Ecevit'in Başbakanlığı bırakıp gitmesiyle sonuçlandı. Bu noktadan sonra, bir türlü bir araya gelemeyen Orta Sağ, Dinci Sağ ve Irkçı sağ, ABD'nin desteğiyle ve aylar süren müzakerelerden sonra, Demirel , Feyzioğlu, Erbakan ve Türkeş 'in ortak hükümetiyle, iktidar oldu ve Birinci Milliyetçi Cephe Hükümeti, Türkiye'yi bugünlere taşıyan siyasal, hukuksal ve kültürel temelleri attı. Bu hükümetin başarısızlığı ile 1977 seçimlerinde birinci parti olan Ecevit'in CHP'si, 1978'de sağdan, AP'den yaptığı transferlerle iktidar oldu Fakat ara seçimlerde 5 sandalyenin tümünü yitiren Ecevit, 1979 sonunda, bir kez daha İktidarı bırakıp gitti. Bu kez de hükümeti kurmak çok zor oldu ve sonunda, dışardan destekli Demirel Hükümeti kuruldu. Garip olaylar yine devam ediyordu: 12 Eylül Hiyerarşik Askeri Darbesi bu ortamda yapıldı. 12 Eylül'ü, 1961 Anayasası'nı ve Demokratik Kurumları yok eden 1982 Anayasa'sı Türkiye'yi yarı Faşistik bir rejimin kollarına attı. Derken Evren'den sonra 12 Eylül'ü devam ettiren Özal 'ın ANAP dönemi başladı ama, o da 1990'da iyice zayıfladı. 1990 yılı Anayasa Profesörü Muammer Aksoy'un öldürülmesiyle başladı. Bu katliam dalgası, Demirel-Erdal İnönüOrtak Hükümeti'ni önleyemedi ama katliam, Uğur Mumcu, Madımak , Ahmet Taner Kışlalı, cinayetleri ile, AKP iktidara gelene kadar devam etti. Bu arada, Necip Hablemitoğlu, AKP iktidarı gelir gelmez öldürüldü ve fakat bu cinayet sonra katliam, bıçakla kesilir gibi bitti. * * * Dedim ya, ülkemizde sağ iktidarlar zayıfladığı zaman garip şeyler oluyor. Bugün de Etnik Türkçülerle Etnik Kürtçülerin, İslamcıların liderliğinde, yeni bir anayasa projesi çalışmasına tanık oluyoruz. Böyle bir garip sacayağından, normal ve demokratik bir sonuç beklemek ne kadar olanaklı bilemiyorum! |
Tweet |
Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.
Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta
Son güncelleme tarihi 23 Haziran 2025