Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

8 Ağustos 2022

Atatürkçülüğü Saptıranlar!

Sevgili okurlarım, ben "ihanet" ve "hain" sözlerini hiç sevmem.

Hele Atatürkçülük gibi Cumhuriyet tarihi boyunca türlü türlü biçimlerde yorumlanmış, her türlü siyasete temel veya çerez yapılmış bir ideoloji veya siyaset için bu terimlerin kullanılmasını hiç tasvip etmem.

Son günlerde Atatürkçü olduklarını iddia eden bazı siyasal partilerin ve bazı milletvekillerinin eylem ve söylemleri o kadar büyük ve net bir sapma gösteriyor ki, doğrusu bunların Atatürkçülüğü kendilerine maske yapmalarını hazmedemiyorum:

Günümüzde Atatürkçülüğü açık seçik, net bir biçimde saptırmak Demokratik Rejimi tahrip ederek kendi "Şahsım Devleti" rejimini kuran iktidara destek vermektir!

Çünkü Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet, Demokratik Rejimi hedefleyen bir rejimdir.

Dolayısıyla, Demokratik Cumhuriyeti, Mustafa Kemal Atatürk 'ün topluma çağ atlatmak için yaptığı devrimler için dahi kurmadığı, "Tek Kişi Rejimine" çeviren bir iktidara Atatürkçülük adına destek vermek yanlıştır, "Atatürkçülüğü" saptırmaktır.

Elbette her parti, her milletvekili, kendi çıkarları için veya ülkenin çıkarlarına bu iktidarın hizmet ettiğine yanlış olarak inanıyorsa, ona destek verebilir.

Ama bu desteği, "Marksizm" adına veya "Atatürkçülük" adına verdiğini söylüyorsa, bu hem Marxizm hem de Atatürkçülük adına, fikri veya ideolojik anlamda "saptırma" sayılır.

(Çetin Altan da Özal lehine kadeh kaldırarak onu "Marksizm adına "devrimci" olarak nitelemişti.)

Peki Demokratik Cumhuriyeti tahrip eden bu iktidara Atatürkçülük adına destek verenler kimler:

Parti olarak Doğu Perinçek'in Vatan partisi, Milletvekili olarak en son örnek, Mehmet Ali Çelebi.

Gerek Perinçek ve Vatan Partisi, gerekse Mehmet Ali Çelebi elbette siyasal olarak bu iktidara destek verebilirler.

Ama bu desteği "Atatürk adına verdiklerini" iddia ederlerse fikren ve ideolojik olarak "Atatürkçülüğü saptırmış sayılırlar.

* * *

Yukardaki bu partisel ve kişisel tavırların daha da vahim bir sonucu, liberal solcuların, İkinci Cumhuriyetçilerin, 'Yetmez Ama Evet'çilerin, Siyasal İslamcıların ve hatta etnik ayrımcılık yapan Kürtlerin, bunları "Ulusalcı" diye nitelemeleri ve kendilerince tanımladıkları "Ulusalcılık" adı altında Cumhuriyetçi ve Laik, Hukuk Devleti'nden yana olan Atatürkçüleri, özellikle sosyal medyada açıkça, bu iktidara destek vermekle suçlamalarıdır:

Bu saldırıyla, kendilerinin bu dinci etnikçi iktidara verdikleri unutulmaz destekleri unutturacaklarını sanıyorlar galiba!

* * *

Cumhuriyet'te bu günlerde yayınlanan yazılarımda Atatürkçülük için şöyle diyorum:

"Günümüzde Kemalizm ya da Atatürkçülük, Anti Emperyalist, Eşitlikçi, Özgürlükçü, Çağdaş, Demokratik, Laik ve Sosyal Hukuk Devleti'ni hedefleyen ve bu hedefe varmak için çağdaş bilimin ve aklın yöntemlerini kullanmayı savunan bir ideoloji, bir hareket, bir siyasettir.

Günümüzde bu ideoloji, hiç kuşkusuz yukardaki hedefe varmak için, her türlü sömürüye karşı olmaya, yurtseverliğe, sosyal adalete, fırsat eşitliğine, çevreciliğe, temel insan ve hayvan haklarına dayalı olmak zorundadır.

1920'ler 30'lar Türkiyesi'nde, yani sadece toprak ağaları, tarikatlar ve köylülerle bir avuç asker ve sivil aydından oluşan toplumda ise, Atatürkçülük ya da Kemalizm, hem "Devrim Yasaları" denilen Atatürk Reformları hem de bunları ideolojik bir çerçevede toplayan Altı Ok'tur.

Elbette Atatürkçülük, çağdaşlaşma yolunda evrimleştikçe, geliştikçe, hem önüne yeni hedefler koyacak hem de kullandığı yöntemler çağının gereklerine göre yenilenecek, gelişecektir.

Nitekim nasıl bugünkü Türkiye ve Dünya, 1920'ler 30'lar Türkiyesi ve Dünyası değilse, her ikisi de hem gelişmiş hem de değişmişse, Kemalizm ya da Atatürkçülük de 1920'ler 30'lar dönemindeki çağdaşlık hedefini ve yöntemlerini de yukarda tanımladığım ana hedef doğrultusunda değiştirmiş ve geliştirmiştir."

Bir başka deyişle, Atatürkçü olanların Demokratik Cumhuriyeti, Laik ve Sosyal Hukuk Devleti'ni yok eden dinci/etnikçi bir despot iktidara destek vermeleri söz konusu değildir.

Lütfen liberal solcular, İkinci Cumhuriyetçiler, 'Yetmez Ama Evet'çiler, Siyasal İslamcılar ve etnik ayrımcılık yapan Kürtler, kendi hatalarını, sorumluluklarını unutturmak için, Atatürkçüleri bu iktidara destek vermekle suçlamasınlar.


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 29 Ocak 2024

Valid HTML 4.01 Transitional