Kitaplar Sürekli Yazılar Kitap Söyleşileri |
20 Eylül 2021
Dünyadaki Jeopolitik Dengeler Yine Değişiyor!
Endüstri Devrimi ile dünya liderliğini eline alan İngiltere, Birinci Dünya
Savaşı'ndan sonra bu liderliği Amerika Birleşik Devletleri'ne kaptırmıştı.
İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra, dünyayı ikiye bölen ve sonuçları bugün bile
hissedilen Soğuk Savaş başladı ve dünya "Doğu Bloku-Batı Bloku" olarak
ikiye bölündü.
Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra da Küresel diye isimlendirilen yeni bir
döneme girildi.
Önce Francis Fukuyama tarafından bu dönemin refah
getireceği iddia edildi ama arkadan Samuel P. Huntington
dağılan Sovyetler Birliği'nin yerine İslam Uygarlığı'nın Batı'nın rakibi
olacağını iddia etti.
Bu arada, zaten Soğuk Savaş döneminde Sovyetler Birliği'nin Afganistan'daki
varlığına karşı savaşmak üzere yaratılan ve ideoloji olarak İslam dininin
bir yorumunu kullanan silahlı örgütlerin, Afganistan'da görevlerini yerine
getirdikten sonra, Ortadoğu'daki Arap-İsrail savaşından/geriliminden
dolayı, ABD üslerine saldırıları başlamıştı bile.
Derken 11 Eylül 2001'de "İkiz Kuleler Saldırısı" bütün dünyayı bir dinci
terör tehdidi ile karşı karşıya getirdi.
ABD bunu bahane ederek, Ortadoğu'ya ve Kuzey Afrika'ya saldırdı, Irak,
Suriye, Libya işgalleri ve savaşları başladı.
Bu arada Batı'nın rakibi olarak dağılan Sovyetler'in yerine konulan İslam
uygarlığının ve buna dayalı olarak üretilen terörün yerine, yine Huntington'un öngördüğü biçimde Çin (Sind) rekabetinin
geçmekte olduğu gözlemlendi.
Bunun sonucu olarak, ABD'nin stratejik ağırlığı Atlantik Bölgesi'nden
Pasifik Bölgesi'ne kaydırmakta oluşu tartışmaya açıldı.
* * *
Son ABD-Avustralya-Fransa gerilimi bu eksende ortaya çıkan bir
stratejik makas değişiminin sonucu olarak da görülebilir.
Bu konuda DW Türkçe'nin haberi özetle şöyle:
"Avustralya'nın ABD ve İngiltere ile Hint-Pasifik ittifakı
oluşturmasının ardından Fransa'yla imzaladığı denizaltı anlaşmasını
iptal etmesine Paris tepki gösterdi.
Fransa Dışişleri Bakanı yaptığı yazılı açıklamada, Cumhurbaşkanı
Emmanuel Macron'un talimatı üzerine Washington ve Canberra'daki
büyükelçilerini istişareler için geri çağırdıklarını duyurdu.
Bakan, "olağanüstü bu hamlenin" ABD ve Avusturya hükümetlerinin yaptığı
"olağanüstü" duyuruların ciddiyeti göz önüne alındığında meşru olduğunu
ifade etti.
ABD, İngiltere ve Avustralya Hint-Pasifik bölgesinde yeni bir güvenlik
ittifakı oluşturduklarını açıklamıştı. "Aukus" adı verilen ittifakın
savunma alanında kapasite paylaşımını daha da güçlendireceği
belirtilmiş, bu çerçevede Avustralya'nın nükleer denizaltılarla
donatılacağı kaydedilmişti. Avustralya, bu duyurudan kısa süre sonra
Fransa'yla yapılan milyarca euro değerindeki denizaltı projesini iptal
etmişti.
Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada, Paris'in kararından duyulan üzüntü
ifade edilerek, "Uzun süreli ortaklığımızda daha önce olduğu gibi
gelecekte de farklılıkları aşmak için çaba göstermeye devam edeceğiz"
denildi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Paris'in öfkesini anladıklarını ve
önümüzdeki hafta New York'ta düzenlenecek Birleşmiş Milletler Genel
Kurulu'nda Fransız tarafıyla konuyu üst düzey yetkililerle görüşmeyi
umduklarını belirtti.
Canberra'dan da benzer bir açıklama geldi. Avustralya Dışişleri Bakanı
ele alınması gereken oldukça zorlu meselelerin olduğunu ancak
Fransa'yla yakın ve yapıcı biçimde birlikte çalışmaya devam
edeceklerini söyledi.
Fransız Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian, Avustralya'nın kararını
arkadan bıçaklama olarak nitelendirmiş, "Avustralya'yla güvene dayalı
bir ilişki kurduk ve bu güvene ihanet edildi. Müttefikler arasında bu
yapılmaz" ifadelerini kullanmıştı.
Avustralya, yeni nesil denizaltı üretimi için 2016 yılında tarihinin en
büyük savunma ihalesini açmış, ihaleyi Japon ve Alman şirketleri geride
bırakan Fransız DCNS firması kazanmıştı. Anlaşmanın imzalandığı tarihte
denizaltıların toplam fiyatının 31 milyar euroyu bulduğu
belirtilmişti."
* * *
Jeopolitik dengelerde Çin'in rolünün gittikçe belirleyici olması
sonunda, Türkiye'nin yeri ve nasıl bir strateji izleyeceği, önümüzdeki
günlerde en önemli tartışma konularından biri haline gelmiş bulunuyor.
|
Tweet |
Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.
Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta
Son güncelleme tarihi 7 Ekim 2024