Emre Kongar'ın Resmi^* İnternet Sitesi

Ben iktidarın bazı eylem ve söylemleri karşısında "şaşırdığımı" söyleyince bana, "Hâlâ mı şaşırıyorsun" diye sitem ediyorlar.

Oysa, garipliklere, yolsuzluklara, haksızlıklara şaşırmamak ancak onlara alışmakla olanaklıdır.

Ben hiçbir garipliğe, yolsuzluğa, haksızlığı alışmak, onları kanıksamak niyetinde değilim.

* * *

Son zamanlarda beni şaşırtan olaylar:

1) Emekli Amirallere elektronik kelepçe takılması.

Beni çok şaşırttı.

Hiç gereği olmadığı halde yapılan bu işleme, birilerine gösteriş yapmak için mi, birilerini cezalandırmak için mi, birilerine göz dağı vermek için mi başvuruldu?

İktidar, sırf bu tür baskılardan, haksızlık ve hukuksuzluklardan dolayı tepki aldığını, taban kaybettiğini bilmiyor mu?

2) Yüz yirmi sekiz milyar dolar nerede sorusuna açık seçik yanıt verilmemesi ve bu soruya ilişkin pankartların yargı veya idare kararına dayalı olarak, Anayasa'ya karşı biçimde, zorla indirilmesi de beni çok şaşırttı.

Kime ne zaman, kaç paradan, hangi yöntemle kaç dolar satıldığı soruluyor.

Merkez Bankası'nın zaten bu tür işlemleri şeffaf olmak zorunda değil mi?

Bu basit sorulara gerçekleri açıklayan basit yanıtların verilmemiş olması beni çok şaşırtıyor.

Neden bu afişler zorla indiriliyor?

Neden bu işlemde yargı da kullanılarak, zaten yıpranmış olan imajları bir kez daha zedeleniyor?

Bu konudaki gizlilik ve açık yanıtlardan kaçış insanın aklına "Gerçekten bu olayın arkasında çok ciddi bir şeyler mi var?" sorusunu getiriyor.

3) AKP'li belediyelerin gri pasaportlarla insan kaçakçılığı yapması karşısında iktidarın ve yargının suskun kalması da beni çok şaşırttı.

Küçücük olayları bahane edip belediye başkanlarını görevden alarak yerlerine kayyım atayan bir iktidarın kendi belediyelerinin yaptıkları bu büyük yolsuzluk karşısında sessiz kalması beni gerçekten çok şaşırtıyor.

4) İBB'nin bir MHP'li belediyeye yolladığı çipli 100 attan biri ölmüş, 99'u kayıp!

Belediye veterineri suç duyurusunda bulunmuş.

Hâlâ bu atların ne olduğu hakkında bir bilgi verilmemesi beni şaşırtıyor.

5) Bir bakan kendi bakanlığına kendi şirketinden dezenfektan satmış/satın almış.

Bir bakanın bunu yapması ve üstelik iktidarın buna hiç tepki göstermemesi beni çok şaşırtıyor.

6) AİHM'n bazı kararlarına derhal uyulması, bazı kararlarının ise kulak arkası edilmesi de beni çok şaşırtıyor.

Örneğin Ahmet Altan derhal tahliye edildi ama Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş içerde.

7) İktidar partisinin kapalı salonlarda yaptığı kongrelerden sonra salgının müthiş bir zirve yapmasına ise hiç şaşırmadım.

Çünkü "Salgına rağmen salonların lebalep doldurulduğu" bizzat parti genel başkanının sözleriyle itiraf edilen bu toplantılardan sonra COVID-19'un zirve yapması beklenen bir sonuçtu.

Beni şaşırtan, AKP Genel Başkanı'nın bu dolulukla övünmesi olmuştu.

* * *

Siz de haksızlıklara, hukuksuzluklara, garipliklere alışmayan sevgili okurlarım:

Bunlara şaşırmaya ve bunlara karşı Demokratik Rejim ve Hukuk Devleti içinde mücadele etmeye devam edin.