Emre Kongar'ın Resmi^* İnternet Sitesi

Örgütlü suç lideri Sedat Peker, beşinci videosunda bana da seslenmiş:

Peker Dizisi , 5.BÖLÜM, 18:44'ten itibaren.

* * *

Benim üzerimden kendisine "uyuşturucu bağımlısı" diyenlere yanıt vermiş

Ben sadece görüntüsüne dikkat çekmiş ama iddialarının soruşturulması zorunluluğuna ve bu süreçte soruşturmanın selameti için Süleyman Soylu'nun istifa etmesi gerektiğine işaret etmiştim.

* * *

Peker'in Beşinci Bölüm için attığı tweet şöyle:

@sedat_peker

(5. BÖLÜM) Zaferin büyüklüğü mücadelenin zorluğuyla ölçülürmüş. Her günahın bir intikam meleği olur. Bu görev bana yazıldıysa vallahi benim için şeref.! https://bit.ly/3ePZEtk

( https://youtu.be/H6MkwG47kK0 )

Bu videonun 18'inci dakikasından sonra, bana hitap ediyor ve son derece saygılı bir dille, kendisinin uyuşturucu kullanmadığını, görünüşünün böyle bir izlenim verdiğini bildiğini, ama bunun genetik bir özellik olduğunu belirtiyor.

* * *

Ben Peker'in yurt dışından yaptığı ifşaat yayınlanmaya başlayınca Merdan Yanardağ ile TELE 1 kanalında birlikte sunduğumuz 18 Dakika programında sadece görüntüsüne dikkat çekmiş ama iddialarının soruşturulması zorunluluğuna ve bu süreçte Soylu'nun istifa etmesi gerektiğine de işaret ederek şöyle demiştim:

18 DAKİKA 13 MAYIS https://youtu.be/V4fDbbQrmrhs

@YouTube

32'inci dakikada Peker için:

"Hangi psikolojide, nelerin etkisi altında konuştuğu açıkça görülüyor" demişim.

Tekrar belirtmek isterim:

Yanıt videosunda bana hitap ediyor gibi konuşuyor ama sanıyorum asıl muhatabı kendisini uyuşturucu kullanmakla suçlayan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu.

Öyle anlaşılıyor ki, bir zamanlar yakın işbirliği yaptığı Mehmet Ağar ve Süleyman Soylu tarafından dışlanmasını hazmedememiş, onların kirli çamaşırlarını ortaya döküyor.

Hayli ilginç bir ifşaat dizisi izliyoruz.

Bakalım, iktidar bu krizi atlatabilecek mi…

Atlatabilecekse nasıl atlatabilecek?

* * *

Bu arada bugün 17 günlük karantina bitti.

Yayınlanan yeni genelge yine çelişki ve eksikliklerle dolu:

Örneğin, kapalı mekanlar olan AVM'ler açılıyor, ama açık mekanları olan kafeler ve restoranlar açılmıyor.

Oysa COVID-19'un kapalı alanlarda bulaştığı, açık havada o kadar bulaşıcı olmadığı biliniyor.

Örneğin iki aşısını da olmuş olan 65 yaş ve üstü için saat kısıtlaması kaldırılmış.

İki aşı yaptıranlara e-devlet üzerinden aşı kartı düzenlenebiliyor.

Ama genelgede çok önemli bir grup ihmal edilmiş:

COVID-19 geçirdikleri için aşılanmayan 65 yaş ve üstü nüfus!

* * *

Bence AVM'lerin açılması ve kafelerle restoranların kapalı tutulması, ekonomik açıdan büyük sermayenin desteklenmesi ve esnafın harcanması anlamını taşıyor.