Emre Kongar'ın Resmi^* İnternet Sitesi

Örgütlü suç lideri Sedat Peker'in yurt dışından yaptığı iddiaların doğruluğu titiz bir biçimde araştırılacak mıdır bilmiyoruz…

Bu iddiaların doğru olup olmadığını da bilmiyoruz.

Ama bir zamanlar iktidarın emrinde olduğunu ve kendisine koruma bile tahsis edildiğini biliyoruz.

Bu bağlamda Kılıçdaroğlu şunu söylemişti:

"Sedat Peker, yurt dışına giderken bunlar ne kadar suçlu olup olmadığını bilmiyorlar mıydı?

Biliyorlardı.

Pasaport verildi mi?

Verildi.

Şimdi kendi aralarında kavga var ve devlet seyirci.

Garip olanı bu.

İçişleri Bakanı, bu tartışmalara sadece seyirci"

Buna karşılık İçişleri Bakanı Süleyman Soylu şöyle konuşmuştu:

"Bir ülkede Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı, Kırmızı Bülten talep edilen organize suç örgütü yöneticisinin, güvenlik güçlerimize yönelik iftira ve akla sığmayan ithamlarına sığınarak siyaset yapar mı?

Acizlik, çürümüşlük...

Mafyaya neler yaptığımızı, nasıl çökerttiğimizi, bu bağırtıların neden çıktığını sorarsan anlatırım.

Mafya konusunda tek yapamadığımız, her seçim kaybeden siyaset mafyasının, Türk Siyaseti'ne musallatlığına çaresiz kalmaktır."

Buna karşılık CHP Grup Bakan Vekili Engin Özkoç şu yanıtı vermişti:

"Senin en büyük acizliğin, kırmızı bültenle aranan Öcalan'ın kardeşi TRT'ye çıkarken hiç sesinin çıkmamasıydı.

Siyaset mafyasının dik alası sensin.

Genel Başkanımızı Çubuk'ta linç ettirenin sen olduğunu Türkiye unutmadı!

Şimdi diğer gizli oyunlarım ortaya çıkacak diye korkma."

CHP Genel Başkan Başdanışmanı ve İzmir Milletvekili Tuncay Özkan da şu tepkiyi göstermişti:

"Terör örgütü elebaşı Öcalan'ın mektubundan medet um.

Kırmızı Bültenle aranan teröristi TRT'ye çıkar. Mafya dediğin Sedat Peker'e "hayırsever iş adamı" diyene TRT'de program yaptır.

Polis koruması ver ama suçlu Kılıçdaroğlu.

Yersen."

* * *

Sevgili okurlarım, iktidarın müttefikleri arasında paylaşım kavgası başlayınca 17-25 Aralık 2013'te olduğu gibi, pek çok kirli çamaşır iddiası ortaya çıkıyor.

Bu iddiaların derinliğine ve genişliğine soruşturulması da hiç kuşkusuz bağımsız yargı tarafından yapılması gereken bir iş.

Bütün bunlara ek olarak, Peker'in eskiden iktidardan yana kanlı söylemlerde bulunduğu ve kendisine koruma verilmiş olduğu gibi gerçekler de ortada!