Emre Kongar'ın Resmi^* İnternet Sitesi

13 Mart akşamı, gönüllü olarak kendimizi eve kapatmıştık.

Bugün, saat 12 dolaylarında, çok kısa bir süre için, maskelerimizi taktık, eldivenlerimizi giydik, sokağa çıkıp biraz yürüdük.

Aslında ben, hem evin içinde kapalı mekanda, hem de terasta açık havada yürüyüp koştuğum için, dışarı çıkma olanağı konusunda hiç de hevesli ve heyecanlı değildim.

Bu tecridin, benim gibi olanaklara sahip olmayan yaşlı ve kronik hastalığı olanlar için önemli sorunlar oluşturduğunu bildiğimden, yasağın gevşetilmesinden yana tavır koyuyordum:

Bu nedenle bir takım trollerin, 18 Dakika programından veya Cumhuriyet’teki yazımı okuduktan sonra,   "Hocam, evde kapalı kalmak sizi sinirli yapmış, tahammülsüz yapmış" gibi “sureta haktan görünen” iğnelemeleri bütünüyle haksız ve temelsiz.

Allaha şükür hiç bir psikolojik veya bedensel bir rahatsızlığım yok eve kapandığımdan dolayı. (Sadece her zaman her yerde öğretmenlik yapmak konusundaki “mesleki deformasyonum” devam ediyor.)

Üstelik hemen belirtmeliyim ki, TELE 1'de, TV yapımcısı, programcısı ve sunucusu olduğum için, yasal olarak bütün sınırlama ve kısıtlamalardan da muafım; yani kendimi bir baskı altında da hissetmiyorum.

*  *  *

Bugün medyaya yansıyan haberlere göre, gerek herkese konulan hafta sonları sokağa çıkma yasağı, gerekse 65 yaş ve üstü nüfusa uygulanan sürekli yasak, 1 Mayıs ve Şeker Bayramı geçtikten sonra, Haziran ortalarında kalkacakmış.

Parklar ve bahçeler de kapalı ama AVM’ler bugün açılıyor:

Tabii sadece onlar açılır çünkü AVM yatırımcıları/inşaatçıları, aynı zamanda AVM işletmecileri.

Bunlar, iktidarın yakınları. Oluşturdukları lobi çok çok güçlü. AVM’ler kapalı oldukları sürece mağazalardan kira alamıyorlar. Açılınca, mağazalar iş yapmasalar da, kira almaya başlayacaklar. Ama bu arada firmalar zarar edecekmiş; kimin umurunda!

Zaten kötü yönetimden dolayı iflas etmek üzere olan ekonominin iyice kötüye gittiği Merkez Bankası’ndaki döviz rezervlerinin azaldığı da basına yansıyan haberler arasında

Sanıyorum Tek Kişi Yönetimi’nin maliye/ekonomi politikalarındaki başarısızlığı.COVID-19 felaketinin açığa çıkardığı ve yoğunlaştırdığı sorunlardan biri.

Bu salgın bazı sorunları ortaya çıkarıp hızlandırırken, bazı sorunların da gündemden düşmesine yol açtı:

Örneğin, Libya'da ve Suriye'de olup bitenler?

5 milyon dolayında olan ve uluslararası tanımlara göre bir türlü hukuki statüye kavuşturulamayan üstelik de Türkiye AB arasında pazarlık konusu edilen Suriyeli "ilticacılar"?

Bu arada "İnfaz Yasası" denilen GİZLİ AF yasası ile ayyuka çıkan  haksızlık ve adaletsizlik sorunları?

Tahliye edilenlerin işledikleri yeni şiddet suçları da?

*  *  *

Sonuç olarak COVID-19 salgını, iktidarın baskı ve yanlışlarının bir bölümünü ortaya çıkarıyor, bir bölümünü ise gündemden düşürüyor!

Ama yine de bu salgınla mücadelenin en iyi yolunun, geçen hafta belirttiğim gibi:

1) Her yerde herkesin maske takması...

2) 2-3 metrelik fiziksel mesafenin her koşul altında herkes tarafından korunması...

3) Olanaklı olduğu ölçüde, tam tecrit...

Olduğunu unutmamamız...

Ve uzunca bir süre buna tahammül etmeye hazır olmamız gerektiğini...

Anımsatırım!

*  *  *

Herkese sağlıklı ve haysiyetli günler dilerim.