Kitaplar Sürekli Yazılar Kitap Söyleşileri |
8 Ocak 2018
Hamburg'da Bir CHP Toplantısı.
Coşkun Coştur Hamburg'lu bir Türk işadamı.
Orada bir restoran ve bir Türk Hamamı işletiyor.
Geçen yıl, Hambulrg Ticaret odası tarafından 2017'nin en başarılı iş adamı
seçilmiş.
Yıllarca Atatürkçü Düşünecee Derneği başkanlığı yapmış, şimdi Hamburg ve
çevresi Cumhuriyet Halk Partisi başkanlığı yapan Giresunlu bir girişimci.
Beni bir konuşma için davet ettiğinde doğrusu çok tereddüt ettim:
Hem kendisini tanımıyordum, hem de hafta içi gazete yazılarım ve televizyon
programlarımla çok yorulduğum için, bir hafta sonunu da Almanya yollarında
bir konferans vererek harcamak gözümü korkutuyordu.
Derken araya sevgili dostum, Cumhuriyet'in eski genel yayın yönetmeni
Eskişehir CHP milletvekili Utku Çakırözer girdi.
Utku'nun annesi Hamburg'ta yaşıyordu ve orada yakın bağları vardı.
Coşkun Coştur onun da davet etmiş ve ikimizin, Türkiye'deki son gelişmeleri
birlikte tartışmamızı istemişti.
Sonunda 7 Ocak Pazar günü yapılacak toplantı içni 6 Ocak Cumartesi günü
Hamburg'a gittim.
Hamburg'a indiğimde sevgili eski dostum Psikiyartr Dr. Etem Ete'nin de
karşılamaya gelmiş olması bu seyahati benim için bir ziyafete dönüştürdü.
* * *
Toplantı sırasında salonun tıka basa dolmuş olması, kalabalığa hakim olan
enerjik hava beni şaşırttı:
Sosyal Demokratların, genellikle, kendilerinin sağında ve solunda yer alan
gruplara göre daha heyecansız olduklarını gözlemlemiş olduğum için, böyle
bir kalabalığı ve böyle bir enerjiyi beklemiyordum; çok şaşırdım.
* * *
Aslında Coşkun Coştur'un yaşam öyküsünü ve hamam kültürünü anlattığı
muhteşem kitabını okuduğumda, bu başarıda onun büyük bir payı olduğunu daha
iyi anladım.
Kitabın önsözünü sevgili dostum, büyük şair Atatol Behramoğlu'nun yazmış
oludğunu söylesem, ne kadar özel bir eser ile karşı karşıya olduğumu
anlatabilirim sanırım.
Kitaptan anlayabildiğim kadar Coşkun Coştur her girdiği işte başarılı olmuş
bir girişimci.
Üstelik çok da önemli bir Sosyal Demokrat, Atatürkçü bir aktivist!
Bu toplantıyı da çok başarılı bir biçimde düzenlemiş.
* * *
Erken Erçin'in açılışını yaptığı toplantıda dilim döndüğü kadar Türkiye'nin
içinde bulunduğu siyasal bunalımı ve bu bunalımın tarihsel süreçler
içindeki yerini anlattım.
Utku Çakırözer, mevcut sorunları ve CHP'nin bu sorunlar karşısındaki
politikalarını anlattı.
Coşkun Coştur, Demokrasi ve Sosyal Politikalara konusunda çok güzel bir
konuşma yaptı.
* * *
Toplantı hakkında Hamburg'ta Elbe Exress'de yayınlanan aşağıdaki haberin
oldukça bilgilendirici olduğunu düşünüyorum.
* * *
"Emre Kongar Hamburg'da konuştu: "Direneceğiz ve Mutlaka Kazanacağız"
Cumhuriyet Gazetesi yazarı Prof. Dr. Emre Kongar, 2019'un şifresini
Almanya'dan verdi: "İyi bir dindar hırsızlık yapmaz.
Oy atan insanın hırsıza oy verdiğini ve bunun günah olduğunu bilmesi
gerekiyor.
FETÖ'yü ordunun içerisine sızdırıyor, kalkışma yapacak güce getiriyor ve
sonra da 'CHP yaptı' diyor.
Bunların iyi anlatılması gerekiyor. Bilişsel tutarlılık oy değiştirir.
Direneceğiz ve Atatürk yolunda mutlaka kazanacağız."
ALİ AKDEMİR/ELBE EXPRESS
Foto:Cem Suveren
CHP Hamburg ve Schleswig-Holstein Birliği Yönetim'nin düzenlediği "2018'de
Türkiye'yi Neler Bekliyor" konulu panel Hamburg'da gerçekleştirildi.
Erkan Erçin'in başarılı moderatörlüğünde yapılan panele CHP Eskişehir
Milletvekili Utku Çakırözer, Cumhuriyet Gazetesi yazarı Prof. Dr. Emre
Kongar, ve CHP Hamburg ve Schleswig-Holstein Birliği Başkanı Coşkun Coştur
konuşmacı olarak katıldı.
Panele, CHP üyelerinin yanı sıra farklı partilerden yöneticiler ile STK
temsilcileri de yoğun bir katılım gösterdiler.
Coşkulu bir dinleyici topluluğunun katıldığı panelde, Hamburg eyalet
meclisi SPD milletvekilleri Güngör Yılmaz, Kazım Abacı, Altona ilçesi SPD
belediye meclis üyesi Behçet Algan, Hamburg Beşiktaşlılar birliği başkanı
Lütfü Kortağ, Hamburg G.S dernek başkanı Kamuran Pelek, Almanya Türk
Toplumu yönetim kurulu üyesi Ziya Toprak, İnter Hamburg başkanı Mehmet
Geyik, Demokrat Çorumlular dernek başkanı Durmuş Erkişi, Hamburg Sivaslılar
ve Sivasspor taraftar derneği başkanı Ruhi Özer, İyi Parti Hamburg
yöneticisi Selçuk Han, Haak-Bir kurucu başkanı M. Zülküf Kılıç, Wedel AKB
onursal başkanı Ali Aksüt, Hamburg Türk Veliler birliği başkanı Azmi Akgül,
TGH baskan yardımcısı Murat Kaplan, İstasyon Tiyatro oyuncuları, Asmin
Tiyatro kurucusu Ferman Karayiğit, Kiel Türk Toplumundan Ahmet Karedeniz,
Neu Münster Türk Toplumu başkanı Tufan Kıroğlu, Haak-Bir eski Başkanı Orhan
Özgür, Seslendirme sanatçısı Oya Pervin Pelit, Ses sanatçısı Özcan Süer,
Türgem Başkanı Remzi Uysal, HTBB Başkanı Erdal Altuntaş, ADD Başkan
Yardımcıları Zeynep Arslan ve Celal Cengiz, Harburg AKM Başkanı Medet
Doğan, Alevi dedesi Ali Kara, CHP Kadınlar Kolu Başkanı Ayşe Öztürk, avukat
Filiz Çapar, sosyal medya fenomeni Asım Kılıç, Hamburg Kaşanlılar dernek
başkanı Adil Dişli, Aktivist Erol Buldak, Prof. Harun Gümrükçü, Dr.Etem
Ete, işadamları Musa Özer, Hulusi Işıtan, Namık Yener, Selim Ataş'ın
dışında Hamburg ve çevresinden beşyüze kadar insan katıldı.
Salonun tamamen dolduğu etkinliğin açılış konuşmasını CHP Hamburg ve
Schleswig-Holstein Birliği başkanı Coşkun Coştur yaptı.
Almanya'da CHP'nin örgütlenme sürecinden kısaca bahseden Coştur,
Türkiye'nin zor bir süreçten geçtiğini, bu zor sürecin Avrupa'da da
hissedildiğini söyledi.
"TAYYİP ERDOĞAN 2019'U GÖREMEYECEK"
Zorlu dönemlerin, kararlı duruşlar gerektirdiğini vurgulayan Coştur:
"Örgütlü olmak zorundayız. Bizim başka seçeneğimiz yok. Bir olursak, bu
mafya bozuntusu iktidardan kurtuluruz.
Tayyip Erdoğan 2019'u göremeyecektir. Ben buna yürekten inanıyorum. 2018'de
olası bir erken seçimde biz bu iktidardan kurtulacağız. Kurtulmak
zorundayız çünkü Türkiye bunu hak etmiyor. Türkiye tarihinin hiçbir
döneminde böylesine kötü yönetilmedi" diye konuştu.
"DİN-TARIM TOPLUMLARINDA DEMOKRASİ OLMAZ"
Açılış konuşmasının ardından panele geçildi ve oturumu yöneten Erkan Erçin
sözü Prof. Dr. Emre Kongar'a bıraktı.
Kongar'ın salondakileri selamlaması dahi büyük alkış aldı.
Bunun üzerine Kongar, Almanya'nın kuzeyinde böylesine coşkulu bir kitleyi
karşısında görmenin şaşkınlığını yaşadığını itiraf etti.
Ardından sunumuna başlayan Kongar, Türkiye'nin demokrasi sorununa uzun bir
paragraf ayırdı.
"Demokrasi için demokratik direniş zorunludur" diyen Kongar, barışçıl
eylemlerin ve tepkilerin 'korkaklık' olarak nitelendirilesine tepki
gösterdi.
Siyasette seçim yapmanın üç temel kuralı olduğuna vurgu yapan Kongar,
bunları şöyle sıraladı:
"Birincisi aileden gelen kimliğe göre oy kullanmaktır.
İkincisi politikacının başarısıdır ve bu da yüz yüze iletişimden geçer.
Yani politikacı insanlarla ne kadar yüz yüze görüşüp onlarla iletişim
kurarsa o derece başarılı olur.
Üçüncü siyaset belirleyicisi ise feodal toplumlarda, başka bir deyişle
din-tarım toplumlarında demokrasi olamayacağı gerçeğidir.
En ilkel yönetim şekilleri nelerdir? Ailedir, kabiledir… Bu kabileler
'reis' ile yönetilir."
Kongar'ın bu vurgusu ve anlatımı salondan büyük alkış alırken, Kongar;
konuşmasının devamında Osmanlı devlerinin yıkılış sebeplerini detaylıca
anlattı.
"Osmanlı endüstrileşemediği için yıkıldı" diyen Kongar, Kurtuluş Savaşı ve
sonrasından verdiği örneklerle Mustafa Kemal Atatürk'ün büyük bir mucizeyi
gerçekleştirdiğine işaret etti.
"DİN VE KİMLİK İÇİN SİYASET YAPILMAZ, İNSAN İÇİN YAPILIR"
Her darbenin demokrasi karşıtı olmadığını söyleyen Prof. Dr. Emre Kongar,
Türkiye Cumhuriyeti'ni 1961 anayasasının demokratikleştirdiğini belirtti.
Ancak bunun devamında toprak ağalarının ve emperyalist güçlerin etkisiyle
anti demokratik iki darbe yapıldığını aktaran Kongar, 1980'lerden AKP
iktidarına gelene kadarki süreci özetledi.
Kongar: "Atatürk 1923 yılından 1938 yılına kadar neler yaptı. Mucizevi bir
dönüşüm yaşattı ülkeye ama biz ne yaptık?
Seçim hukukunu da son referandumda siyasi iktidarın eline verdik. Çok kötü
yaptık her şeyi.
Ülke tam demokratik ve endüstrileşmiş toplum noktasına geçecekken AKP'nin
eline geçti ve orada ilerleme durdu" şeklinde konuştu.
"Oy ve seçmen nasıl değişir?" sorusuna vurgu yapan ve cevap veren Kongar,
sözlerini şöyle tamamladı:
"İyi bir dindar hırsızlık yapmaz. Oy atan insanın hırsıza oy verdiğini ve
bunun günah olduğunu bilmesi gerekiyor. FETÖ'yü ordunun içerisine
sızdırıyor, kalkışma yapacak güce getiriyor ve sonra da 'CHP yaptı' diyor.
Bunların iyi anlatılması gerekiyor.
Bilişsel tutarlılık oy değiştirir.
Son olarak da Direneceğiz ve Atatürk yolunda mutlaka kazanacağız."
"UMARIZ ALMANYA İLE TÜRKİYE ARASINDAKİ GERİLİM SON BULUR"
Emre Kongar'ın ardından CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer sunumuna
başladı ve Almaya'daki gurbetçilere teşekkür ederek sözlerine başladı.
Türkiye'den gelen gurbetçilerin Almanya'nın kalkınmasında başrol
oynadığının altını çizen Çakırözer, aynı şekilde Almanya'da yaşayan
Türklerin, Türkiye'ye de ciddi katkısı olduğunu söyledi.
Bu gün Türkiye'nin içinde bulunduğu durum sebebiyle bir çok yurttaşın
ülkeyi terk etmek istediğini ve yaşayabilecekleri yerler aradıklarını
söyleyen Çakırözer, şöyle devam etti: "Türkiye'de iktidar 15 Temmuz'u milat
gibi sunmaya çalışıyor ama o günden önce de Türkiye'de durum pek iç açıcı
değildi. Ergenekon, Balyoz gibi kumpas davalarla vatanseverler zindanlara
atıldı. Bu kumpasları birlikte yapanlar, sonradan düşman oldular. Bu
düşmanlık 15 Temmuz'a kadar gitti. Biz o gün de lanetledik, bu günde
lanetliyoruz. Orada demokrasi için canını verenleri bir kez daha anıyoruz.
Darbeden sonra ise ancak darbe olsaydı olabilirdi diyeceğimiz her şey oldu.
Gazeteciler, akademisyenler, siyasetçiler içeriye atıldı. Gezi Direnişi'nin
üzerinden 4 yıl geçtikten sonra Osman Kavala tuhaf ithamlarla hapse atıldı.
Sadece işlerini geri isteyen Nuriye ve Semih açlık grevlerini devam
ettiriyorlar."
Konuşmasının devamında yargı kararlarını ve Kanun Hükmünde Kararname'eri
(KHK) eleştiren Çakırözer, Almanya-Türkiye ilişkilerindeki gerilimlere de
ayrı bir parantez açtı. Almanya ve Türkiye arasındaki gerilimin en çok
gurbetçilere zarar verdiğine işaret eden Çakırözer, krizin çıkması
noktasında iki ülke yöneticilerinin de hataları olduğunu söyledi.
Çakırözer: "Dış İşleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun Almanya'ya yaptığı son
ziyaret umarım bazı sorunların giderilmesine vesile olur ve iki ülke
arasındaki gerilim son bulur" dedi.
Çakırözer, konuşmasının son bölümünde ise Türkiye'deki ekonomik sisteme
değindi ve partililerden çevrelerindeki herkese ülkenin iyi yönetilmediğini
anlatmasını istedi.
Sunumların ardından panelde soru cevap bölümüne geçildi. Konuşmacılar,
salondan gelen tüm sorulara içtenlikle cevap verdi.
Panel'in " Final" i Muhteşem Oldu.
Panel'in sonunda moderatör Erkan Erçin, Ali Akdemir'i finalde şiir okumak
üzere sahneye davet etti.
Ali Akdemir'in 2018 yılından beklentisini, sözleri Cahit Sıtkı Tarancı'ya
ait meşhur "Memleket İsterim" şiiriyle içten samimi bir şekilde dile
getirmesi, salonda bulunanları duygulandırdı.
Daha sonra panelin organizesinde emeği geçen CHP Hamburg kadınlar kolu
üyelerinin sahneye gelmesiyle birlikte, salonda büyük bir dikkat ve
özveriyle panel'i sonuna kadar dinleyen konuklar birlikte selamlandı.
Salonda bulunan konuklarda gerek konuşmacıları, gereksede büyük bir özveri
ve fedakarlıkla paneli hazırlayan kadınları dakikalarca ayakta
alkışladılar.
Yorum: Son yıllarda Hamburg'ta böylesine geniş katılımlı bir toplantı
görülmedi. Gerek Türkiyeden gelen konuşmacıların özenle seçilmiş olması,
gerek sahne düzeni, gereksede panel'e katılan konukların bilinçli,
seviyeli, bir toplum kesimine ait olması göze batan önemli pozitif
noktalardı."
|
Tweet |
Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.
Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta
Son güncelleme tarihi 16 Eylül 2024