Emre Kongar'ın Resmi^* İnternet Sitesi

Erdoğan/AKP iktidarı, rejimi değiştirdi:

Parlamenter Demokrasiyi, haksız ve çok tartışmalı halkoylamaları ve seçimlerle, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi" diye duyulmamış bir isim taktıkları ucube bir "Tek Adam Yönetimi"ne dönüştürdü.

Şimdi demokratlara düşen görev, Demokrasiyi yeniden kurmak olarak görünüyor.

* * *

Bu görev nasıl yerine getirilecek?

Elbette Demokratik yollarla...

Yani sandığa sahip çıkılacak olan seçimlerle.

Önümüzde yerel seçimler var...

Derhal "Demokrasi" için kolları sıvamalı.

* * *

Geçen hafta sonu, çok dolu olan programımı zorlayarak, bir son dakika iptalini de fırsat bilip Karşıyaka Belediyesi'nin davetlisi olarak Öğretmenler Günü konusunda bir konferans vermek ve "Emre Kongar Seçkisiyle, Atatürk, NUTUK" adlı kitabımı imzalamak üzere İzmir'e gittim.

İyi ki de gitmişim; Karşıyaka Belediyesi'nin gerçekten övgüye değer olan, sanat, kültür ve eğitim etkinliklerine tanık oldum.

* * *

"Demokrasiyi yeniden kurmak" halkla bütünleşerek olacak...

Halkın isteklerini dinleyerek olacak...

Çocuklarımıza demokratik bilinç kazandırarak olacak...

Elbette eğitimle olacak:

Tabandan başlayan katılımcı eğitimle.

Karşıyaka Belediyesi "Her Apartmandan bir burslu" diye bir sosyal dayanışma projesi başlatmış; bine yakın öğrenciye burs sağlıyor; Karşıyakalıları yürekten kutluyorum.

Ayrıca Belediye, kendi bütçesinden de 2000'i aşkın öğrenciye burs veriyor.

Sadece bu etkinlikler bile, Karşıyaka Belediyesi'ni tek başına bir eğitim öncüsü yapar.

Ayrıca çocuklar için yedi yeni anaokulu kurmuş.

* * *

Konferans saatinden önce bir hayli vakit olduğu için üç müze, park, anıt gezdim.

Birinci Müze/Anıt, Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları SAYGI MÜZESİ idi.

Prof. Dr. Tamer Başoğlu tarafından yapılan muhteşem bir anıtın ayakları arasındaki mekan, kapalı alana dönüştürülerek müze haline getirilmiş.

Zübeyde Hanım 'a ilişkin bilgilerle başlayan müze, her meslekten öncü ve önemli, kadınlarla devam ediyor.

İkinci Müze, Fotoğraf Müzesi idi.

Hamza Rüstem Fotoğraf Evi, İzmir'in en köklü fotoğraf stüdyolarından biri olan Hamza Rüstem Fotoğrafhanesi'nin yaklaşık yüzyıllık bir geçmişe sahip arşiv ve koleksiyonundan oluşuyor.

Fotoğraf Evi'nde, her biri tarihsel değere sahip olan orijinal fotoğraf makineleri, fotoğraflar, çeşitli fotoğraf makinesi ekipmanları sergileniyor.

En ilkel makinelerden, en gelişmişlere, kadar tam bir fotoğraf makinesi tarihini izlemek olanaklı.

Ayrıca bir de "karanlık oda"sı var.

Üçüncü olarak Çocuk Müzesi Evrensel Eğitim Parkı'nı gezdim.

Çocuklara doğayı, hayvanları, böcekleri, çevreyi, arkeolojiyi tanıtan bir park ve yedi insanlık değerine yönelik olarak içinde yaşadıkları toplumu tanıtan yedi eğitici sergi odasının bulunduğu bir kapalı mekan.

Bir de "Dino Kafe" adında, harika bir kafesi var.

Kapalı mekan odalarının konuları şöyle:

Birinci oda, "Saygı ve Çevre".

İkinci oda, "Doğruluk ve Pinokyo".

Üçüncü oda, "Vahşi Yaşam ve Yardımlaşma".

Dördüncü oda, "Sevgi ve Veterinerlik".

Beşinci oda, "Sorumluluk ve Havaalanı".

Altıncı oda, "Dostluk ve Bremen Çalgıcıları".

Yedinci oda, "Trafik ve Hoşgörü".

Her odada, hem bir insanlık değeri, hem de bu değerle ilişkili olarak doğa, çevre, toplum konularında önemli bilgiler veriliyor.

* * *

Benim Öğretmenler Günü Konferansımdan sonra, kitap imzasından önce, Karşıyaka Oda Orkestrası, KODA, ünlü orkestra şefimiz Rengim Gökmen yönetiminde harika bir konser verdi:

Evet, Türkiye'de bir ilçe belediyesi, ilk olarak kadrolu sanatçılardan oluşan yirmi küsur kişilik bir orkestra kurmuştu.

* * *

Yerel yönetimler konusunda, Eskişehir'i bir cennete çeviren efsane Belediye Başkanı Prof. Yılmaz Büyükerşen'in bir öncü, bir model olduğunu hepimiz biliyoruz.

Ama onun açtığı yolda yürüyen, beldesini, anıtlarla, müzelerle, kültür ve sanat etkinlikleriyle donatan, Edirne'de, Recep Gürkan gibi, Muğla'da Osman Gürün gibi, yavaş kent Seferihisar'da Tunç Soyer gibi, daha pek çok başarılı belediye başkanı var.

İşte Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar bu belediye başkanları arasında seçkin bir başarı öyküsü armağan etmiş İzmir tarihine.

Karşıyaka'dan, "Demokrasiyi Yerel Yönetimlerden Başlayarak Yeniden Kuracağız" dediğim yöntemin ne kadar etkili olabileceğini fark ederek ayrıldım.

Bir aksilik olmazsa yarın Cumhuriyet'te de bu konuyu ele alacağım.