Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

18 Nisan 2016

Kürt Sorunu İçin Kanada'dan İlginç Bir Mektup

Sevgili izleyicilerim herhalde farkındadır, Cumhuriyet'te, Murat Somer'in kitabından ve çözüm önerisinden hareketle, okur görüşlerine yer veriyorum.

Ne yazık ki, yerim dar, okur görüşleri uzun...

Pek çok ileti, son derece ilginç, üzerinde durulmaya değer görüşler ve öneriler içeriyor...

Ama ne yazık ki, yerim bunların hepsinin tam metin olarak yayınlanmasına olanaklı değil.

Bu nedenle, bir süre sonra, köşemde, mektupların ana temalarını özetlemekle yetineceğim.

* * *

Bugün burada hem yurt dışından, Kanada'dan yazdığı hem Türk ve Kürt bir anne babanın evladı olduğu hem de çok ilginç görüşler ileri sürdüğü için çok ilginç nitelik taşıyan bir okurumun mektubunu paylaşıyorum.

Yabancı klavye ile yazdığından dolayı harfler değişik; aynıyla korudum.

Konuya daha sonra Cumhuriyet'teki köşemde devam edeceğim.

* * *
"Merhaba Emre Bey

Cumhuriyet gazetesindeki yazilarinizi ilgiyle okuyorum

Ben babasi Kurt annesi Turk olan 34 yasinda 10 yildir Kanada Torontoda ikamet eden bir gencim. Somer beyin cok ta ilginc olmayan onerisine bir iki yorum yapmak isterim.

Ben kendi siyasi gorusumu daha cok Somer beyin dedigi gibi ozgurlukcu solda goruyorum ve yaklasik 20 yildir bu cizgide kendi hayatimi bicimlendirmekteyim . Yani tam da Somer beyin soyledigi ya da olmasi gerektigi yerdeyim, ancak bu cokta kolay olmadi.

Turkiye'de hem Kurt hem de Turk olmamdan dolayi cogu yerde cok garip olaylarla karsilastim.

Bilirsiniz ki 90 yillar cok karisik idi ve benim universite hayatim da 90 yillarin sonunda Aponun yakalanmasi ve milliyetciligin doruk noktasina ulastigi yillara denk geldi ki, Universitede hem "Allahin Kurdu" diye asagilandim bir CHP'li Turk Kizi tarafindan, hem de Kurtcu arkadaslar tarafindan Kurtce bilmedigim icin yarim kurt ilan edildim, ben de kendimi Gezici ya da solcu rockci arkadaslarin icinde buldum.

Kanada'da ise durum yine ayni Kurt federasyonunda tam kurt olmadigim icin Kurtcu milliyetciler (harbi Kurt fasist tipler bunlar) tarafindan cok hos karsilanmadim, CHP li olan federasyonlarda da ne yazik ki ulusalci Ataturkculer (Kanada'nin cok kulturlulugunden nasibini almamis tipler) tarafindan yine kuskuyla bakildim. Yani kendimi bir yere koyamadim sizin anlayacaginiz.

Somer beyin dediginin olmasi icin her iki tarafinda bu kafatasci tiplerden ve politikalardan kurtulmasi lazim.

Ben dunyanin bircok ulkesinde ve Turkiyenin bircok bolgesinde bulundum.

Sahsen AKP'nin acilimini da siddetin durmasi sebebiyle destekledim. Ama AKP'nin niyetinin ne oldugunu biraz da Kurt toplumunu iyi tanidigim icin kestirebiliyordum.

Turkiye'deki en muhafazakar toplumun Kurt toplumu oldugunu soyleyebilirim, Altan Tan konusurken bunu bilerek konusuyor ve HDP'nin oylarinin en az yarisinin muhafazakar Kurtlerden olustugunu ve catisma zamaninda bu oylarin AKP'ye kayacagini cok iyi biliyor. Baris zamaninda HDP'nin yuzde 13'luk oy almasi bu muhafazakar Kurtler ve ozgurlukcu solcu Turklerin katkisiyla olmustur.

Hatirlarsinizki 90'larda HADEP ve DEHAP'in oyu yuzde 6 yi gecmiyordu, bu su anda da böyledir, hatta bu yuzde 6'lik oyun cogu da yine dogudaki muhafazakar Kurtlerden geliyor. Kurt toplumu icinde PKK'nin tabaninin ya da HDPnin tabaninin izledigi ve izlettirmek istedigi politikayi benimseyen cok azdir. Bu tabii benim kisisel saptamalarim.

Somer beyin dedigi gibi bir yaklasim elbette hem CHP'nin hem HDP'nin ozgurlukcu solcularindan beklenebilir ve bu cok ta zor olabilecek birsey değil. Ancak boyle bir yaklasimdan olaganustu bir guc ya da enerjinin cikmasini beklemek yanlis olur.

Muhafazakar kurt secmeni bu olusumda bulunmayip AKP saflarina katilmakta hicbir sakinca gormeyecek ve CHP'nin icindeki ulusalcılar da ya baska bir olusum icinde kendilerini bulacak ya da bunu olusturma yoluna gidecektir.

Benim gorusum Turkiye'deki ozgurlukcu sol disindaki butun partiler Turkiyedeki sag politikalirin gudumunde politika yapmaktadir. CHP ve HDP ne yazik ki gercekten sol politikalar ya da bu tarz prensiplerini pratige dokemedikleri icin Gezi gencligi sokaklara dokulmek zorunda kaldi.

Gezi protestolari benim gibi kendini hiçbir yere ait hissedemeyen yiginlar tarafindan cogunlukla iktidar partisine karsi bir olay olmanin yaninda muhafelete de karsi bir protesto idi.

Ben son zamanlarda ozellikle secimlerden sonra Turkiye'den Kanada'ya kacan bu genclerle bol bol sohbet ediyorum Kanadagenclik radyosunun kurucusu olarak. Ve cogu hem iktidarin hem de muhalefetin gundeme sikisip kaldigini ve dar alanda kisa paslasmalarla gunu kurtarmaya calistiklari soyluyorlar. Cogu ilerde Geziden cok daha buyuk olaylarin olacagini ve cok daha kanli olaylar olacagini iddia ediyorlar. Cogu HDP'nin politikalarini begendiklerini ancak catismalarin yeniden baslamasi ile hayal kirikligina ugradiklarini ve HDPnin PKK ve siddetle arasina mesafe koyamamasinin kendilerini HDP'den uzaklastirdigini ve daha kucuk olusumlara yonlendirdigini soyluyorlar (Haziran , yesilaktivist vb olusumlar).

Su andaki catisma ortami en fazla zarari yine 90'larda oldugu gibi ozgurlukcu solculara oluyor. Gercekleri ve izlemek istedikleri politikalar bu arkadaslari iktidar tarafindan surekli degnek altinda tutuyor ama bunun yaninda muhalefetten de ne yazikki taban korkusundan cok fazla destek gorememekte. Bunu Can Dundar davasinda ya da bir cok ozgurlukcu akademisyen Turk solcularinin terorist yandasi seklinde suclanmasi ve aslinda CHP'lilerin de buna cok ta ses cikarmamasinda görebiliyoruz.

Sorun su ki hem HDP hem de CHP ellerinde ne varsa onu tutma politikasi gudup kendi iclerinde acilim yapmaya korkuyorlar . Cogu ulusalci CHPlinin Can Dundar'i Amerikan ajani diye suclamasinin ne anlami oldugunu bana bir anlatabilseler aslinda kendileri de rahatliyacak.

Kendilerinin disinda herkesi suclayan o kadar cok CHPli ulasalcı Ataturk fetisisti tip var ki inanamazsiniz. Ne yazik ki bunlarin gercek sayisi cok olmasa da etkileri ve diger CHP'li secmeni etkileme oranlari cok. Örnek Sozcu gazetesi ile Cumhuriyet gazetesi arasindaki satis rakamlarindan anlayabilirsiniz. Ne yazikki CHP'li secmen bu ululsalcilari dinlemeyi cok daha seviyor. Ulusalcilar da kendileri gibi dusunmeyenlere ayni AKP ya da ondan bile daha fazla zulumkarlikla cevresinde kim varsa saldiriyor.

Neyse konuyu dagittim biraz, uzunda yazdim ama , Turkce klavye olmamasi ve benim bozulan Turkcemden dolayi ozur diliyorum...

Sonuc olarak HDP ve CHP'nin ozgurlukcu solda bir ortak platformda yurumeye baslamasi Turkiyenin gelecegine ozgurlukcu gencligine bir yatirim olabilir ancak kisa zamanda bu platformdan guclu bir muhalafet beklemek yanlis olur. Sesi daha cok ve gur cikabilir ancak genis bir taban bulmasi yillar alacaktir. Gundeme gore politika belirleyen bu partilerin boyle bir olusuma yatirim yapmasi benim yasadiklarimi da icine katarak soyluyorum biraz imkansiz gibi geliyor bana ...

Tesekkurler

Y. Y.

* * *

Mektup ilginç bir yaklaşımı yansıtıyor:

Öneri doğrudur ama, şu anda uygulanması pek olanaklı değil!

İlginç bir yorum ama, bu konuda genel bir duyguyu da yansıtıyor.

Tartışmayı Cumhuriyet'te sürdüreceğim.


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 2 Aralık 2024

Valid HTML 4.01 Transitional