Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

30 Temmuz 2012

Kendilerini "Liberal" Diye Tanımlayanlar Neden Susuyor?

İnsanlar başkalarını genellikle kendi sahip ahlâk anlayışlarına göre yargılar...

Ve bunun etkili olmasını beklerler...

Oysa bu yöntem pek de geçerli değildir, çünkü bir kentliyi köy ahlakına göre yargılamanız, bir Hıristiyan'ı, Müslümanlığa göre değerlendirmeniz, karşınızdakini hemen hemen hiç etkilemez.

Elbette çeşitli kültürler, dinler, ahlâk anlayışları, yaşam biçimleri, bireylerin özgürlüğü, kadın özgürlüğü ve benzeri çeşitli ölçütlere göre, karşılaştırılmalı olarak incelenebilir...

Bundan çeşitli sonuçlar da çıkarılabilir.

Ama bir insan bu kültürlerden ya da inançlardan birine ait olduğunu iddia ettiği ve buna inandığı sürece, ona farklı bir kültürden ya da inançtan yöneltilen eleştiri çok etkili olmaz.

"Çok etkili olmaz" diyorum, çünkü eleştirdiğiniz kişinin değerler ve inanç sisteminde, yaşam biçiminde zaten bir takım çelişkiler, boşluklar, kuşkular varsa, o kişi değişmeye bir ölçüde de olsa hazır demektir ve o zaman bu tür eleştiriler de etkili olabilir.

* * *

Köşe yazarları, televizyon yorumcuları, kamuoyu önünde sürekli yazı yazan, konuşan, insanları "aydınlatmaya" çalışan kişiler, ya kendilerini demokrat, liberal, sosyalist, Atatürkçü, dindar, muhafazakâr gibi çeşitli etiketlerle tanımlar, ya da kamuoyu tarafından böyle bir etiketle algılanırlar.

Aslında bu da çok tartışmalı bir olgudur...

Çünkü herkesin bu kavram ve terimlere yüklediği anlamlar farklı olabilir...

Ayrıca bir kişinin tutum ve davranışları bazen bunlardan tek biri ile de ifade edilemez, o zaman Atatürkçü-demokrat, dinci-muhafazakâr, gelenekçi-liberal gibi, karmaşık ve hatta kimi zaman birbiriyle çelişir gibi algılanan kimlikler ortaya çıkar.

* * *

Bütün bunları akılda tutarak, çok basit ve yalın bir "liberal" kavramına dayalı olarak kendini "liberal" diye niteleyen yazarlara, yorumculara, tüm kişilere yönelik bir soru sormak istiyorum:

"Liberallik en basit tanımıyla 'bireysel özgürlüklerden yana olmak ise' Türkiye'de son yaşanan hukuk skandalları konusunda neden suskun kalıyorsunuz?"

Bu yazar ve yorumcuları tek tek, ismen saymak istemiyorum.

Ama hem onlar kendilerini, hem de kamuoyu kim olduklarını biliyor!

Yargı reformu adı altında hukukta yapılacak değişiklerin oylanması sırasında, referanduma "Yetmez ama evet" diye haykırıyordunuz...

Güya özgürlükler genişleyecekti sizin görüşünüze göre...

Peki ne oldu?

Sonuçlar ortada:

Tam tersi oldu!

Üstelik, işkencenin en kötüsünü yapıyor...

Ha bire umut verip, insanları heyecanlandırıp bir kez daha karanlık hücrelerine mahkûm ediyor, çökertiyorlar!

İnsanların garip yargılama usulleri ile hüküm giymeden yıllarca hapiste tutulmalarına...

Bu durumun her sözde yargı reformu paketinden sonra, acımasızca devam ettirilmesine ne diyorsunuz?

Neden sesinizi yükseltmiyorsunuz?

Sizin hiç mi vicdanınız yok...

Kamuoyuna hiç mi saygınız yok...

Kendinize de mi saygınız yok...


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 15 Nisan 2024

Valid HTML 4.01 Transitional