Kitaplar Sürekli Yazılar Kitap Söyleşileri |
2 Nisan 2012
Fikri Takip, YGS, Dershaneler ve Mehmet Y. Yılmaz.
Geçen hafta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın YGS kısaltmasıyla
anılan (Yükseköğretime Geçiş Sınavı) üniversiteye giriş sınavını kaldıracağına
ve dershanelerin kapatılacağına ilişkin sözlerini yazmıştım...
Bu sözleri ve sonuçlarını izleyeceğimi de belirtmiştim.
Biliyorsunuz, sadece bizim toplum değil, bizim medya da "Balık hafızalıdır"; olup bitenleri derhal unutur... Elbette toplum ders filan da almaz. Medya ise bir gün birinci sayfada birinci manşetten verdiği haber hakkında ertesi gün tek bir satır bile yayınlamaz. Basında, yazdıklarını ve savunduğu fikirleri izleyenler, üzerine gittikleri olayın arkasını bırakmayanlar için "Fikri takip sahibi" denir. Ben, belki de basından gelmediğim, bir akademisyen olduğum için her yazdığım sözün, olayın arkasında durmaya, onu izlemeye ve irdelemeye zaten alışkınım. Bu çerçevede Başbakan'ın sözleri nasıl bir hazırlığın veya planın sonucu diye baktım... Anlaşıldı ki ortada hiçbir ciddi hazırlık yok. Bu konuşmaya ilgililer nasıl tepki verdiler diye araştırdım, sonuç yine aynı! ÖSYM Başkanı bile bize ne derlerse yaparız, ama bir seçim gerekli herhalde gibi umutsuz bir yanıt vermiş. Öte yandan dershane sahipleri de bu değişikliğin öyle çabuk ve kolay olamayacağını, sistemin tümden değişmesi gerektiğini belirtmişler. Bu arada AKP-Gülen Cemaati ilişkileri açısından da iki zıt yorum gözüme çarptı. Birisi, dershanelerin çoğunun Cemaatin denetiminde olduğuna işaret ederek, öneriyi AKP'nin Cemaate bir saldırısı olarak algılıyordu. Öteki yorum ise, tam tersine, dershanelerin kapatılıp Gülen Cemaati'nin okullarına peşkeş çekileceğini öne sürüyordu. Ama sonuç olarak Başbakan'ın "Bomba haberinin" hiçbir alt yapısı olmadığı ve gerçekleştirilmesinin de kısa dönemde olanaksız görüldüğü anlaşılıyordu. Bu nedenlerle, tam, dünkü üniversite giriş sınavı öncesinde ve Meclis'te dayatmayla kabul edilen 4+4+4 eğitim skandalıyla aynı zamanda yapılan bu açıklama, eğitim konularında gündem değiştirmek için ortaya atılmış izlenimi veriyordu. "Fikri takip" deyince Mehmet Y. Yılmaz'ın "yılmadan" sürdürdüğü bir tutumu burada belirtmeden geçemeyeceğim. Yılmaz hemen hemen her hafta Cumhurbaşkanı'na verilen Suudi armağanları, KPSS-ÖSYM skandalı, Deniz Feneri soruşturması ve benzeri konularda, yanıt alamadığı soruları yineliyor ve gerçekten güzel bir fikri takip örneği veriyor. Medyaya, öteki yazarlara örnek olması dileğiyle geçen Pazartesi yazdığı sütundan bu konuyla ilgili bölümü aşağıya alıntılıyorum: "Eski sorular ve ilaveten bir yeni soru Dilerim Yılmaz'ın "Fikri takip" konusundaki ısrarı bu tür sorunların üzerine gidenler için bir örnek oluşturur! |
Tweet |
Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.
Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta
Son güncelleme tarihi 13 Ocak 2025