Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

23 Temmuz 2012

Türkiye'deki Sosyal Demokrasinin Temelinde Atatürkçülük Yatar!

Son CHP Kurultayında, CHP'nin yeni programında Sosyal Demokrasi, Liberal Sol, Sosyalizm ve Atatürkçü eğilimlerin birleştirildiği bir çalışma yapılması, beklendiği gibi yine pek çok tartışmaya yol açtı.

Bu elbette çok doğal...

Sadece yeni bir program söz konusu olduğu için değil...

Söz konusu kavramların kuramsal ve uygulamalı yorumları çok farklı biçimlerde yapıldığı için...

Ve aynı zamanda CHP içinde pek çok "kamuoyu lideri", "her şeyi herkesten çok daha iyi bilen" pek çok kişi olduğu için.

Bu son cümlem bir eleştiri olarak algılanmasın...

Bu tür insanların CHP çizgisine ilgi duymaları, CHP içinde siyaset yapmaları bir kazançtır...

Parti için de, ülke için de bir kazançtır.

Ben sadece tartışmaların kökenine işaret etmek istedim.

* * *

Her ülkenin Sosyal Demokrat ideolojisi, evrensel kuramlardan, evrensel uygulamalardan etkilendiği kadar, kendi topraklarında yaşanan deneyimlerden de gelir.

Türkiye'deki Demokrasinin ve Sosyal Demokrasinin gelişmelerine bakarsak, bunların temelinde, Atatürk Devrimlerinin yattığı açık olarak görülür:

Seçmenlerin sürü halinde davranan kullar olmaktan çıkıp bilinçli vatandaşlar haline gelmelerine destek olan süreçleri doğrudan doğruya Atatürk Devrimlerinin getirdiği çağdaşlaşma ve birey bilinci yaratmıştır...

Bir başka deyişle, din-tarım imparatorluğunun bireyi yok sayan feodal yapısından, Cumhuriyetin çağdaş endüstriyel devlete geçişi ve Demokrasiyi olanaklı kılan devrimler bireyleri siyasal anlamda seçmen haline getirmiştir.

* * *

İşin kuramsal yönü de aynı çizgiyi işaret etmektedir:

Sosyalizm ya da Sosyal Demokrasi için önce "Demokrasi" gereklidir.

Türkiye'deki "Demokrasi" deneyiminin altında ise Cumhuriyet'in kuruluşu ve bu Cumhuriyet içinde "Çok Partili Düzene" geçiş, tarihsel sıçrama aşamalarıdır.

Nitekim, ilk kez "Ortanın Solu" kavramı da bu süreç içinde, Türkiye'nin Çok Partili Düzeni" çerçevesinde CHP tarafından bir "sola açılım" olarak siyaset literatürüne girmiştir.

* * *

Türkiye'deki bu tarihsel gelişmeleri...

Ayrıca evrensel sol teori ve pratiği görmezden gelerek...

Kimilerinin kendi küçük dünyaları içinde...

Kimilerinin de yarattıkları ideolojik ve çıkarcı çerçevede...

Atatürkçülüğe saldıranların bir bölümünün sol ideolojik kaynaklardan gelmesi de...

Bu anlamsız "Atatürkçülük ile Sosyal Demokrasi uzlaşmaz" saçmalığına yol açmaktadır diye düşünüyorum.

Elbette sözüm samimi kuramsal ve pratik tartışma amacı taşıyanlara değil...

Çünkü onların çabaları her zaman düşünce dünyamızı ve siyasetimizi zenginleştiren katkılardır.

* * *

Bu konuda son bir sözü, gerçekten olayı derinliğine tartışmak isteyenlerin Türkiye Komünist Partisi'nin programını okumalarını önererek söylemek isterim.

Hiç birini tanımadığım oradaki gençler, bilmediğim pek çok siyasal ve entellektüel süreç sonunda çok doğru saptamalar, irdelemeler ve çözümlemeler yapmışlar...

Bu konuda düşünen, yazan ve siyaset yapmak isteyen herkese yararlı, hem evrensel teori ve pratiğe, hem de Türkiye'nin tarihine ve gerçeklerine dayalı bir metin oluşturmuşlar.


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 22 Nisan 2024

Valid HTML 4.01 Transitional