Kitaplar Sürekli Yazılar Kitap Söyleşileri |
1 Şubat 2010
Gerçek Bir Askeri Darbeler Anatomisi: Antikomünizm Üzerinden
Sağ İktidarlar, ABD, NATO ve Ordu İşbirliği.
Değerli gazeteci, 12 Eylül dönemi öncesi ve sonrası Çankaya'da
Basın Sözcülüğü görevi yapan Ali Baransel, 31 Ocak'ta,
Cumhuriyet'te Leyla Tavşanoğlu ile konuşurken çok önemli
teşhis ve tespitlerde bulunmuş.
Önce "O dönemde çok üst düzey görev yapmış hem asker hem sivil
kökenli insanlarla yaptığım görüşmeler sırasında Türkiye'de darbeler
döneminin çoğu zaman rüzgârını ABD ve NATO'dan aldığı kanısı kesin
hâkimdi. Belki de o dönem için konjonktür onu gerektiriyordu" diyen
Baransel, Leyla Tavşanoğlu'nun bir sorusuna da şu yanıtı veriyor:
"Tavşanoğlu: 12 Eylül'de de ABD ve NATO'nun onayı var mıydı?
Baransel: Ben onu Sayın Evren'le de özel sohbetlerimde
konuştum. Bana böyle bir şey olmadığını söyledi. Ama o dönemde belki
hatırlarsınız, askeri harekâttan birkaç ay önce hava kuvvetleri komutanının
birtakım ziyaretler yaptığı basına yansımıştı. 12 Eylül harekâtından bir
süre sonra Yunanistan yeniden NATO'nun askeri kanadına alındı. Bunlar
işaretlerdir.
Elde belge olmasa bile ortalama Türk aydınının birtakım olaylar arasında
birtakım bağlantılar kurma becerisi mutlaka vardır. Bunlardan bu sonuçların
çıkması mümkün. Darbelerin arkasında ABD'nin ve NATO'nun izni ve onayının
olduğu şeklindeki düşünceler toplumun çeşitli katmanlarında ağırlıktadır.
Türkiye'de 30 yıldır bir askeri müdahale söz konusu değilse artık dünya
şartlarının ve dengelerin değişmesinden kaynaklanmaktadır."
Görüldüğü gibi Baransel, her zamanki dengeli ve efendi üslubu
içinde, Türkiye'deki askeri darbelerin arkasında ABD'nin ve NATO'nun onayı
ve izni olduğunu (toplumun çeşitli katmanlarına atıf yaparak) açıkça
belirtiyor.
Ayrıca bir yandan bu desteği "O dönemin konjonktürüne" (yani
Antikomünizme) bağlarken, 30 yıldır askeri darbelerin olmamasını da yine
dış dünya koşullarının farklılaşması yani konjonktürün değişmesiyle
açıklıyor.
Kanımca çok doğru tespitler bunlar.
Tabii Baransel dış destekten söz ediyor.
Olayın bir de iç desteği var.
Onu da Antikomünizm ekseninde politika yapan sağ partilerde ve kimi zaman
da aynı çizgiyi sol görünümlü partiler içinde sürdüren politikacılarda
görüyoruz.
Böylece "Antikomünizm çizgisinde bir sağ partiler ve politikacılar,
ABD ve NATO ittifakı" görünüyor Türkiye'deki askeri darbelerin ardında.
Şimdi "Askeri darbeler döneminin kapanmış olması" da işte bütünüyle bu
yapıya bağlı:
Komünizm çöktüğüne göre artık, Antikomünizmin de bir anlamı kalmadı.
İktidardaki AKP hükümeti de ABD ve NATO ile tam bir işbirliği içinde.
Dolayısıyla dünya üzerindeki ABD ve NATO stratejilerinin
gerçekleştirilmesinde Türkiye'ye duyulan gereksinme doğrudan
siyasal iktidar aracılığıyla karşılanabiliyor.
Böylece Türkiye'de askeri darbeler döneminin kapanmış olması, iç
dinamik yanında önemli bir biçimde dinamiğin değişmiş olmasının da bir
sonucu gibi görünüyor.
Dileyelim ki bu dönem bir daha hiç açılmasın.
|
Tweet |
Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.
Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta
Son güncelleme tarihi 9 Eylül 2024