Kitaplar
Kitapların
ListesiSürekli Yazılar
Kitap Söyleşileri
22 Mayıs 2006
Saldırganlar Yakalandı Ama Sorun Daha da Büyüyor.
Cumhuriyet'e ve Danıştay'a saldıranlar yakalandı.
Sevinç uyandıran bir sonuç: Olay münferit bir örgüt işiyse, Türkiye, hiç olmazsa bir süre rahat nefes alabilir.
Fakat saldırganların yakalanmasını izleyen olaylar, özellikle
Başbakan'ın ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin'in
açıklamaları çok daha vahim bir sorunu gündeme getirdi:
Hükümet olaylardaki sorumluluğunu kabul etmek bir yana, bu
olayları yaratan "gerilim stratejisini" tırmandırma kararında
görünüyor.
Başbakan'ın "Baykal komplonun içindedir" sözleri ile
Başbakan Yardımcısı'nın, Danıştay üyelerinin fotoğraflarını basarak
onları hedef gösteren Vakit gazetesi ile, saldırıya uğrayan
Cumhuriyet gazetesini aynı kefeye koyması ve "Vakit neyse,
Cumhuriyet de o" demesi, saldırıları üreten gergin ortamın daha
gerginleşen bir biçimde süreceğini gösteriyor.
Bütün bu gerginliğin, AKP'nin kendisini iktidara getiren laik ve
demokratik rejime karşı saldırıyı sürdürmesinden kaynaklandığı açık.
AKP, Cumhuriyet'in 83 yıllık birikimine saldırırken, kendisinin bu rejim sayesinde iktidara geldiğini unutuyor ve aynen Demokrat Parti'nin yaptığı hatayı, üstelik de bu kez rejimi daha temel ilkeler yani laiklik açısından tehdit ederek, yineliyor.
Oysa AKP'nin, laik ve demokratik rejime saldıracağına, kendisine iktidar yolunu açan bu rejime sahip çıkması gerekmez mi?
Fakat Cumhuriyet'e ve Danıştay'a yapılan saldırılardan sonra iktidar tarafından sürdürülen gerginlik stratejisine bakılırsa, galiba "siyasal İslam" ideolojisinden vazgeçmeyecek.
