Kitaplar Sürekli Yazılar Kitap Söyleşileri |
18 Eylül 2006
İsmailağa Camii Cinayetleri ve Başbakan.
İsmailağa Camii'nde herkesin gözü önünde yaşanan olay çok vahim.
Tüm cemaatin gözleri önünde bir cinayet işleniyor.
Nedeni iktidar kavgası; cemaat o denli büyük ve zengin ki, kimin başa geçeceği önemli bir sorun.
Tabii cemaatin arasında dengesiz insanlar da var; nitekim cinayeti işleyenin böyle biri olduğu anlaşılıyor.
Birisinin adamı mıdır, arkasında başka güçler
var mıdır gibi soruların yanıtları herhalde karanlıkta
kalacak çünkü, güvenlik güçleri olayın derinine inmekte
hiç de istekli değil.
Arkadan cemaat, bir linç olayını gerçekleştiriyor.
Bu da "cemaat kültürünün" bir sonucu; bunun da
üzerine gidilmiyor.
Bütün bu ört-bas etme eğilimlerinin ardında
Başbakan'ın tutumu var:
Başbakan laik ve demokratik bir ülkenin başbakanı
gibi değil, cemaatin bir üyesi gibi düşünüyor ve
konuşuyor.
Linç olayının gerçekliğini bile tartışıyor.
Tabii güvenlik güçleri de ister istemez Başbakan'ın
bu sözlerinden etkileniyor.
Recep Tayyip Erdoğan'ın İsmailağa Camii
olayı karşısındaki tutumu, sözleri, Türkiye Cumhuriyeti'nin
Başbakanı'na yakışan tutum ve sözler değil; aynen
şehit cenazeleri karşısındaki sözleri gibi.
Bir de onun Çankaya'ya çıkıp Cumhurbaşkanlığı makamına oturduğunu düşünün...
|
Tweet |
Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.
Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta
Son güncelleme tarihi 11 Kasım 2024