Emre Kongar'ın Resmi^* İnternet Sitesi

Makaleler

Articles in English

7 Kasım 2005

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, YÖK ile Hükümet Arasındaki Gerginliği Tırmandırıyor.

Başbakan, bayramda verdiği demeçlerle de YÖK'ü ideolojik davranmakla suçlayıp, gerginliği tırmandırdı.

Başbakan'ın terminolojisinin Soğuk Savaş döneminden kaldığı açık.

Anımsanacağı gibi Soğuk Savaş döneminde "ideolojik yaklaşım" deyimi daha çok Marxsizm ve komünizm için kullanılırdı.

Başbakan bu deyimi yine aynı anlamda kullanmaya çalışıyor.

Oysa bütün inançlar gibi İslamcılık da bir ideolojidir, bütün milliyetçilikler gibi Türkçülük de.

Her neyse, Başbakan'ın, radikal İslam üzerine kurulu olan siyasal kültüründen zaten başkası da beklenmezdi.

Burada asıl önemli olan Başbakan'ın üniversiteler ile iktidar arasındaki gerginliği yumuşatmak yerine tırmandırmak yolunda adımlar atması.

Neden böyle yapıyor?

Çünkü iktidarın siyasal egemenliğine alamadığı üniversiteleri kontrol etmek sevdasından vazgeçmiş değil.

Bu nedenle üniversitelerin bütçe olanaklarını kısıtlıyor, kadrolarını kullanmalarını engelliyor.

Ama unutuyor ki, bir ülkenin üniversitelerini engellemek o ülkeye yapılabilecek en büyük kötülüklerin başında gelir.

İşte AKP'nin vatanseverliği de bu kadar herhalde.

Kendi "ideolojik" yönelimlerine uymayan, yani İslamcı yaklaşımı benimsemeyen, benimsemesi, "bilimsellik ile bağdaşmayan" üniversiteleri "ideolojik" olarak davranmakla suçlayan Başbakan'ın asıl kendisi "ideolojik" bir yaklaşım sergiliyor.

Üstelik üniversitelerin "bilimsel yaklaşımı" destekleyen "laik ve demokratik" ideolojisi en azından bilimsel üretim için "doğru" bir ideoloji, Başbakan'ın "İslamcı" ideolojisi ise "bilimselliğe uygun olmadığı" için yanlış.