Kitaplar Sürekli Yazılar Kitap Söyleşileri |
5 Aralık 2005
Kültürel kimlik tartışmaları çerçevesinde, AKP'nin ne denli hazırlıksız olarak iktidara geldiği iyice açığa çıktı.
"Kürt sorunu" olarak niteledikleri sorunu tartışmaya açarken, Türkiye Cumhuriyeti'nin bütünlüğünün altına dinamit koyduklarını fark etmediler; konu alt-kimlik üst kimlik bağlamında, Türkiye'deki bütün mezhep ve ırk kimliklerinin bir federasyonu için anayasa hazırlanması gerektiği gibi alanlara kayınca, kendileri de yaptıklarından korktular ve içlerinden muhalif sesler iyice belirginleşti.
Tabi bütün bu "hazırlıksızlığın" altında yatan temel
eksiklikleri, ülkeyi, toplumu, dünyayı "din"
bağlamında algılama alışkanlıklarından geliyor.
"Kürt sorunu" olarak nitelenen sorunu, geçmişte,
"İslam üst kimliği" ile çözme çabaları, bugünkü çıkmazlara sürüklüyor iktidarı.
Oysa çözüm, Anayasa'da da ifadesini bulan, "demokratik,
laik bir sosyal hukuk devletini" güçlendirmek olmalı.
Her türlü ayrımcılık ve bölücülük, ister mezhepsel
olsun isterse etnik, ancak "Demokratik, laik bir sosyal
hukuk devletinin" güçlendirilmesi ile önlenebilir.
Ama hâlâ "Devlet laik olabilir ama bireyler laik
olamaz" ilkelliğinin tutsaklığında yaşayanlar bu gerçeği nasıl fark edecekler ki?
|
Tweet |
Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.
Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta
Son güncelleme tarihi 9 Eylül 2024