Kitaplar
Kitapların
ListesiSürekli Yazılar
Kitap Söyleşileri
20 Eylül 2004
Türk Ceza Yasası'nın son anda "zina cezası krizi" nedeniyle TBMM
Genel Kurulu'ndan geri çekilmesi, AKP içindeki farklı kesimler
arasında bir çelişkiye yol açar ve bu partiyi böler mi?
Bu sorunun yanıtı şu anda belirsiz.
Ama bilinen bazı gerçekler var:
AKP'nin iktidar adayı olduğu anlaşılınca, merkez sağdan pek çok
politikacı, klasik siyasal fırsatçılık anlayışı ile bu partiye
katılmıştı. Bunların arasında şu anda Adalet Bakanı ve yasa
tasarısının sahibi olan eski ANAP'lı Cemil Çiçek de var.
Bu grubun, AKP'liler arasında egemen olan radikal İslamcı anlayışa
çok da sempati beslemedikleri biliniyor.
Ayrıca zina cezası da dahil olmak üzere, pek çok konuda CHP ile
ceza yasa tasarısı hakkında anlaşmaya varanlar, Abdullah Gül
ve Cemil Çiçek gibi, bu grubun temsilcileriydi ve tam bu
sırada yurt dışında bulunan Başbakan Recep Tayip Erdoğan bu
anlaşmaya fiilen katılmamıştı.
Türkiye'nin Avrupa Birliği ile olan kritik ilişki günlerinde,
AB'nin önemle üzerinde durduğu ceza yasasının, çağ gerisi zina cezası
yüzünden geri çekilmesi, AKP içindeki AB'den yana olan grupla, AB'ye
hâlâ kuşku ile bakan ve AİHM'in son türban yasağı kararını
onaylamasından sonra bu kuşkuları artan grup arasındaki farklılıkları
derinleştirir mi?
AKP'nin çağ gerisi zina cezası konusunda ısrar etmesi, merkez sağ
ile bu parti arasındaki farklılıkları daha belirgin hale getirir ve
merkez sağ partilerin şansını yeniden arttırır mı?
Bu soruların yanıtları da henüz bilinmiyor.
Ama bilinen bir gerçek var:
AKP bu dogmatik tutumla ne Türkiye'yi yönetebilir, ne de
AB'ye üyeliği gerçekleştirebilir.
