Kitaplar Sürekli Yazılar Kitap Söyleşileri |
3 Mart 2003
Türkiye Büyük Millet Meclisi 1 Mart 2003 Cumartesi günü yaptığı oylamada,
250 red, 19 çekimser ve 264 evet oyuna karşın, Irak harekatı için, Türk
askerlerinin sınır dışına yollanmasına ve Amerikan askerlerinin Türkiye'ye
gelmesine evet diyemedi, çünkü Anayasa'ya göre karar için gerekli sayı,
katılanların salt çoğunluğu yani 267 oy idi. Yani evet oyları yeterli karar
sayısına göre üç eksik kaldı.
Savaş kararı alınabilseydi, bu karar Türkiye'nin geleceğini önemli ölçüde
ipotek altına alan bir nitelik taşıyordu.
Çünkü önemli olan Irak harekatının askeri saldırı aşaması değildi. Önemli
olan savaş sonrasında Irak'taki oluşumlardı. Türkiye karadan sonra sınır ötesi
bir askeri harekatın siyasal ve ekonomik bedelini sırtında taşıyacaktı.
Tabii aynı biçimde geleceğin ipotek altına alınması, ileriye dönük sonuçları
olacağı için, red kararı açısından da söz konusu.
Peki şimdi ne olacak?
Büyük bir olasılıkla Hükümet, Amerika'ya daha önce verdiği sözleri yerine
getirmek için, bir biçimde bu kararı Meclis'ten şu ya da bu biçimde geçirmenin
yollarını arayacak.
İşin ilginç yanı Amerika'nın yanında savaşa girme kararı veren ve bu kararı
bugün için Meclis'ten çıkaramayan partinin, yıllardır Amerika'yı şeytan diye
niteleyen görüşün temsilcisi olması. Bu durum bir yandan Türkiye'deki
siyasetin sisteme muhalefet eden kanadının İslam dışına kaymasına yol açarken,
öte yandan, radikal İslamcı görüşlerin örgütlü temsilini önemli ölçüde
zayıflatacak.
Çok kısa vadeli olarak olaya bakıldığında bu kararın, Türkiye'nin Amerika
karşısındaki müzakere gücünü arttırdığı söylenebilir.
Yani birkaç gün içinde, karar yeniden Meclis'e getirilirse, bu birkaç gün
içinde Türkiye Amerika'yla müzakerelerde bazı olumlu sonuçlar alabilir.
Bu açıdan konunun nihai bir sonuca bağlandığını düşünmek için vakit henüz
çok erken.
Soğukkanlı ve gerçekçi değerlendirmeler için en azından gelecek haftayı
beklemek gerekli.
Son karar ne olursa olsun, Türkiye'nin her durumda zarara uğrayacağı açık.
Konu galiba hangi durumda Türkiye'nin en az zarara uğrayacağının saptanması.
Bu arada Türkiye'nin, Irak'taki yeni oluşumlar çerçevesinde, oradaki Kürt
Devleti hakkındaki görüşünü de yeniden gözden geçirmesi gerekecek gibi
görünüyor.
Son olarak, önümüzdeki günlerde Türkiye'nin önemli iç ve dış politika
değişmelerine tanık olacağını söyleyebiliriz: Bundan sonra Türkiye artık başka
bir Türkiye olacak. Dileyelim ki değişmeler olumlu yönde olsun.
|
Tweet |
Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.
Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta
Son güncelleme tarihi 2 Eylül 2024