Kitaplar Sürekli Yazılar Kitap Söyleşileri |
AYDINLANMA EMRE KONGAR İMAM-I ÂZAM EBU HANİFE
Sevgili okurlarım, elbette "14 Din Bilgini'nin Bildirgesi"nde belirtildiği gibi, "Şeriat, İslam Demek Değildir". "İslam", kaynağı Kuran'ı Kerim ve Sünnet (Hz. Muhammed'in yaptıkları ve söyledikleri) olan bir dindir, değişmez... "Şeriat", ise bu dine dayalı olan toplumlarda/devletlerde geçerli olan, hem birbirinden farklı, hem de zamana göre değişen kurallardır. İkisi birbirinden tümüyle farklı kavramlar ve terimlerdir. (Ayrıca bazı din adamlarının, yorumcuların, din bilginlerinin, "sünneti" ve "mezhepleri" bile "İslam Dini"nin temelleri arasında saymadıkları, kaynak olarak sadece Kuran-ı Kerim'i kabul ettikleri bilinmektedir.) * * * İslam'da esas olarak Sünnilik, Şiilik ve Haricilik olarak üç büyük mezhep vardır. Bu mezhepler arasındaki iktidar çatışmaları, aynen Hıristiyanlıktaki mezhep savaşları gibi kanlı olaylara yol açmış, her bir mezhep, egemen olduğu toplumda, kendi "Şeriatını" uygulamıştır. Sünni İslam Mezhebi içinde de dört büyük alt mezhep vardır: Hanefi, Maliki, Hanbeli ve Şafii mezhepleri. Bunların da her birinin "Şeriatı" yani kuralları birbirinden değişiktir. Ayrıca bu mezheplerin içindeki tarikatlar arasında da uygulanan kurallar yani "Şeriat" farklıdır. * * * Sevgili okurlarım, eskiden "nüfus cüzdanları" gri renkli sert kapağı olan defterler biçimindeydi. Benim nüfus cüzdanımda, "Dini" hanesinde "İslam", "Mezhebi" hanesinde de "Hanefi" yazıyordu. "14 Din Bilgini'nin Bildirgesi"nde, Hanefi Mezhebi'nin kurucusu Ebu Hanife 'nin bir sözüne gönderme yapılması, bu açıdan önemliydi. Peki Türkiye'deki Müslümanların çoğunluğunun mezhebi olan Hanefiliği kuran "İmam-ı Azam Ebu Hanife" kimdi, İslam tarihindeki yeri neydi? * * * İmam-ı Âzam Ebu Hanife'nin hayatını, TDV İslam Ansiklopedisi'ndeki maddeden yararlanarak okurlarım için özetledim: Ömrünün elli iki yılı Emevîler, on sekiz yılı Abbâsîler döneminde geçen Ebû Hanîfe, hilâfetin Emevîler'den Abbâsîler'e geçişine ve Abbâsî halifelerinden Ebü'l-Abbas es-Seffâh (750-754) ile Ebû Ca'fer el-Mansûr (754-775) zamanında gelişen olaylara şahit oldu. Ebû Hanîfe'nin Ehl-i beyt'e karşı kalbî yakınlık ve bağlılık duyduğu ve Hz. Alievlâdını sevdiği kesindir. Son Emevi Halifesi II. Mervânzamanında Ebû Hanîfe 'ye Kûfe kadılığı veya beytülmâl eminliği teklif edilmiş, her türlü baskıya rağmen kabul etmeyince de hapsedilmiş ve dövülmüştür. Hapiste sağlık durumunun ağırlaşması üzerine, serbest bırakılmış ve Mekke'ye gitmiş, hilâfet Abbâsîler'e geçinceye kadar orada kalmıştır. Ebû Hanîfe, Hz. Alievlâdının haklarını koruyacağını söyleyen Abbâsîler'in kuruluşundan memnun olduğu için Kûfe'ye dönerek arkadaşlarıyla birlikte Ebü'l-Abbas es-Seffâh'a biat etmiş, fakat Irak'taki karışıklığın sürdüğünü görünce tekrar Mekke'ye gitmiştir. Abbasiler döneminde devam eden kargaşalıklar ve Halife'in yaptığı uygulamalar sonunda, Ebu Hanife, Abbasi yönetimine karşı da sert bir muhalefete başlamıştır. Bunun üzerine HalifeMansûr, ona, yeni kurulan Bağdat şehrinin kadılığını teklif etmiştir. Bu teklifi kabul ettiğini ve görevinin çok kısa sürdüğünü söyleyenler varsa da daha sağlam rivayetlere göre kadılığı kabul etmemiş, bunun sonucu olarak Bağdat'ta hapse atılmış, işkence edilmiş ve dövülmüştür. Ebû Hanîfe 150 yılının Şâban ayında (Eylül 767) Bağdat'ta vefat etmiştir. Zehirlenerek öldürüldüğü ve hapisten cenazesinin çıktığı da söylenir. Halife, cenaze namazına bizzat katılmıştır. * * * Ansiklopedi'deki madde ve benim oradan yaptığım özet de, tarihsel gerçeklere ne denli uygun tam bilemiyorum. Çünkü o dönemin olaylarının büyük bir bölümü günümüze kadar ancak rivayetler halinde gelmiştir. Ama "14 Din Bilgini'ni Bildirgesi"nin çok sağlam bilgilere ve mantığa dayandığını biliyorum: "Şeriat, İslam Demek Değildir!" |
Tweet |
Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.
Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta
Son güncelleme tarihi 23 Haziran 2025