Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

AYDINLANMA

 

EMRE KONGAR

ENFLASYON SOYGUNU VE LAİKLİK DÜŞMANLIĞI İLİŞKİSİ

 

Enflasyon doğal bir felaket değildir, kendiliğinden olmaz.

İktidarların mali ve ekonomik politikaları sonucunda ortaya çıkar.

Türkiye'deki laiklik düşmanlığı da, iktidarların Anayasa'dan yana tavır koyduklarında sönümlenir, Anayasa'ya aykırı olarak dini siyasete alet ettiklerinde artar.

İktidarın bilinçli politikalarıyla yaratılan enflasyon artışıyla, yine iktidar tarafından pompalanan laiklik düşmanlığı arasında birbirini aynı yönde destekleyen bir ilişkisi vardır:

Her ikisi de aynı anda ve hemen hemen aynı hızla artar.

Çünkü iktidar, enflasyonla ülkenin gelir ve servetini kendi oligarşisine aktarırken, bunun yol açtığı yoksulluğu ve yoksullaşmanın tepkilerini saklamak ve saklayamadığı protestoları bastırmak için, din adına yaptığı istismarı, şeriatçılığı, laiklik düşmanlığını kullanır.

* * *

Halk nezdinde güvenilirliği çok aşınmış olan Türkiye İstatistik Kurumu, TÜİK mart ayında yıllık enflasyonu yüzde 61,14 olarak açıkladı.

Bağımsız akademisyenlerin ve ekonomi uzmanlarının oluşturduğu ENAG ise yıllık enflasyonu yüzde 142,63 olarak hesapladı.

ENAG'ın bu hesaplamalarına göre Türkiye "Hiperenflasyon" sarmalına girmek üzere.

Çünkü verilerine güvenin önemli ölçüde zedelendiği TÜİK bile üretici fiyatları ile yıllık enflasyonu yüzde 114,97 olarak açıkladı.

Üretici fiyatlarındaki enflasyonunun, bir süre sonra tüketici fiyatlarına da yansıyacağı düşünülürse, önümüzdeki günlerde TÜFE'nin de çok daha yüksek oranlara çıkacağı düşünülebilir.

* * *

Devletten 2-3 maaş alanlar ve zenginler fiyat artışlarından hemen hemen hiç etkilenmiyor.

Buna karşılık zaten bütün gelirlerini zorunlu günlük ihtiyaçlarını karşılamak üzere kullanan dar ve basit gelirliler çok etkileniyor.

Devrimci İşçi Sendikaları DİSK'in Araştırma Grubu DİSK-AR'ın açıklanan enflasyon verileri karşısındaki tepkileri şöyle:

1) DİSK-AR tarafından hesaplanan dar gelirlilerin gıda enflasyonu;

Emeklilerde 89,6

Dar gelirli 2. yüzde 20'nin yüzde 90,6

En düşük gelirli yüzde 20'nin yüzde 103,8 oldu!

2 ) Asgari ücret yeniden belirlenmelidir!

Resmi enflasyonun yüzde 60'ı gıda enflasyonunun yüzde 70'i aştığı Mart 2022'de asgari ücret zammı erimiş oldu.

Yılın ilk üç ayında enflasyona yenilen asgari ücret acilen yeniden belirlenmelidir!

3 ) AKP enflasyonda rekor kırmaya devam ediyor!

AKP Aralık 2002'de yüzde 29,7 ile devraldığı enflasyonu 20 yıl sonra yüzde 60'ın üstüne yükseltti.

4 ) Fiyat artışları devam edecek!

TÜFE yüzde 61,14 olarak açıklanırken, yurt içi ÜFE yüzde 114,97 olarak açıklandı. TÜFE ile ÜFE farkı 54 puana ulaştı. Bunun anlamı ÜFE'nin önümüzdeki aylarda da artmaya devam edecek olmasıdır. Üretici fiyatları tüketici fiyatlarına da yansıyacak.

* * *

Açıklanan enflasyon oranlarından sonra Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Bursa'da konuştu:

"Enflasyon şu an yüzde 61, problem mi?

Problem ama ekonomiyi faiz kıskacından da çıkardık.

Şu anda hiçbir yatırımcı, girişimci enflasyonunun üzerinde faiz kullanmıyor.

Yıl sonunda enflasyonun makul bir seviyeye geleceğini hep birlikte göreceğiz.

Tarım ürünlerinde verim patlaması olacak.

İnşallah savaş bitecek, turizm gelirlerimiz beklentilerinde üzerinde gelecek...

...Döviz şuraya kadar gidecek diye karalar bağlayanlar vardı. Faiz artırılmadan olmaz diyenler vardı, elhamdülillah o da tamam'' dedi.

* * *

Özetle geniş kitleler enflasyon aracılığıyla tam bir yoksullaşma yaşıyor.

Peki para buharlaşmadığına göre bütün bu gelirler ve birikimler nereye gidiyor?

İktidar oligarşisinin ceplerine!

Ama genel seçimler de yaklaşıyor.

O halde iktidarın bir şeyler yapması gerek:

Derhal üç önleme başvuruluyor:

1) Sözde kalan vaatlerde bulunuyor ve etkisiz düzeltmeler yapıyor.

2) Baskıları arttırıyor.

3) Laiklik karşıtlığını, şeriatçılığı, sabrı savunan din istismarını arttırıyor.

Bu politikalar medyada da derhal yansımalarını buluyor.

Örneğin Yeni Şafak yazarı Faruk Beşer, Ramazan ayını laikliğe saldırı için kullanıyor.

"Ramazan'ı Müslümanlar olarak önce bizim inşa ettiğimiz laiklikten kurtulma vesilesi de yapmalıyız" diyor.

* * *

Gerek iktidarın eylem ve söylemlerinde gerek ona bağımlı olan medyada, din istismarının çeşitli örnekleri sürekli çoğalıyor.

Ama bunların gittikçe artan fiyatların körüklediği mutfaktaki yangını unutturabilmesi pek olanaklı görünmüyor.


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 25 Mart 2024

Valid HTML 4.01 Transitional