Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

AYDINLANMA

 

EMRE KONGAR

TOTALİTERİZM VE MESLEK AHLAKI

 

Otoriterlikten totaliterliğe giden iktidarlar, bireylerin özel yaşamlarını, inançlarını, ahlaklarını, aile içindekiler de dahil bütün ilişkilerini, özetle kişiliklerini de biçimlendirmek isterler.

Bu açıdan kendi kullandıkları, çarpıttıkları ve yeniden belirledikleri özel din, mezhep, ırk, milliyet, inanç, ilke ve ahlâk kurallarına uyulmasını dayatırlar.

Bunu kolaylaştırmak için de genel kabul gören, din, mezhep, ırk, milliyet gibi kimlikleri kendi parti veya lider yorumlarına göre yozlaştırır ve çarpıtırlar.

Elbette kendilerine özgü bu inanç ve ahlâk ilkelerini dayatırken, en büyük düşmanları, kendi çarpıttıkları ve yeniden yorumladıkları kurallara aykırı olan veya bunları sorgulayan, genel ahlâk ve buna ilave olarak özel meslek ahlâk sahibi olan kişilerdir.

Özellikle de genel ahlâka ek olarak özel meslek ahlâkı olan doktorlar, mühendisler, mimarlar, avukatlar gibi profesyoneller, totaliter iktidarlar tarafından hiç sevilmezler.

Çünkü bunları kendi politikalarına alet etmeleri, bilimsel ve güncel gerçeklere karşı onları "köleleştirmeleri" çok zordur.

Bu nedenle, bunların kurdukları meslek örgütlerini ele geçirmeye ve onlar araçlığıyla meslek ahlâklarını etkilemeye çalışırlar.

Türkiye'de, Anayasa'nın 135. maddesi meslek ahlâkını savunan ve denetleyen meslek örgütlerini koruyan hükümlere sahiptir:

"Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve üst kuruluşları; belli bir mesleğe mensup olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ile ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplini ve ahlakını korumak maksadı ile kanunla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafından kanunda gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında, gizli oyla seçilen kamu tüzel kişilikleridir.

Kamu kurum ve kuruluşları ile kamu iktisadi teşebbüslerinde asli ve sürekli görevlerde çalışanların meslek kuruluşlarına girme mecburiyeti aranmaz.

Bu meslek kuruluşları, kuruluş amaçları dışında faaliyette bulunamazlar.

Bu meslek kuruluşları ve üst kuruluşları organlarının seçimlerinde siyasi partiler aday gösteremezler.

Bu meslek kuruluşları üzerinde devletin idari ve mali denetimine ilişkin kurallar kanunla düzenlenir."

* * *

Gittikçe oy yitiren iktidar, bu gidişi durdurmak için otoriterlikten demokratlığa doğru değişeceğine, tam tersine totaliterliğe doğru yol alırken, yanlış politikalarından dolayı, hemen hemen bütün meslek kuruluşlarıyla ters düşmüştür.

Bunun son dönemdeki önemli örneklerinden biri Barolar konusunda "Çoklu Baro" girişimi ile, iktidara bağımlı barolar yaratma çabasının ters tepmesi ve fiyaskoyla sonuçlanmasıdır.

Zaman zaman Türkiye Mühendis ve Mimar Odaları Birliği ile onun altındaki meslek kuruluşlarıyla ters düşen iktidar, özellikle doğa ve kent yağması konularında sürekli olarak Mimar Odalarının yargıya taşınan direnişleriyle karşılaşmaktadır.

* * *

Meslek kuruluşları üyelerinin mesleki ahlâklarından ve uygulamalarından sorumludur.

Elbette Anayasal koruma altında olan bu sorumlulukları onların kamu çıkarını savunmalarını da zorunlu kılmaktadır.

Bu bakımda, COVID-19 pandemisi sırasında iktidarın bütün yanlışları, beceriksizlikleri, ihmalleri gibi konularda yöneticileri ve kamuoyunu uyarmak HUKUK VE AHLÂK AÇILARINDAN doktorların meslek kuruluşu olan Tabip Odaları'nın ve Türk Tabipleri Birliği, TTB'nin ZORUNLU GÖREVİDİR.

* * *

Son olayın özeti şöyle:

Türk Tabipleri Birliği TTB , Türkiye'de acil kullanım onayı verilen Turkovac aşısı ile ilgili hiçbir bilgi, araştırma veya yarar zarar sonuçlarının paylaşılmadığını, bilimsel çalışma sonuçlarının paylaşılmaması halinde Turkovac'ı önermeyeceklerini belirtti.

Buna karşılık Erdoğan şöyle dedi :

"Erciyes Üniversitesi büyük bir kadroyla Turkovac aşısını üretiyor, icat ediyor. Adamlar 'Böyle bir şey yok' diyor. Ya siz ne sahtekârsınız ya? Ne yalancısınız ya? Madem biliyorsunuz da Tabipler Birliği olarak bugüne kadar bir eseriniz var mı? Yok. Ama yapana da hep taş koydunuz. Yalancı, cambaz, sahtekârsınız."

TTB bu suçlamaya şu yanıtı verdi:

"TTB, aşı çalışmalarına ve buna emek veren tüm bilim insanlarına minnettardır. İktidarın aşı konusunda da şeffaflıktan uzak bu tutumu ne yazık ki insanlarda 'aşı tereddüdü' oluşturmaktadır. Talebimiz çok açık ve nettir. İnsanların daha fazla aşı tereddüdü yaşamaması için tüm aşı çalışmaları ile ilgili verileri hızla kamuoyuyla paylaşın."

Kamuoyu bu olayı da hayretle ve ibretle seyrediyor!


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 11 Kasım 2024

Valid HTML 4.01 Transitional