Makaleler
Articles in English
|
AYDINLANMA
EMRE KONGAR
ABD GEZİSİNDEN ÖĞRENDİKLERİMİZ
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın son ABD gezisi çok aydınlatıcı oldu;
neler öğrendik, neler:
- Başbakan'ın eşinin ve çocuklarının da uluslararası ilişkilerde önemli
şahsiyetler olduğunu...
- Asil ve necip medyamızın dalkavukluğuna sınır olmadığını...
- Ama her iktidara hemen hemen aynı biçimdeki manşet ve
haberlerle yağcılık yaptığı için medya yaratıcılığının çok yetersiz kaldığını...
- Örneğin, "Erdoğan Washington'dan sonra silikon vadisini de
fethetti" gibi bir manşetin atlandığını...
- ABD medyasının Türkiye'den çok kendi iç sorunlarına ve özellikle
de demokratik hak ve özgürlüklerine odaklandığını...
- Erdoğan'ın, yaklaşan seçimler dolayısıyla Gülen
Cemaati'yle yeniden yakınlaşmak istediğini...
- Ama yaklaşan üç seçim dolayısıyla artan gücünün farkında olan
Gülen Cemaati'nin "Doğru bildiği konularda"
Başbakan'ı uyarmaya devam edeceğini...
- Gülen Cemaati ile AKP arasındaki temaslarda
Bülent Arınç'ın "güvenilir adam" kimliğini sürdürdüğünü...
- Erdoğan'ın dış ilişkilerde de, yakın çevresine, resmi
görevlilerden daha fazla güven duyduğunu...
- Erdoğan'ın sadece iç politikada değil, dış politikada
da "Allahın rahmetinden" yararlanmak istediğini ama nesnel koşulların buna
izin vermediğini...
- 19 Mayıslarda devlet protokolünün kimi zaman Anıtkabir
yerine Beyaz Saray'ı tercih edebileceğini...
- ABD'nin dış politikasındaki tek taraflı (uniletaral) yaklaşım
yerine, Obama döneminde ortaya çıkan çok taraflı (multileteral) yaklaşımın
devam ettiğini ve Suriye'de de böyle davranılacağını...
- Adına ister "Stratejik Derinlik" deyin ister "Komşularla sıfır
sorun", Erdoğan-Davutoğlu dış politika çizgisinin iflas ettiğini...
- Başbakan Erdoğan'ın, Obama ile görüşmesinden
sonra, "Esad gitmeden müzakere olmaz" ve "II. Cenevre konuşmaları
gereksizdir" görüşlerinden çark ettiğini...
- ABD'nin, Suriye'de nihayet mezhep çatışmalarının ve radikal
siyasal İslam tehlikesinin farkına vardığını...
- Dış politikada mezhepçiliğin ve sıcak savaş çığırtkanlığının
her zaman prim yapmadığını...
- Türkiye'nin Ortadoğu için taşıdığı "Osmanlı barışı hayallerinin"
hiçbir zaman hayalden öteye geçemeyeceğini...
- ABD'nin büyük devlet olduğunu, Türkiye'nin ise "Bölge gücü"
olma niteliğini bile yitirmeye başladığını...
- Bütün bunlara karşın veya bütün bunlardan dolayı,
Erdoğan'ın Başkanlık rejimi hevesinden vazgeçmediğini...
* * *
Öğrenmenin yaşı, yeri, makamı, sınırı yoktur...
İşin sırrı öğretmende değil, öğrencidedir:
Kendilerini beğenmişler, mağrurlar, dogmatikler, bağnazlar,
softalar öğrenmez...
Alçak gönüllüler, kendilerini geliştirmek isteyenler, araştırmacı
ve sorgulayıcılar öğrenir!
|