Kitaplar Sürekli Yazılar Kitap Söyleşileri |
AYDINLANMA
EMRE KONGAR
ŞİKEDE YANLIŞLIKLAR LABİRENTİ!
Türkiye garip bir ülke... Örneğin yakın siyasal tarihimize bakarken şöyle bir cümle kurabilirsiniz: "ABD'nin Türkiye üzerinden Irak'a girmesini öngören 1 Mart 2003 tezkeresi TBMM'de kabul oylarının daha fazla çıkmasına karşın reddedilmişti!" Anımsatalım: İktidardaki AKP resmen bu tezkereyi destekliyor görünüyordu ama Bülent Arınç gibi bazı ağır toplar öneriye karşı açıkça tavır almışlardı. TBMM'de yapılan oylamaya 533 milletvekili katıldı; 250 ret, 264 kabul, 19 çekimser oy kullanıldı. Yani kabul oyları red oylarından fazlaydı ama salt çoğunluğa ulaşılamadığı için tezkere kabul edilmemiş sayıldı. AKP, Meclis Grubu'nu bağlayıcı karar almamıştı! Recep Tayyip Erdoğan'ın tezkerenin geçmesinden yana tavır koymasına karşılık, o sırada Başbakan olan Gül'ün isteksiz olduğu biliniyordu. AKP, CHP ve MHP Meclis gruplarınca desteklenen yeni şike yasanının Cumhurbaşkanı tarafından Meclis'e geri yollanması bana bu eski olayı anımsattı. Hiç kuşkusuz Cumhurbaşkanı'nın, adına yanlışlıkla "Veto" denilen, yasa önerisini Meclis'e geri yollaması, önemli bir davranıştır. Aslında Cumhurbaşkanı'nın veto yetkisi yoktur: Sadece kendisine gönderilen yasa önerisini bir kez daha görüşülmek üzere Meclis'e geri yollama yetkisi vardır; Meclis öneriyi yeniden aynen benimserse imzalamak zorundadır. Ama Gül'ün yasayı Meclis'e geri yollaması, bu konuda kamuoyunda oluşan rahatsızlığı dile getirmesi bakımından üzerinde durulması gereken bir davranıştır. Bu noktaya pek çok yanlış sonunda gelinmiştir:
Bu yanlışların bir bölümünün altında imzası da olan Cumhurbaşkanı ne yapsın... Bu kadar yanlıştan bir doğru çıkar mı? Bu yanlışlardan biri olarak belirttiğim, iktidara yakın olan Deniz Feneri davası sanıklarının, savcı değişiklerinden sonra salıverilmesi, uzun tutukluluk süresini hiç olmazsa bir olayda engellediği için, bu satırların yazarı da dahil olmak üzere kamuoyu tarafından genel olarak olumlu karşılanmıştır. Ama yapılmış olan yanlışları başka yanlışlarla düzeltmek olanaklı mıdır? Şike sanıklarının uzun tutukluluk mağduru olmalarının önlenmesi, hiç kuşkusuz münferit olarak doğrudur... Ama herkesi mağdur eden bir genel yanlışın, aynen Deniz Feneri davasında olduğu gibi, tek bir grup için münferit olarak düzeltilmesi de bir yanlış değil midir? Artık AKP iktidarının evrensel hukuk kurallarına göre bir genel düzeltme yapma vakti çoktan gelmemiş midir? Cumhurbaşkanı'nın şike yasa tasarısını Meclis'e geri yollaması bu yanlışların Meclis'te düzeltilmesi için bir fırsattır: Meclis, yasa tasarısını aynen kabul ederek Cumhurbaşkanı ile inatlaşacağına, bu konuları enine boyuna tartışsa ve hızla bazı çözümler üretse, başta AKP iktidarı olarak bütün Türkiye bu olaydan kârlı çıkmaz mı? |
Tweet |
Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.
Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta
Son güncelleme tarihi 17 Mart 2025