Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

AYDINLANMA

 

EMRE KONGAR

 

YÜKSEK YARGI RTÜKLEŞTİRİLEBİLİR Mİ? TÜRKİYE'DE YARGI ŞAH'IN YA DA HUMEYNİ'NİN YARGISI MIDIR?


 

Erzurum Savcısı'nın, tarikat ve cemaatleri soruşturan Erzincan savcısını gözaltına aldırması ve bunun üzerine Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu tarafından özel savcı yetkilerinin kaldırılması ortalığı yeniden karıştırdı.

Kimileri bunun bir "yargı içi çatışma" olduğunu söylüyor.

Kimileri, "Tarikat ve cemaatlere elini süren yanar" mesajının yargıya da verildiğini iddia ediyor.

İktidar bütün ağır toplarını meydana sürdü:

HSYK'nın kararını "yargıya müdahale" olarak niteliyor.

Yargı mekanizmasının hukuk ve adalet ilkeleri çerçevesinde işlemesini sağlamakla yükümlü bir yüksek yargı kurumunun aldığı kararın nasıl "yargıya müdahale" olarak görüldüğünü anlamak doğrusu çok güç.

* * *

Bu çatışmadan istifade eden iktidar hemen "Yargı reformu" önerisini yeniledi.

AKP iktidarının Anayasa değişikliği ve yargı reformu yapmak istediği bir sır değil.

Bu konuda hem hazırlanan taslaklar hem de iktidarın istekleri uzun bir süredir medyada tartışılıyor.

Bunların arasında çok tehlikeli olan bir öneri, yüksek yargı organlarına, yani Anayasa Mahkemesine, Yargıtay'a, Danıştay'a, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na Meclis tarafından üye seçilmesi.

Daha önce özerk nitelik taşıyan Radyo Televizyon Üst Kurulu için, iktidar ve muhalefet anlaşıp üyelerin Meclis tarafından seçilmesini gerçekleştirdiler.

Çıkan sonuç ortada:

RTÜK, bütünüyle iktidarın görüşlerine uygun kararlar alan ve televizyonları bu çerçevede denetleyen bir kurum halini aldı.

Şimdi Yüksek Yargı organları da aynı biçimde siyasetin etkisine açılmak isteniyor.

Anlaşıldığına göre bu kez bütün üyelerin Meclis tarafından seçilmesi önerilemiyor.

Sadece bir bölüm üyenin Meclis tarafından belirlenmesi isteniyor.

Ama yüksek yargının iktidar tarafından etkilenmesinin yolları çok:

Üyelerin bir bölümü Cumhurbaşkanı tarafından atanır, bir bölümünü Hükümet seçer, bir bölümü zorunlu olarak yargı tarafından belirlenir...

Böylece, Meclis tarafından seçilen üyelerle birlikte yüksek yargının ya çoğunluğu ya da en azından önemli bir bölümü siyasallaşır.

* * *

Rejimi değiştirmek ve kendi otoriter yönetimini kurmak isteyen her iktidarın, önce orduyu ve polisi denetim altına aldığı, kendisine bağlı vurucu özel kuvvetler oluşturduğu, daha sonra da nihai değişimi yargı yoluyla gerçekleştirdiği bilinen bir modeldir.

Bu model en son İran'da, başta komünistler olmak kaydıyla, tüm solcularla birlikte Şah'ı deviren Humeyni Devrimi sırasında yaşanmıştı.

Bir yıl solcularla ortak yönetim sürdüren Humeyniciler, bu arada ordu ve polisi halledip yargıya el atmış, buraya da kendi adamlarını yerleştirdikten sonra, "iktidar ortağı" komünistleri sokak ortasında vinçlerde asmışlardı.

* * *

Türkiye'de yüksek yargı RTÜKleştirilemez.

Çünkü Türkiye'de yargı, ne Şah'ın otoriter rejiminin yargısıdır, ne de Humeyni'nin totaliter rejiminin:

Türkiye'de yargı, hem laiktir, hem demokratiktir:

Türkiye Cumhuriyeti'nin temeli, demokrasinin güvencesidir.

Yapılacak her reform onu siyasallaştıracak değil, bağımsızlığını ve tarafsızlığını güçlendirecek yönde olmalıdır.


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 22 Nisan 2024

Valid HTML 4.01 Transitional