Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

AYDINLANMA

 

EMRE KONGAR

 

FIRINCIYA SÖYLEYİN EKMEK DE VERMESİN...


 

Sevgili okurlarım yüzyıllardır Anadolu'dan, Rumeli'den, Kafkasya'dan, Arabistan'dan, halk kültürümüzden süzülüp gelen duygular, düşünceler güzel Türkçemizde çok güzel ifade ediliyor.

Bu ifadelerden biri de, düşman görülen veya ceza verilmek istenen kişiye karşı haksızlık yapıldığını belirten "Bari fırıncıya söyleyin ekmek de vermesin" deyişidir.

* * *

Son günlerde Doğan Grubu'na, Aydın Doğan'a ve bu grubun "Amiral Gemisi" Hürriyet'i yirmi yıl boyunca başarıyla yönetmiş olan Ertuğrul Özkök'e karşı yürütülen acımasız kampanyaya bakıyorum da bunu yapanlara "Bari fırıncıya söyleyin ekmek de vermesin" diyorum.

Üstelik kampanyanın boyutları o denli genişletildi ki meslek yaşamıyla başarıları ve sağlam kişiliği tescil edilmiş olan, Hürriyet'in yeni Genel Yayın Yönetmeni Enis Berberoğlu bile bundan "nasibini" alıyor.

* * *

Hatasız kul olmaz!

Hiç kuşku yok ki, Doğan Grubu da, Aydın Doğan da, Hürriyet de, Ertuğrul Özkök de hatasız kurumlar ve insanlar değildir.

Yıllar içinde yüzlerce hata yapmışlardır.

Cumhuriyet okurları mutlaka anımsayacaklardır:

Yaklaşık on yıl kadar önce Hürriyet'i ben de mahkemeye vermiş ve hakkımda yaptığı yayınlardan dolayı tazminata mahkum ettirmiştim.

* * *

Ama bugünkü kampanya bambaşka bir nitelik taşıyor:

AKP iktidarı, Doğan Grubu'nun elindeki gazete ve televizyonların bir bölümünün mülkiyetini değiştirmek istiyor.

Doğrudan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Bu gazeteleri okumayın" diyerek başlattığı...

Maliyenin, yasallığı ve haklılığı mahkemelik olan ve grubun tüm varlığını aşan cezaları aracılığıyla süren proje, artık Doğan Grubu'nu köşeye sıkıştırmış görünüyor.

Medyadaki bazı yazarların ve yöneticilerin saldırı kampanyası, işte bu el koyma projesine destek veriyor.

* * *

Beni şaşırtan ve gerçekten çok üzen bir nokta da bu saldırı kampanyasının son derece haksız ve ölçüsüz bir biçimde kişiselleştirilmesi:

Sanki Aydın Doğan ve Ertuğrul Özkök son on yılda toplumda meydana gelen tüm sorunların sorumluları.

28 Şubat'ta, başka medya patronları bazı yazarlardan vazgeçerken, kendi grubunda yazanları baskılara kurban etmeyen Aydın Doğan, 28 Şubat'ın sorumlusu olmakla itham ediliyor.

Bütün kariyeri boyunca azınlık haklarını savunan, Hrant Dink'e karşı özel bir saygı duyan ve isteklerini yerine getirmeye çalışan Ertuğrul Özkök, Dink cinayetinin sorumlusuymuş gibi suçlanabiliyor.

* * *

Türkiye'nin ikinci büyük medya kuruluşu olan Ciner Grubu'na el koyan ve onu yandaşlarına aktaran bir yapı ve bir model ile karşı karşıyayız.

Ciner'in yeniden örgütlenerek medyadaki varlığını sürdürmesi, demokrasi ve medya özgürlüğü adına umut veren sevindirici bir örnektir.

Biliyorum ki Doğan Grubu da bu saldırıyı atlatacaktır.

Şimdiye kadarki hataları ne olursa olsun, bu grubun varlığını ve bağımsızlığını sürdürmesi Türkiye'nin bir demokrasi sorunudur.

Önce demokrasiye, sonra da demokrasinin ön koşulu olan medya özgürlüğüne inanan herkesin Doğan Grubu'na destek vermesi gerekir.

Tabii işin bir de hukuki, mesleki ve ahlaki yönü var.

Bugün yapılan, yazılan ve söylenenleri, hukuki, mesleki ve vicdani ahlak açısından, tarih mutlaka yargılayacaktır.

Aydın Doğan'a dayanma gücü, Ertuğrul Özkök'e sabır ve Enis Berberoğlu'na başarılar diliyorum.


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 25 Mart 2024

Valid HTML 4.01 Transitional