Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

AYDINLANMA

 

EMRE KONGAR

 

YENİ CHP VE KILIÇDAROĞLU II: ALTI OK
 

Medyamızın yandaş kalemleri "Yeni CHP" kavramının üzerine atlayıp, onu "AKP'lileştirmek" için ellerinden gelen çabayı gösteriyor.

Önerdikleri her sözde yenilik(!), CHP'yi AKP politikalarını kabul etmeye yönlendiriyor.

Adeta CHP için yeni bir "yol haritası" yeni bir "parti programı" öneriyorlar.

Kılıçdaroğlu ve ekibi bu tuzağa şimdilik düşmedi.

Ama öyle bir saldırı, öyle bir yaylım ateşi altındalar ki, etkilenmemek olanaklı değil...

Dilerim muhalefet olmanın asıl görevinin, iktidar partisinin uygulamalarına alternatif çözümler üretmek olduğunu hiçbir zaman unutmazlar.

Zaten partinin yazılı programına ve politika metinlerine bakıldığında kendilerine bu konuda yol gösterecek bütün kuramsal altyapının olduğu görülüyor.

* * *

Cumhuriyet Halk Partisi'nin pek çok sorunu var...

Ama bu sorunların içinde program sorunu yok...

CHP'nin sorunu halkla diyalog kuramamasında...

İyi bir yönetim kadrosu, iyi bir vitrin ve çalışkan bir örgütle CHP halka ulaşabilse, sadece elindeki programla bile mükemmel bir iktidar adayı olur.

Çünkü Türkiye'de yazılmış, ileriye dönük değişimi simgelemeyen, halkın istek ve beklentilerine yanıt verebilecek, küreselleşmeyle uyumlu, küreselleşmenin yarattığı sorunlarla da başa çıkabilecek en iyi siyasal programlardan biri CHP programıdır.

"Nereden biliyorsun?" derseniz, hem kimsenin pek de zahmet etmediği bir işi sürekli yapıyorum; mevcut program dahil CHP'nin bütün siyasal belgelerini, metinlerini okuyorum, hem de bu programın özünün oluşturulmasında geçmişte küçük bir katkım olmuştu.

* * *

Bilindiği gibi klasik CHP programı zaman içinde geliştirilen Altı Ok üzerine kuruluydu:

Temelinde Ziya Gökalp'ın görüşlerinin yattığı "Dokuz Umde" ile çağdaşlık yoluna halkçılık ve hukuk devleti kavramlarıyla çıkan CHP, 1927 yılında Cumhuriyetçilik, Halkçılık, Milliyetçilik ve Laiklik ilkelerini kabul etti.

Daha sonra, 1935'te bu dört ilkeye Devletçilik ve İnkılâpçılık ilkeleri de eklenerek ünlü "Altı Ok" oluşturuldu.

Bugün sözde demokratların, sahte liberallerin "Jakobenlikle", "tepeden inmecilikle", hatta utanmadan "faşistlikle" suçladıkları bu Altı Ok, Türkiye'yi Tek Parti Yönetimi'nden Çok Partili Rejim'e taşıyan CHP'nin özüydü.

Bir başka deyişle, bir din-tarım İmparatorluğu olan Osmanlı'nın geri kalmış, yarı sömürge olmuş feodal enkazından yepyeni bir Türkiye'ye, çağdaş bir topluma ve Çok Partili Demokrasi'ye geçiş bu Altı Ok sayesinde gerçekleştirilmişti.

* * *

Birinci Dünya Savaşı, imparatorlukları sonlandırmış, Endüstri Devrimi'nin temelini attığı ulus devletlerin, dünya siyasal arenasındaki egemen yerlerini almasını sağlamıştı.

Bu dönüşümde geri kalmış olan, bu yüzden de tarih sahnesinden silinen Osmanlı İmparatorluğu'nun yerini, Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının ideolojik ve siyasal programlarından ve Osmanlı Meclis-i Mebusanı'nın kalıntılarından başka hemen hemen hiçbir alt yapısı olmayan Türkiye Cumhuriyeti almıştı.

Tabii bu yeni oluşumun altında, yenilmiş Osmanlı'nın imzaladığı Sevr'in reddedilmesi ve yeni devleti kuran Lozan'ın, silah gücüyle kazanılan bir Bağımsızlık Savaşı'nın sonucu olduğu gerçeği yatıyordu.

İşte Altı Ok, bu yeni devletin, geri kalmış, feodal bir din-tarım imparatorluğunu çağdaş bir ulus devlete dönüştürmesinin programı, kısa yoldan bir devrim yapmanın formülüydü.

Salı günü, Altı Ok'tan Demokratikleşmeye ve Sosyal Devlete dönüşüm!


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 22 Nisan 2024

Valid HTML 4.01 Transitional