Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

AYDINLANMA

 

EMRE KONGAR

 

HANEFİ AVCI, GÜLEN CEMAATİ, ERGENEKON VE REFERANDUM
 

Hanefi Avcı'nın, iktidar yandaşı ve Gülen Cemaati'nin denetiminde olan medya tarafından görmezden gelinen veya karalanan kitabı, insanların şaşkınlıktan ve korkudan dudağını uçuklatan iddialar içeriyor.

Bu kitap bugün, bugün olmazsa yarın mutlaka, ama mutlaka yeni soruşturmalara, yeni iddialara ve yeni yargılamalara yol açacaktır.

Ok yaydan çıkmıştır...

Kitap yayınlanmış...

İddialar, somut olaylar, isim ve makamlar belirtilerek ortaya dökülmüştür.

Bunların üstünü belki bugün örtebilir, görmezden gelebilirsiniz...

Ama yarın bunların mutlaka soruşturması yapılacak, hesabı yargı önünde sorulacaktır!

Tabii geleceğin Türkiyesi'nde bağımsız yargı diye bir kurum kalırsa!

(AKP'nin referanduma bir "ölüm kalım meselesi" gibi böyle canhıraş bir biçimde asılmasının sebebi nedir acep?)

* * *

Sevgili okurlarım, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, AKP hakkında Anayasa Mahkemesi'nde kapatma davası açıldığında partinin ileri gelenleri bu davanın "Ergenekon" davasına karşı açıldığını öne sürmüşlerdi.

Pek çok kişi buna karşı çıkmış "Ne ilgisi var" demişti.

Ben de bunların arasındaydım.

Ne yazık ki AKP'nin, adına Ergenekon denilen bu dava ile ne yapmak istediğini o sırada görememişiz.

Meğerse AKP'nin Türkiye'yi dönüştürme projesinin en önemli aracı bu dava imiş.

Tabii kendileri bunu bildiklerinden, "Biz yargıyı egemenliğimiz altına almadan, Türkiye'yi dönüştüremeden, yargı bizi kapatmak istiyor" diye düşündükleri için ortaya atılmışlardı.

Zaten sonra da bu görüşlerinden çark ettiler.

Çünkü benim gibi hayal gücü sınırlı insanların, AKP iktidarının "Ergenekon Davası" ile ne yapmak istediğini anlayamadıklarını fark etmişler ve kamuoyunu uyandırmamak için susmuşlardı.

İşte Hanefi Avcı'nın kitabı, AKP'nin, Gülen Cemaati'nin desteğiyle, Ergenekon denilen davayı nasıl Türkiye'yi dönüştürmek için kullandığının ipuçlarını veriyor.

Bugüne kadar Ergenekon denilen davaların sadece askerler, eğitim kurumları ve medya üzerinde odaklandığı düşünülüyordu.

Hedefte bağımsız yargının da bulunduğunu kimse fark edememişti.

Erzincan Savcısı İlhan Cihaner'e yapılan operasyon bu hedefi açığa çıkaran ilk belirtilerden biriydi.

Sonra, gazete ve internet manşetlerine düşen yasadışı gayri meşru dinleme kayıtları, savcıları, yargıçları ve özellikle yüksek yargı mensuplarını da kapsamaya başlayınca, sorun iyice açığa çıktı.

Şimdi artık son noktaya gelindi:

Referandum ile yargıya kesin darbe indirilmek, yargı bağımsızlığına son verilmek isteniyor.

Bundan bir sonraki aşamayı düşünmek bile istemiyorum!

* * *

Avcı, kitabının pek çok yerinde, medya tarafından başarıyla saptırılan ve adına haksız ve hukuksuz yere "Ergenekon Davası" denilen Silivri'deki dava (veya davalar) hakkında oldukça net ve kesin bilgiler veriyor.

1) Ergenekon denilen davanın arkasında Gülen Cemaati var:

"...arka planda cemaat tarafından desteklenen, yürütülmekte olan Ergenekon operasyonları dolayısıyla..." (s.473)

2) İstanbul ve Ankara Başsavcıları bu operasyon dolayısıyla dinlenmiş:

"O da (Ankara Başsavcısı Hüseyin Poyrazoğlu) Ergenekon Örgütü üyesi olmaktan İstanbul Başsavcısı gibi dinlenmişti." (s.487)

3) Ergenekon konusunda polisi, cemaat yönlendiriyor:

"Polisin istihbarat birimlerindeki Ergenekon'u ortaya çıkarma çabasına, tüm büyük ve vahim olayları Ergenekon'a bağlama şeklindeki cemaatten gelme anlayış eklenince bir anda Danıştay olayı ciddi hiçbir delile dayanmadan Ergenekon örgütüne bağlandı." (s.505)

4) Ergenekon davasında kesin ve net olarak yanlış iddialar vardır:

"Ergenekon davasında ortaya konan iki konu çok kesin ve net olarak yanlış ve mantıksızdır:

PKK, Dev-Sol, Hizbullah gibi örgütleri Ergenekon'un yönettiği iddiası yanlıştır. Böyle bir şeyin gerçek olamayacağını aklı ve mantığı olan herkese ben iki kere iki dört eder kesinliğinde ispatlayabilirim.

Danıştay 2. Dairesine yapılan silahlı saldırı, Hrant Dink'in öldürülmesi, Malatya'daki Zirve Yayınevi katliamı gibi olayların görünen bugünkü faillerinden başka Ergenekon veya benzeri gruplar tarafından yapılmış olacağına mevcut deliller ve olayların oluş biçimine bakarak kimse beni ve makul birini ikna edemez. Bu iddialar zorlamadır." (s.532)

5) Ergenekon davası, hâkim ve savcıların dinlenmesi ve tabii üzerlerinde baskı kurulması için bahane olarak kullanılmıştır:

"Bu kadar hâkim ve savcının, hele il savcılarının sudan bahanelerle dinlenmesi, Ergenekon örgütü iddiaları ile dinledik, adalet müfettişleri istedi vs denerek öyle kolayca geçiştirilecek bir şey değildir." (s.578)

* * *

Avcı'nın kitabı, ışık tuttuğu pek çok sorunla birlikte, 12 Eylül referandumunun asıl amacını da açığa çıkarmaktadır.


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 15 Nisan 2024

Valid HTML 4.01 Transitional