Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

AYDINLANMA

 

EMRE KONGAR

 

AŞIK, ÖNKİBAR, VE PULUR: İKİ KİTAP BİR KONUŞMA


 

İmzasız ihbar mektupları...

Askeri makamlara ilişkin olduğu öne sürülen istihbarat bilgileri...

Yargıçların, savcıların dinlenmesi...

Gazetelerdeki manşetlerden ilan edilen komplo iddiaları, özel yaşam bilgileri...

İnternet'te dolaşan ortam dinlemeleri, telefon konuşmaları...

İddianamelerde yer alan aynı içerikli bilgiler, belgeler, telefon konuşması kayıtları...

Haklarındaki yargılama süreci sürerken hapishanelere doldurulan yazarlar, profesörler, rektörler, politikacılar, medya mensupları...

Artık kimse güvencede değil...

Özel yaşam, anayasal kişilik hakları, insanların şeref ve haysiyetleri saldırı altında...

Neler oluyor, nereden çıkıyor bütün bunlar?

Bu konu hakkında yorum yapmadan, üç köşe yazarının iki kitap ve bir konuşma hakkındaki yazılarından küçük aktarmalar yapacağım.

Yerim sınırlı olduğu için alıntı yaptığım yazılardan sadece bazı bölümlere çok kısa olarak değiniyorum.

* * *

Önce 15 Kasım'da Milliyet'te Melih Aşık'ın Vural Savaş'ın "Haşa Huzurdan Demokrasi Geldi" adlı kitabı hakkında yazdıklarına bakalım:

"İktidarla ilgili konularda özenli bir yazar olan Yavuz Donat Başbakan'ın gizli örgütünü anlatıyor:

'Doğrudan Başbakan'a bağlı bir organizasyon. İçişleri ve Adalet bakanlarının bilgileri dahilinde. Bütün iç güvenlik birimleri de bu organizasyonun içinde. Çalışmalar gizli.. Operasyonel niteliği yüksek, tribünlere oynamayan bir takım. Bu işlerin yürütüldüğü karargâha gelince... O da gizli... TBMM'ne yürüme mesafesinde bir yer... Bu organizasyonun çalışmaları belli bir noktaya geldikten sonra iki ayrı düğmeye aynı anda basılacak. Bazı kişiler doğrudan yargıya gönderilecek...'

Kitapta aktarılan görüşler arasında iktidar yanlısı Yeni Şafak gazetesi yazarı Yusuf Kaplan'ın şu satırları dikkati çekiyor:

'Benim kanaatim darbeyi vuranın ABD olduğu yönünde... ABD bilumum Atatürkçü, Kemalist, solcu, ulusalcı, milliyetçi tipleri tasfiye ediyor...'

Bu düzenin adı mı? Hâlâ demokrasi..."

* * *

Şimdi Sabahattin Önkibar'ın 14 Kasım tarihinde Yeniçağ'da yazdığı yazıdan bir bölüme bakalım:

"AKP'yi kuran 4 isimden biri olan Şener, tamı tamına 4.5 yıl AKP iktidarının bütün kararlarına şahit olmuş ve bazılarına da konumu gereği imza atmıştır...

Abdüllatif bey sohbet arasında, 'Tayyip beyin en önem verdiği kurum hangisi biliyor musunuz' diye bir soru sordu!

Hangisi dercesine kafa sallamamla devam etti:

'Telekomünikasyon İletişim Merkezi...

Bu yapıya o kadar çok önem veriyor ki, oluşum esnasında kurula girecek ve hatta hassas merkezlere alınacak isimlerin belirlenmesine bizzat nezaret etti. Daha ilginç bir şey söyleyeyim...

Bu kurula ve kurumun hassas noktalarına alınacak elemanlar noktasında bırakın başkalarını, kendi kabinesindeki bakanların referansını bile kabul etmedi. Yani hiçbir Bakanın o konuda uzman olan birini tavsiye etmesine izin vermedi, ya da tavsiye edilenleri zerre umursamadı. Her şeyi sırdaşı olan Binali (Yıldırım) ile götürdü ve kadrolaşmayı bizzat kendi yaptı.' "

* * *

Bütün bunların üzerine Hasan Pulur'un 14 Kasım'da Milliyet'te, Soner Yalçın'ın son kitabı "Bu Dinciler, O Müslümanlara Benzemiyor" hakkındaki yazısından bir bölüme bakalım:

"Soner Yalçın diyormuş ki:

'Siz İlhan Selçuk gibi duayen gazetecileri, Alemdaroğlu, Manisalı gibi profesörleri, üniversite kurucularını, TV sahiplerini, Kanadoğlu gibi hukuk anıtlarını, Türkan Saylan gibi yiğit kadınlarımızı bir çete içinde gösterirseniz, biz mesafeli dururuz.

Siz Cumhuriyet Mitinglerini, Atatürkçü Düşünce Derneği'ni, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'ni darbeci yaparsanız, biz mesafeli dururuz.

Siz Türkiye'deki tüm AKP muhaliflerine Ergenekon çetesi yaftası vurursanız biz mesafeli dururuz...

Siz Ergenekon'u politikaya alet ederseniz biz mesafeli dururuz.

Siz sorunu çözmek yerine meseleye hınç almak isteğiyle yaklaşırsanız biz mesafeli dururuz.

Siz Cumhuriyet'in kurucu ideolojisine ve onun destekçilerine savaş açmak için Ergenekon'u fırsat bilirseniz biz mesafeli dururuz.' "

* * *

Sevgili okurlarım, işte size günümüzdeki "ahval ve şerait" hakkında iki kitap bir konuşma...

Yorumsuz!


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 15 Nisan 2024

Valid HTML 4.01 Transitional