Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

AYDINLANMA

 

EMRE KONGAR

 

İNTERNET GAZETECİLİĞİ VIII: SONDAN BİR ÖNCE


 

Dün, bugün bu konuda şimdilik son yazımı yazacağımı belirtmiştim.

Ama yazılarımı İnternet siteme koyan oğlum Kağan Kongar'dan konuyla ilgili bir "okur görüşü" aldım.

Olaya şimdiye kadar değinilmeyen açılardan da baktığı için önemli gördüm, sizlerle paylaşmak gereksinmesi duydum.

Ayrıca tam bugünlerde Hürriyet gazetesi İnternet konusunda bir atılım yaptı: Hürriyet'in İnternet sitesi olan "hurriyet.com.tr"yi reklam ve işveren dünyasına tanıttı.

Tüm Hürriyet okurları, İnternet ile birlikte Ertuğrul Özkök'ün "Hürriyet Dünyasında yaşayanlar" dediği 5 milyon kişi dolayında bir kitle oluşturmuş.

İşte bu kitlenin reklam verenler açısından potansiyelini anlatmak için bir atılım yapıldığı anlaşılıyor.

Bu da bana "Klasik gazetecilik-İnternet gazeteciliği" konusunun güncelliğini tekrar anımsattı, konuyu biraz daha uzatma cesareti verdi.

* * *

Kağan Kongar'ın kısaltarak alıntıladığım okur görüşü şöyle:

Bugünkü kuşaklar yok olunca, gazete de yok olur.

1) ATM makineleri Türkiye'ye ilk geldiğinde işin başındaki insan ile bir konuşmamız olmuştu. "Kim güvenip de para işlerini bu makine ile yapar?" diye sormuştum.

"Bizim neslimiz gidince yerine gelenlerin bildikleri tek şey bu olacak" cevabı karşısında söyleyecek söz bulamamıştım...

...Mantıksal sonuç kağıda dayalı gazeteciliğin kaybolmakta olan bir neslin son hobisi olduğu doğrultusundadır.

Ama İnternet çok kolay sansürleniyor.

2) İnternet -şu anki durumda- çok daha kolay ve bedelsiz (kamuoyu tepkisi olmadan) sansürlenebilen bir medya (bkz: Youtube Yasağı)

"Gazete"nin tamamen internete taşınması sansür konusunda erk sahibi olana ciddi bir kolaylık sağlayacaktır.

Üstelik İnternette reklam veren açısından sorunlar var.

3) Bir de reklam veren-medya ilişkileri ve "para" konusu var.

İnternet gazeteciliği henüz reklam açısından düzgün sınıflandırılamamıştır.

Ayrıca reklamın kime ulaştığını da ölçmenin şu an için bir yolu yok.

Örneğin ben standart bir reklam önleyici kullanıyorum; haberim bile olmuyor.

Üzerinde çalışılmakta olan "micro-payments" sistemi bir çözüm olabilir belki ama medya şirketleri gazetelerin yerine makul bir mecra koyana kadar reklam gelirleri klasik gazeteciliği ayakta tutacakmış gibi görünüyor.

Bizzat İnternet herkese kişisel gazetesini oluşturmak olanağı verdiği için hem klasik gazeteciliğin hem de İnternet gazeteciliğinin en büyük rakibidir.

4) "Google" varken kim düzenli bir web sayfasını sürekli okur ki?

"İnternet gazeteciliği" denen "şey" belki de zaten ölü doğmuş bir kavram.

Kendi gazetemi kişiselleştirilmiş sorgularla oluşturabiliyorum.

Başka birinin gazetesini neden okuyayım?

* * *

Görüldüğü gibi olayın çelişik ve farklı boyutları var.

Üstelik toplumsal yapı ile medya arasında diyalektik bir etkileşim görülüyor; uzun dönemde birbirlerini etkiliyor ve hatta belirliyorlar.

İnternet gazeteciliği ile klasik gazetecilik arasında rekabet mi, işbirliği mi, ikisi birden mi söz konusu acaba?


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 15 Nisan 2024

Valid HTML 4.01 Transitional