Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

AYDINLANMA

 

EMRE KONGAR

 

ORDU ÜZERİNDEN POLİTİKA HAYIR GETİRMEZ


 

Genelkurmay Başkanı Başbuğ'un basın toplantısı son günlerin önemli olaylarından biriydi.

Bu vesileyle ordu-politika ilişkilerine bir kez daha bakalım.

* * *

27 Mayıs 1960 müdahalesinden sonra, sivil siyasetçilerin bir bölümü "orduya oynamaya" başladı.

Çeşitli partilere dağılmış bir takım "askerci politikacılar" ortaya çıktı.

Bunların bir bölümü milletvekili ve hatta bakan bile olmuşlardı.

Pusuya yatar, fırsat kollar, asker müdahale edince de hizmet etmeye koşarlardı.

* * *

Şimdi bu eğilim tersine döndü:

Artık sivil politikacıların bir kısmı "ordu düşmanlığı" üzerinden siyaset yapıyor.

Bunlara göre bütün kötülüklerin başı ordu, bütün sorunlar askerlerden kaynaklanıyor.

* * *

Ordu üzerinden politika yapmak yanlıştır.

Ne yapana hayır getirir, ne askere, ne sivile, ne ülkeye.

İster askerden yana olsun, ister askere karşı olsun, ordu üzerinden politika yapmak Soğuk Savaş dönemi davranışıdır ve kötü bir alışkanlıktır.

* * *

Ne yazık ki askerleri politikaya bulaştıran, darbelerin önünü açan sorumluların başında sivil politikacılar gelir.

Çünkü bütün askeri darbelerde ortak bir yan vardır:

Sivil politikacıların demokratik rejim üzerindeki anlaşmazlıkları ve bu anlaşmazlık nedeniyle toplumun başta güvenliği olmak üzere bütün temel kurumlarının çökmesi askerlerin müdahale gerekçesini oluşturmuştur.

* * *

Askeri darbeler sürecini başlatan ilk müdahale 27 Mayıs 1960'da yapılmıştı.

Açıklanan gerekçe, Menderes'in sivil bir darbe ile demokrasiyi rafa kaldırmış olması, ülkede "kardeş kavgasını körüklemesi" ve bu nedenle askerlerin "demokrasiyi yeniden kurmak için" iktidara el koymasıydı.

Menderes'in sivil darbesi uzun bir zaman sürecine yayılmış, en sonunda Meclis'te kurulan Tahkikat Komisyonu ile demokratik rejimi bütünüyle rayından çıkarmıştı.

* * *

Menderes, Zorlu ve Polatkan askeri müdahale sonunda, Anayasayı ihlal ettikleri gerekçesiyle idam edildi.

Bu idamlar Türk siyasal yaşamında tamir edilmez yaralar açtı.

Zaten ekilmiş olan kin ve nefret tohumlarını ortadan kaldıramadı, tam tersine günümüze kadar gelen kamplaşmaları keskinleştirdi.

* * *

1961 Anayasası, tarihimizdeki askeri müdahalelerin en ciddi ve kalıcı olumlu sonucu sayılabilir.

Ama o da bizzat askerler tarafından on yıl sonra hacamat edildi ve yine askerler tarafından 12 Eylül 1980'de tümüyle değiştirildi.

Yani büyük bedeller ödenmesine karşın elde edilebilen tek olumlu sonuç bile ancak yirmi yıl dayanabildi; üstelik de bizzat askerler tarafından ortadan kaldırıldı.

* * *

Bütün bu askeri müdahaleler sürecinin başlangıcında ve devamında, baş sorumlu sivil politikacılardı:

Demokrasiyi içlerine sindiremeyen, temel hak ve özgürlüklere saygı duymayan, demokrasi sayesinde bir defa iktidara geldikten sonra artık tüm rejimi kendi iktidarlarını sürdürmek üzere değiştirmeye kalkan, basın özgürlüğünü, ifade özgürlüğünü ve muhalefet hakkını sınırlamaya, kısıtlamaya kalkan sivil politikacılar...

Lütfen orduyu rahat bırakın!


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 15 Nisan 2024

Valid HTML 4.01 Transitional