Kitaplar Sürekli Yazılar Kitap Söyleşileri |
AYDINLANMA
EMRE KONGAR
AKP'NİN ŞANSI TERSİNE DÖNDÜ AKP kurulduğu sırada gerek iç gerekse dış gelişmeler son derece lehineydi. İçerde, merkez sağ, yolsuzluklardan ve kötü yönetimden dolayı çökmüştü. Ayrıca 2001 ekonomik krizinin etkileri bütün toplumu bunaltmıştı. Dışarıda ise uluslararası sermayenin genişleme süreci yaşanıyordu. Genişleme stratejisi uygulayan dünya finans kuruluşları, gözlerini "emerging markets" denilen ve Türkiye'nin de aralarında bulunduğu gelişmekte olan ülkelerin piyasalarına dikmişlerdi. Türkiye'ye bol yabancı sermaye, döviz giriyordu. Erbakan'ın antiemperyalist ve antiamerikan politikalarını terk eden Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşları, Brüksel'in ve Washigton'un tam desteğiyle 2001'de partilerini kurdu ve 2002'de iktidara geldi. İktidara geldikten sonra, Brüksel ve Washinton'un desteği artarak sürdü. "AB reformları" masalına içerde ve dışarda çok kişi inandı. Dağılmış olan orta sağın iktidara ortak olmaya alışmış mensupları, Sovyetler'in çöküşünden sonra düş kırıklığına uğramış eski solcuların önemli bir bölümü ve iktidar için yanıp tutuşan siyasal İslamcıların büyük kısmı AKP'ye destek verdi. Bu arada uluslararası sermaye Türkiye'ye döviz akıtmaya başladı. AKP, bu iç ve dış konjonktürden yararlandı, 2007 seçimlerinde oy oranını arttırarak iktidarını güçlendirdi. Seçimlerden sonra artık toplumu tümüyle dönüştürmenin, rejimi yeniden düzenlemenin zamanı geldiğine hükmetti. Hükümete, meclise ve bürokrasiye ek olarak devletin hemen hemen tüm işleyişini de kendi denetimine aldı. YÖK'ü ve YÖK aracılığıyla üniversiteleri de bitirdi. Bir tek ordu ve yargının bir bölümü henüz tam denetime girmemişti ama onları da halletmek artık çocuk oyuncağıydı... Ki... Birdenbire AKP'nin şansı tersine döndü. Anayasa Mahkemesi, bir üyenin muhalefetiyle AKP'nin laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğuna hükmetti. Parti bu nedenle cezaya çarptırıldı ve kapatılmaktan kıl payı döndü. Darbecilerin yargılanması amacıyla başlatıldığı ilan edilen Ergenekon soruşturması, Başbakanın da davaya müdahil olmasıyla, AKP muhaliflerinin susturulması olayına dönüştü. Bir bölümünün sahteliği resmi makamlarca da onaylanmış olan belgeler, skandallara yol açtı. Toplumdaki adalet ve güven duygusu sarsıldı, herkes telefonda, lokantalarda, dost sohbetlerinde bile konuşmaktan korkmaya başladı. Alman mahkemesince mahkum edilen Deniz Feneri hortumculuğunun AKP'nin içine de sızmış olduğu, Alman savcı tarafından iddia edildi. Tam bu sırada bir AKP Genel Başkan Yardımcısı'nın aldığı parayı kanıtlayan belgeler ortaya döküldü. Böylece AKP yönetiminde ayyuka çıkan yolsuzluk olayları gündeme iyice yerleşti. Bütün bunlar yetmiyormuş gibi dünya finans sistemi de yeni bir krize girdi. Zaten dış sömürüden ve kötü yönetimden dolayı durgunluğa girmiş olan ekonomi iyice sıkıştı. Başbakan da basın özgürlüğünün üzerine şal örtüyor. Sonuç olarak AKP'nin şansı tersine döndü. |
Tweet |
Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.
Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta
Son güncelleme tarihi 11 Kasım 2024