Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

AYDINLANMA

 

EMRE KONGAR

 

BAYKAL'IN BÜYÜK ŞANSI:
AKP İKTİDARI

Türkiye'de rejim tehlikede.

Sadece rejim değil, halkın günlük yaşam biçimi de tehdit altında.

* * *

AKP, dört buçuk yıllık iktidarı sırasında demokratik, laik, bir sosyal hukuk devleti olmaya çalışan genç Türkiye Cumhuriyeti'nin bütün temellerini sarstı.

Sadece rejime değil, halkın günlük yaşam biçimine de müdahale etti.

İnsanların demokratik hak ve özgürlüklerini, bu özgürlüklerin en temeli olan kadın-erkek eşitliğini zedeledi.

* * *

Eğitime el koyarak bu tehditlerini, geleceğin Türkiyesi açısından, daha da kalıcı tehlikeler haline dönüştürdü.

Ülke artık, Türkiye Cumhuriyeti'nin temel değerlerine göre yetiştirilen çağdaş bir gençlik ile, Arap Emperyalizminin Orta Çağ anlayışına göre eğitilen bir gençlik arasında bölünüyor.

Geleceğin Türkiyesi bu bölünme ekseninde biçimlenirse felaket olur.

* * *

Batı emperyalizmi ile kol kola girerek iktidarına siyasal destek almak ve güvenilmez nitelikli hızlı hareket eden döviz akışını sağlamak uğruna, Türkiye üzerindeki toprak talepleri dahil, her türlü emperyalist oyuna adeta yeşil ışık yaktı.

* * *

Batı Emperyalizminin gücünü arkasına alırken, bu emperyalizmin bir uzantısı olan ve varlığını yine onun desteği ile "Ilımlı İslam Devleti" biçiminde somutlaştıran Arap Emperyalizmi ile de özdeşleşti.

Türkiye artık Batı Emperyalizmi ile, onun uzantısı olan Arap Emperyalizminin kucağında tümüyle dıştan yönetilir hale geldi.

Bu yönetim anlayışı, hükümetin ve yerel yönetimlerin günlük yaşama dönük kadın-erkek eşitliğini bozan çarpık uygulamaları ve Milli Eğitim(!) yoluyla geleceğe de taşınıyor.

* * *

AKP iktidarı bu dönüşümü gerçekleştirir ve Türkiye'nin geleceğini de ipotek altına alırken, sırtındaki şaibeli dosyaları da yargıdan kaçırdı.

Söz verdiği halde milletvekili dokunulmazlıklarını kaldırmadı.

Emekçi sınıfları ezdi.

"AB'ye uyum yasaları çıkarıyorum" diye iç güvenliği yok etti.

Dış güvenliği zaten emperyalizme ram olarak ABD'nin ve AB'nin emrine vermiş, bütün ulusal davaları baştan kaybetmişti.

* * *

Böylece Türkiye, dört buçuk yıllık AKP iktidarı sırasında rejimi ve halkın günlük yaşamı tehdit altında olan, iç ve dış güvenliği açısından kendi yazgısına hakim olamayan, bu nedenlerle de gelecekte hem içten bölünme hem de dıştan parçalanma tehlikesini yaşayan bir ülke haline geldi.

* * *

İşte Baykal'ın büyük şansı tam bu noktada ortaya çıkıyor:

Bu politikaları tersine çevirmek, ülkenin içinde huzuru ve güvenliği sağlamak, demokratik ve laik rejimi korumak, dışarda bağımsızlığa ve bütünlüğe tehdit oluşturan süreçlerle mücadele etmek ana muhalefet partisinin görevi olarak algılanıyor.

Bu konularda toplumun Baykal'a ve CHP'ye güveni tam görünüyor.

Nitekim bu güvenin farkında olan iktidar ve onun destekçileri, sürekli olarak gündemi, Cumhurbaşkanlığı seçimi ve benzeri konulara çekerek, seçmenin dikkatini dağıtmaya çalışmakta.

* * *

Baykal ve CHP, rejim ve ülkenin bütünlüğü konularında sadece halkın değil, klasik sosyal demokratları temsil eden bütün partilerin de desteğini almış olarak seçime gidiyor.

DSP ile bütünleşmiş, SHP'nin desteğini dışardan almıştır.

Ayrıca rejime ve ülke bütünlüğüne sahip çıkan orta sağdan da önemli isimleri aday listelerine dahil etmiştir.

Bu durumda klasik sosyal demokratların, 12 Eylül 1980 sonrasının en kötü koşullarında bile ulaştıkları yüzde 30 oy oranını yakalamak ve hatta aşmak, CHP için kolay bir hedef gibi görünüyor.


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 22 Nisan 2024

Valid HTML 4.01 Transitional