Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

AYDINLANMA

 

EMRE KONGAR

 

PAPA, IRAK, İSMAİLAĞA, PKK, AB VE ÇİN

Sevgili okurlarım, dünyadaki ve Türkiye'deki olaylar baş döndürücü bir hızla gelişiyor.

Medyamız bunları, tek tek, bireysel nitelik taşıyorlarmış gibi aralarında bağlantı kurmadan kamuoyuna aktarıyor.

Oysa, doğru çözümlemeler yaparak, olayların aralarındaki ilişkileri teşhis edip, gerekli önlemleri almamız gerek.

* * *

Denklemin birinci değişkeni Papa.

Papa'nın İslam'a karşı söylediği sözler bütün dünyayı sarstı, İslam dünyasını ayağa kaldırdı; neredeyse ikinci bir karikatür krizi yaşanıyor. Güya özür diledi ama kimse bu özre kulak asmadı.

Papa, aslında, Sovyetler'in yıkılışından sonra Huntington'un ABD'yi canlı ve dinamik tutmak için oluşturduğu Hıristiyan-Müslüman çatışması kuramına uygun davranıyor.

Karikatür krizi de bu amaçla icat edilmişti:

ABD'nin, dünya liderliğinin devamı ve pekiştirilmesi için bir düşmana gereksinmesi var.

Böylece yandaşlarını etrafında kolayca toplayacak ve stratejik hedeflerine kolayca saldıracak.

Nitekim Papa'nın açıklamaları Bush'un "İslamofaşitler, çağımızda Hitler gibi tehdit oluşturuyorlar" tezinin hemen üzerine geldi.

* * *

Denklemin ikinci değişkeni Irak.

Bush Irak'a, Ortadoğu petrollerini denetlemek ve İsrail'e de desteği içeren bir biçimde bölgenin stratejik kontrolünü elinde tutmak için müdahale etti.

O zamanki müdahale gerekçesi Irak'ın elinde "Kitle İmha Silahları" bulunduğu idi.

Bu iddianın yalan olduğu ortaya çıkınca, şimdi Irak'ta bulunma gerekçesini "İslamofaşist tehdide" bağlamaya başladı.

Papa da ona yardım ediyor.

* * *

Denklemin üçüncü değişkeni İsmailağa Camii cinayeti ve linç olayı ile gündeme gelen Türkiye'deki tarikatçığın ve radikal siyasal İslam'ın yükselişi.

Huntington'un kuramını yaptığı, Papa'nın destek verdiği, Bush'un kendi amaçları için uygulamada kullandığı "İslamofaşist tehditte", laik ve demokratik Türkiye'nin yeri yok.

Bu tür kamplaşmalarda "bitaraf" olan "bertaraf" olur; mutlaka bir kampta yer almalı bir liderin peşine takılmalısınız, yoksa her iki kamp da size "karşı tarafa pasif destek verdiğiniz için" hücum eder.

Amerika'nın buradaki projesi karşı kampta yer alan İslamcıları "kendinden yana ve kendine karşı" olarak bölmek ve kendinden yana bir siyasal İslam yaratarak (ki bu zaten çekirdek olarak vardır) hem düşmanı zayıflatmak, hem de stratejik hedeflerine ulaşmada kolaylık ve destek sağlamaktır.

Amerika'ya göre, laik ve demokratik Türkiye'nin bu model içinde yeri yoktur, Türkiye, ABD'den yana bir siyasal İslam ülkesi olmalıdır.

İsmailağa cemaatinin gelişmesi, cinayet ve linç, işte bu proje bağlamındaki oluşumların bir örneğinin somut dışa vurumudur.

* * *

Denklemin dördüncü değişkeni PKK, Amerika'nın Ortadoğu projesinde desteklediği Kürt oluşumunun bir uzantısıdır; ABD'nin Irak'a yerleşmesinden sonra yeniden canlanmıştır.

Hıristiyan-Müslüman çatışmasında kullanılacak "Amerika'dan yana olan dinci gruplara verilen milliyetçi bir desteğin" bölgesel ve stratejik ögesidir.

Bu nedenle ABD, "Stratejik Ortağı Türkiye'yi" bu konuda sadece sözde desteklemektedir.

* * *

Denklemin beşinci değişkeni AB'dir.

Gerek Hıristiyan-Müslüman çatışmasında Amerika'ya verdiği destekle, gerekse büyük nüfuslu bir Müslüman toplumun AB'ye katılmasıyla ortaya çıkacak sorunları önlemek kaygısıyla, Ermeni Soykırımı, Kıbrıs meselesi, PKK ve Kürt sorunu konularında bütünüyle Türkiye'yi köşeye sıkıştırmakta ve gelişen küresel çatışma modelinde, onu boyun eğmeye zorlamaktadır.

* * *

Denklemin altıncı değişkeni Çin'dir:

Dünya liderliğine doğru yürüyen, Budist geleneğiyle Hıristiyan-Müslüman çatışmasında taraf olmayan, ekonomik olarak ABD ile uyumlu ama siyasal olarak ona mesafeli davranan, Ortadoğu ve PKK ile doğrudan müdahale bağlantısı bulunmayan, Huntington'un, İslam'dan sonra Batı'nın düşmanı olarak ikinci sıraya koyduğu Çin.

* * *

Türkiye başına çorap ören bu karmaşık denklemin çözümünde Çin değişkenine ağırlık vermelidir.


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 22 Nisan 2024

Valid HTML 4.01 Transitional