Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

AYDINLANMA

 

EMRE KONGAR

 

RASATHANEYİ BOMBALAMAK YA DA ÜNİVERSİTELERE EL KOYMAK

 

Zaman zaman düşünmüşümdür:

"Yıldırımlar yaratan bir ırkın" mı çocuklarıyız, yoksa "ünlü astronom ve matematikçi Takiyeddin Mehmed Efendi'nin Tophane'deki rasathanesini, denizden bombardıman ettirerek yıkan bir ırkın" mı?

Çökmüş bir sözde laik eğitim sistemi ve onun yerine geçirilmek istenen dinci, sözde bir imam-hatip düzeni, çocuklarımızı hem kara cahil, hem de dogmatik düşünceye yatkın bir biçimde yetiştirdiği için, ne kendi tarihimizi ne de dünya tarihini biliyoruz.

Çocuklarımıza Galile'yi biraz öğretiriz; o da yalan yanlış.

Ama Takiyeddin Mehmet Efendi'den söz etmeyiz.

Galile'nin yargılanışından otuz yıl kadar önce, Şeyhülislamın kışkırtmasıyla, III. Murat'ın, emrinde 12 kadar bilim insanı olan, çağının ileri araç ve gereçlerini kullanarak gökyüzünün sırlarını çözmeye çalışan Takiyeddin'in rasathanesini, "uğursuzluk getirir" diye, denizden, Kaptanı Derya Kılıç Ali Paşa'ya bombardıman ettirerek yıktırdığını kimse ne anımsar, ne okutur.

İmparatorluğun niçin geri kaldığını, Osmanlı'nın bilime bakışı açısından irdelemek isteyenler, Erdal İnönü'nün bilim tarihi konusunda verdiği ve TÜBİTAK tarafından yayınlanan iki konferansın metnine bakabilirler.

* * *

Anadolu Ajansı'nın haberine göre Başbakan Tayyip Erdoğan, NTV'de Murat Yetkin'le yaptığı söyleşide şöyle demiş:

"Bütün üniversitelerin özlük hakları, kadroları hükümet tarafından karşılanıyor. Parayı veren hükümet. Diyorlar ki, hükümet parayı versin, biz kullanalım. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey yok? Üniversitelerle ilgili, binasını yapmaya varıncaya kadar parasını vermeye varıncaya kadar, her şeyini vereceğiz, ondan sonra biz oranın idaresiyle alakalı söz sahibi olmayacağız. Böyle şey olmaz."

* * *

Başbakan yanlış biliyor:

Bütün dünyada ve özellikle üniversiteleri özel kişilerin ve fonların finanse ettiği Amerika Birleşik Devletlerinde üniversitelerin hem idari hem de akademik kadroları, özerk kurullar tarafından, şeffaf standartlara göre oluşturulur.

Hele hele araştırma ve eğitim programlarına dışardan, siyasal amaçla karışmayı kimse düşünemez bile.

Ayrıca Başbakan kimin parasını kime vermekten söz ediyor?

Hükümetin verdiğini söylediği para, halkın vergilerinden gelen milletin parası değil midir?

Hükümet, (ya da daha doğrusu Meclis) bu parayı ülkenin çıkarları doğrultusunda kullanarak üniversitelere verirken, kendi ideolojisini bilime empoze etmek hakkını nereden buluyor?

* * *

Milli Eğitim Bakanı'nın Meclis'te açıkladığı resmi sayılara göre, 2003 yılında, ilköğretim çağındaki bir milyon dolayında çocuk Kuran kurslarına devam etmiş. (Aslında bu sayı, resmi olmayan Kuran kursları dolayısıyla çok daha yüksektir ama, biz bunu gerçek kabul edelim).

Türkiye, 21. Yüzyıla'a, ilköğretim çağındaki çocuklarına mukaddes kitabını, anlamadan ezberlemeyi öğreterek, yani eğitim yöntemi olarak, anlayan, araştıran, sorgulayan değil, ezberleyen, dogmatik bir kuşak yetiştirerek hazırlanıyor.

* * *

Takiyeddin'in rasathanesinden, Kuran Kurslarına, Padişahlardan Başbakanlara kadar, aradan geçen 400 yıl zarfında bilime bakışımızda galiba bir değişiklik olmamış.

Yazık, çok yazık.


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 25 Mart 2024

Valid HTML 4.01 Transitional