Kitaplar Sürekli Yazılar Kitap Söyleşileri |
LİDERLİĞİN ON ALTIN KURALI Sevgili okurlarım, seçim sonrasında ülkemizin durumuna çok üzülüyorum. Ama daha da çok üzüldüğüm bir nokta, ülkemizi kurtarmak için saçlarını süpürge etmiş olan liderlerimizin içine düştükleri durum: Seçmen, tüm yeteneksizliğini ve beceriksizliğini, tam bir cehalet ve ancak cehaletten doğabilecek bir saldırganlıkla, oy kaybetmiş olan partilerin liderlerine fatura etmeye çalışıyor. Oysa baraja takılan partinin siyaset bilimi öğretim üyesi olan başkanı, büyük bir vukufla, "seçmen kendisini anlamadığı için" yüzde 8.5'te kaldığını, yani bütün suçun seçmende olduğunu televizyonlarda açıkça beyan etmedi mi? Bu yüce liderler, sadece ve sadece bize hizmet etmek uğruna her türlü özveriyi göstermediler mi? Maddi ve manevi tüm zenginliklerini, siyasette harcamadılar mı? Nerede kaldı bizim, "büyüklere saygı, küçüklere sevgi" ilkemiz? Vefa, artık sadece İstanbul'da boza yapılan bir semtin adı mıdır? * * * İşte sevgili okurlarım, bu duygu ve düşüncelerle, devletteki görevimden ayrıldıktan sonra yazdığım Ben Müstearken adlı kitabımda, yıllarca biriktirdiğim bilgi ve edindiğim deneyimler sonunda, bütün büyük düşünürlerimize de danışarak oluşturduğum "Liderliğin On Altın Kuralı"nı, bu büyük ve yüce insanlara yardımcı olması dileğiyle burada bir kez daha yayınlıyorum. Bu büyük hizmetimi, kimi "Dere geçerken at değiştirilmez" diyen, kimi "istifa ettiği partisinin dizginlerini elinde tutan", kimi ise zaten hiç de istifaya niyetli görünmeyen bu liderlere, belki bu kara günlerinde yardımcı olabilirim umudu ile ve sizlerin de iyiliği için; bu değerli insanlar başımızdan gidip de bizi hem öksüz hem de yetim bırakmasınlar diye yapıyorum. İlgilenecekler için hemen belirteyim, her kural hakkındaki ayrıntılı bilgi, Ben Müşteşarken adlı kitabımın 508 ile 511'inci sayfaları arasında bulunabilir. Dilerim, bu kurallar, onları nasıl başarılı birer lider yaptı ise, bugünkü bunalımı kazasız belasız atlatmalarına da yardımcı olur. * * * Birinci kural, liderliğinizi ilelebet müdafaa ve muhafaza etmektir. İkinci kural, lider olduktan sonra kesinlikle okumamak ve danışmamaktır. Üçüncü kural, çevrenizdekileri seçerken, liyakat yerine sadakate, güçlülük yerine tabansızlığa, ilkelilik yerine fırsatçılığa önem vermektir. Dördüncü kural, olanaklı olduğu ölçüde geniş kaynak denetlemek ve denetlediğiniz kaynakları kendinize, ailenize ve çevrenize aktarmaktır. Beşinci kural, korkuyu ve umudu, cezayı ve ödülü aynı anda kullanmaktır. Altıncı kural, fırsatları anında değerlendirmektir. Yedinci kural, farklı durumlarda farklı "yüzler" takınmak, yani "ikiyüzyü" olmak ve çok iyi "rol yapabilmek"tir. Sekizinci kural, liderliğinizi pekiştirmek için düşmanlarınızı kullanmak, düşmanınız yoksa yaratmaktır. Dokuzuncu kural, gerçğe uygun olmayan iddialarda bulunmaktan çekinmemektir. Onuncu kural, başta kendiniz olmak kaydıyla, kimseye güvenmemektir. * * * Çok özverili olduklaı için, bizlere karşı sahip oldukları sorumluluk duygusu içinde yerlerini korumak isteyen liderler, çevrelerindeki baskıdan dolayı güçsüz düşmüş olabilirler. Sevgili okurlarım, lütfen siz de faks, telefon, telgraf ve e posta ile, bu değerli liderlerimizin yerlerinde kalmaları için başlatılmış olan kampanyaya katılın. Parti merkezlerini mesajlarınızla bombardıman edin ki, bu büyük insanlar küsüp de, bizi bırakıp gitmesinler. Onlar da partilerini bırakıp giderse, sonra biz "Cumhuriyeti Kuran Parti" de aralarında olmak kaydı ile, güçlü ve köklü partileri batırmayı kendi başımıza nasıl başarırız; başarsak bile bunun sorumluluğunu yalnız başımıza nasıl taşırız? |
Tweet |
Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.
Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta
Son güncelleme tarihi 30 Eylül 2024