Emre Kongar'ın Resmi* İnternet Sitesi


Kitaplar

Green Bullet Makaleler

Green Bullet Articles in English

Sürekli Yazılar


 

ENFLASYON CANAVARI

 

Ben bir toplumbilim öğrencisi olarak, "Biz Türkler…" diye başlayan cümleleri ve bu tür genellemeleri pek sevmem.

Herşeyden önce, "Biz Türkler" de, bütün öteki toplumlar gibi, birörnek kişilerden oluşan bir toplum değiliz.

Zaten tarihte de günümüzde de "birörnek kişilerden oluşan" bir toplum yoktur.

Her insan grubunda görülen "kadınlar ve erkekler", "çocuklar ve yaşlılar", "akıllılar ve aptallar" gibi doğal farklılıklara ek olarak "yönetenler ve yönetilenler" bölünmesi ile meslek farklılaşmaları, bir toplum içinde yaşayan kişileri zaten birbirlerinden ayırır.

Üstelik teknolojik ve ideolojik gelişmeler, çağdaş toplumları birbirinden iyice farklılaşmış kişilere, gruplara ve sınıflara bölmüştür.

Bu "bölünme" kötü birşey de değildir.

Tam tersine, her toplum kendisini oluşturan farklı kişileri, grupları ve sınıfları, ortak bir hukuksal ve siyasal kimlik çerçevesinde, yani vatandaşlık kavramı etrafında birleştirdiği zaman, "fonksiyonel bütünlük" sağlanmış olur ve toplum bu farklılaşmanın getirdiği işbölümü ile daha ilerilere doğru gelişmesine ve değişmesine devam eder.

Ama yine de bazı toplumların yöneticilerinin özellikleri, ya da halkın büyük bir kesiminin sahip olduğu bir nitelik, o toplumların genel kimlikleri gibi algılanabilir.

 

* * *

 

Şimdi, sevmediğim bir cümle kuracağım ve diyeceğim ki, "Biz Türkler canavar yaratmayı, beslemeyi, büyütmeyi ve sonra da ondan korkmayı çok seviyoruz".

Sanki bizim toplumumuz bir "canavarlar" toplumu haline geldi son yıllarda.

Önceleri karısını baltayla doğruyan "Kasımpaşa canavarı" gibi bireysel canavarlarımız vardı.

Derken toplumsal canavarlar doğurduk.

Trafik Canavarı gibi.

Enflasyon canavarı gibi.

 

* * *

 

Kendimizin ürettiği, bireysel ya da toplumsal davranışlarımızın aynası olan canavarları çok seviyoruz.

Belki de içimizdeki canavarı temsil ettikleri için.

Canavarca duygularımızı tutum ve davranışlarımızı, kişiliğimizden soyutlayıp toplumsallaştırarak, sorumluluklarımızdan kurtulduğumuzu ve canavarlıktan arındığımızı düşünüyoruz galiba.

Trafik canavarını, yaratmadığımız bir teknolojinin ürünlerini plansız programsız bir biçimde ülkemize getirerek biz yarattık.

Basiretsiz politikacıların yanlış kararlarının, "yağmacı bir arabesk kültür" ile yetişen sürücülerimiz ve memurlarımız ile bütünleşmesi sonunda, karayollarımız bir kan gölüne döndü.

 

* * *

 

Enflasyon canavarını da politikacılarımız yarattı.

Büyüttü ve besledi.

Şimdi de aynı politikacılar, bir yandan bu canavara yemek ve su vermeyi, sevgi ve ilgi göstermeyi ihmal etmiyor, öte yandan da bize, yani vatandaşlara dönüp, "Biz bu canavarı öldüreceğiz" diye palavra sıkıyorlar.

 

* * *

 

Gençler bilmez. Bu canavarı Türkiye'de de dünyaya getiren siyasetçilerin toplandığı bir parti vardı. Adına Demokrat Parti derlerdi.

İşte bu parti "nurlu ufuklara doğru" yelken açtığını ilan ederken karşılıksız para basıp, açık bütçe yaparak, "nurlu ufuklar okyanusunda" bizi yutacak olan enflasyon canavarını da doğuruyordu.

Demokrat Parti'nin demagogları, dar gelirlilerin kasaba, bakkala ve manava borçlanmasının çok olağan olduğu ve küçük "veresiye defterlerinin" yaygın olarak kullanıldığı bu dönemde, Atatürk ve İnönü hükümetlerinin özenle kaçındığı, karşılıksız para basma kararının gerekçelerini topluma şöyle açıklıyorlardı:

"Düşünün, sizin bakkal ve manava yüz lira borcunuz var. Bakkal ve manavın, toptancılara yüz lira borcu var. Toptancıların devlete yüz lira vergi borcu var. Şimdi biz yüz lira fazla basıp memur maaşlarını ödüyoruz. Memur, bakkal ve manava, bakkal ve manav toptancıya, toptancı da devlete borcunu ödüyor. Böylece hem herkes borçtan kurtuluyor hem iş hacmi ve ekonomi genişliyor."

Eskiden özellikle Şehzadebaşı'nda oynayan "32 Kısım Tekmili birden" Tarzan filmlerinin uzunca da bir arası olurdu. Bizim "32 kısım tekmili birden enflasyon canavarı filminin" de arkası haftaya.

 


  Bu siteden yapılacak alıntılarda kaynak gösterilmesi ahlak kurallarına uygun olacaktır.

Emre Kongar ile iletişim icin e-posta, site yöneticisi ile iletişim için e-posta

Son güncelleme tarihi 22 Nisan 2024

Valid HTML 4.01 Transitional